Komrat | Nogay
"MBTI testi midir, nedir? Ondan çözdüm." diye konuştu Çınay. Ayaklarını masanın üzerine atmış ve sağ ayak bileğini solunun üzerine koymuştu. Sünger Bob çorapları ile tuhaf bir görüntü sergiliyordu. Meyra önüne düşen saçı, eliyle kulağının arkasına sıkıştırdı ve önünde açık duran derginin sayfasını değiştirdi.
"Ne testiymiş?" diye sordu, sesinde ilgisizlik vardı. Aslında odaklandığı şey önündeki açık duran bilimsel dergideki santraç oyunuydu.
"Sorular cevaplıyorsun ona göre kişiliğini çıkarıyor." diye konuştu.
"Burada kıçım düzleşti izlemekten, sen orada test çöz."dediğinde Beray, gözlerini bir iki saniye bakışlarını ekrandan çekti.
"IP adresini bulan bendim." diyerek cevapladı Çınay, otuz iki diş sırıtarak. Bir yandan da ima da bulunuyordu. "O cipsleri ben almaya gitseydim, şuan izleyen ben olurdum kameraları." dediğinde Beray, yanağının içini ısırarak cevap verdi.
"Gitseydin de, marketi satın alıp gelseydin." diye karşılık verdi.
"En azından aç kalmazdım." diyerek kendini savunmaya geçti Çınay. Meyra dergiden başını kaldırmış, Tansu telefonunda okuduğu haberden bakışlarını çekip Çınay'a dikmişti. Ben ise Çınay'ın oturduğu bölgedeki boş cips paketlerine gözlerimi devirerek bakmıştım.
"Ee yuh yani."diye konuştu Meyra. Bir eli boynunda kolyenin zincirine gitmişti.
"Ne çıktı peki, o müthişli karakterin?" diye sordu Beray, kardeşine.
"ENFP imişim." dediğinde anlamsız şekilde süren bakışlarım ile karşılaşmış ve önünde yer alan metni okumaya başlamıştı.
"Özgür ruhlu, partiye hayat veren kişi, etkileyici, bağımsız, enerjik ve tutkulu."
"O sen değilsin boşuna okuma."diye karşılık verdi Beray. Siyah saçları bayağı uzamış ve neredeyse başının üzerinde başka bir baş varmış gibi gözükmesine sebebiyet vermişti. Saçlarının dalgalı olmasıda ayrı bir kabarık gösteriyordu.
Çınay kaşını kaldırırken yanağını kaşıdı ve konuşmaya başladı. "Gel çöz. Görelim ne kadar uyuz çıkacağını." dediğinde Beray gülümseyerek yerinden doğruldu. Tansu, Beray'ın görevi devralırken Beray çoktan testi çözmeye başlamıştı. Bu sırada bende elimdeki bir kaç dosyayı inceliyordum. Eh biraz yasadışı da denilebilir.
"ISTP."diye mırıldandı Çınay. Sandalyesinde doğrulurken kucağında yer alan Bayan Ren'i düzeltti.
"Becerikli elleriyle ve gözleriyle keşfetmeyi, etraflarındaki dünyayı havalı bir mantıkçılık ve şevkli bir merakla dokunmayı ve incelemeyi severler." diye hızlı bir şekilde okudu Beray. Yüzüne yerleşen sırıtmayı Çınay bir hamle de sildi.
"Ee doğru zamanında az kız eskitmedin." diye konuştu Çınay. "Gözleri çok keskindir, bilir misin Leydi Tansusuzi?" diyerek Beray'ın kapattığı görüş alanından sıyrılıp Tansu'ya baktı. Tabi bunu yaparken ensesine de bir tokat yemişti.
"Hey, ben senin abinim." diye konuştu Çınay, bir eli ensesinde ve kaşları çatıktı. Fakat suratında eğlenir bir ifade yer alıyordu. Meyra önündeki dergiden kopalı çok olmuş ve bu iki kardeşin birbirleri ile uğramasını zevkle izliyordu.
"Bir de ben çözeyim." diyerek ayağa kalktı Meyra. Sonra da hızlı bir şekilde ikisinin arasına girip, Çınay'ı oturduğu sandalyesinden kaldırıp kendi kuruldu oraya. Çınay ve Beray, Meyra'nın omuzları arkasında birbirlerine el şakaları yapıyor. Beray, Bayan Ren'i alıp Çınay'ı içindeki pamukları çıkarırım diyerek tehdit ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURT KOZASI-MAVİ SAÇLI KIZ
Action"Zihinlerinizin içine kurulan, dolambaçlı yolların içinde kaybolarak gözlerine örtülmüş kumaş parçasını kabullenen ve duydukları ile adımlarını yönetmeye çalışan insanlar! Işığı göremediniz, renkleri bilemediniz. Dünyanız karanlık, grinin tonları i...
