İlk önce, eğer okuma ekranınız beyaz ise siyaha çevirmenizi rica ediyorum.
Odanın içerisine yayılan sessizlik büyürken Koray boğazını temizledi.
"Sanırım, gitsem iyi olacak."dedi hızlı fakat temkinli bir sesle. Tankut Zorlu ona baktı ve yüzünü buruşturarak.Bu tepkiye her ne kadar gülmek istesem de genç adam:"Sen de kimsin?"dedi alayla. Koray, gözlerini kaçırmadan ona bakmaya devam etti ve:
"Sizi rahatlıkla polise verebilecek biri."dedi. Tankut Zorlu'nun arkasında yer alan, kollarını göğsünde kavuşturan adam bir adım ileri attı ve:"Kimi tehdit ettiğine dikkat et, ahbap."diye tehditkar bir bakış attı. Yüz hatları gerilmiş, yeşil olan gözleri koyulaşmıştı.
"Sakin ol, Hakan! O daha bir velet."dedi Tankut sakin bir sesle. Çınay, çarpık bir gülüş sergilerken Koray'a gözlerini kısarak baktı. Tansu'nun dudaklarına sürdüğü kırmızı ruj çoktan tok olmuştu ve Meyra da sıkkın bi şekilde kafasını koltuğa yasladı. Koray gitmeden önce Tankut tekrar konuştu.
"Ne yapabilirsin?"diye bana sordu.
"Sizleri düşmanımız olarak biliyor. Bu bir avantaj."diye konuştum. "Onunla ilgileneceğim."dediğimde bana gözlerini kısarak baktı. Yanında duran boynunda kulaklık olan adam:
"Başarılı olacağını sanmıyorum."dedi mekanik bir sesle. Diğer arkadaşı onu onaylarken sohbete daha yeni dahil olan Yaser Kılıç mavi gözlerini bana dikti ve:
"Kaya'yı halledebiliriz. Tek yapmamız gereken olduğu gibi davranmak."dediğinde onu onayladım. Çınay yorgun bir ses tonuyla:"Bunu yaptığına hâlâ inanamıyorum."dedi. "Ben şaşırmadım."dedi Koray.
"Hatta geç bile davrandı."diyerek kapıyı açtı."Soruları yakın bir zamanda hazırlarım."dedi ve dışarı çıktı. Şuana kadar hiç konuşmayan köşede sigarasını içen Kırmızı Süvarilerin son üyesi:
"Gidelim."dedi."Yapacak pek bir şey kalmadı ve bugünkü gösteri oldukça ilham vericiydi."diyerek kapıya yöneldi. Tankut göz devirirken:
"Ümit haklı, gidelim."dedi ve sonra dördüde dışarı çıktı.--
Geniş, tırabzanları olan on sekiz merdiven ve arkasından üç kapı ve üç kapının üzerinde ki üç geniş pencereler. Giriş kapısının iki yanında birer lamba ve bu lambalar da beşli büyük ampuller. Duvarlarda renk uyumu da oldukça güzel.Burası Nogay Lisesi idi. Ne bir devlet lisesi ne de özel bir okuldu. Kolidorların kenarlarındaki dolaplar her kat ve bölümde renkleri farklıydı. Turkuaz, turuncu, kırmızı...
Meyra ve Çınay birbirleri ile atışarak yanıma gelmeye koyuldular.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURT KOZASI-MAVİ SAÇLI KIZ
Action"Zihinlerinizin içine kurulan, dolambaçlı yolların içinde kaybolarak gözlerine örtülmüş kumaş parçasını kabullenen ve duydukları ile adımlarını yönetmeye çalışan insanlar! Işığı göremediniz, renkleri bilemediniz. Dünyanız karanlık, grinin tonları i...