5 HAZİRAN
SABAH 05. 29
"Kalkın!" diye bağırdı Fuat Kardelen. Üzerine takım elbisesini çoktan giymişti. Çınay, yerde uyuyordu ve yastığını yüzüne koydu. İyice bastırırken homurdanmaya başladı. Beray da kardeşinin hemen yanında uyuyordu. "Biri şu karga gibi çıkan sesi sustursun." diyerek sesini yükseltti. Ardından başının altındaki yastığı sesin geldiği noktaya fırlattı. Fuat Kardelen tam bir uyarı daha bulunacağı sırada yüzüne gelen yastıkla kelimelerini yuttu.
Tankut Zorlu tekli bir koltukta yatıyordu. Bacakları koltuğun baş kısmında sarkıyordu. Başı da diğer baş kısmından. Ağzı açık bir şekilde uyumaya devam etti. Ümit ile Serdar ise Çınay ve Beray'a doğru ayaklarını uzatmışlardı. İkisi birbirlerinin üzerinde sayılırdı. Beray, Çınay'ın başına ses yalıtımı için dayadığı yastığı çekti ve başının altına koydu.Bizi kaldığımız villadan taşıyıp, Gözcü'nün merkezindeki bir yere yerleştirmişlerdi. Villadaki donanımlardan daha fazlası yer alıyordu. Çünkü Kırmızı Süvariler ve Mavi Süvariler katılmıştı. Onlar içinde donanım getirilmişti.Bu mekan aslında o kadar da dar değildi. Sadece fazla teknolojik alet, çıktısı alınmış şirketin projesi. Cips paketleri, asitli içecekler, pizza paketleri ve daha fazlası.
Bu yüzden uyuyabilecek yerler azalmıştı. Hamak kurup, hamağın üzerinde uyuyanda bendim. Çınay'ın bu fikrim karşısında dehşetli bir öfke ile bana bakmıştı. Sonrada Beray'ın yanına kurulmuştu.
Elif, gözleri kızarmış şekilde bilgisayar masasında oturuyor ve kahvesinden yudumluyordu. Dalgın ve düşünceli görünüyordu. Onun ekibi binayı araştırmak ve fotoğraflama işini devralmıştı. Şuanda binanın incelemesini yapıyordu. Tansu ise Elif'in yanına oturmuştu. Kaşları çatık bir şekilde:
"Hiç profesyonel bir çekim değil." diyerek dudaklarını büktü. Meyra, bina projesini AutoCat adlı programda incelerken bir yandan masasının üzerindeki projenin üzerinde işaretlemeler yapıyordu. Sarı saçlarını iki yana ayırıp toplamıştı. Yüzünde gerginliğin çizgileri vardı. Fuat Kardelen, içinde içecek olan bir bardağı Beray'ın başında aşağı döktüğünde Beray küfrederek ayaklandı. Fuat Kardelen'e küfrettiğini anladığı sırada Çınay'ı dürterek:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURT KOZASI-MAVİ SAÇLI KIZ
Action"Zihinlerinizin içine kurulan, dolambaçlı yolların içinde kaybolarak gözlerine örtülmüş kumaş parçasını kabullenen ve duydukları ile adımlarını yönetmeye çalışan insanlar! Işığı göremediniz, renkleri bilemediniz. Dünyanız karanlık, grinin tonları i...