BÖLÜM 43 : SEN DEĞİLSİN

22 1 0
                                    

Hayat yorucu geldiğinde en kolay yol hayata teslim olmaktır...

Anlamak istemiyordu. Duygularından emin ama terk edilme korkusu içten içe rahatsız ediyordu Zeynep'i... Ya sonu Aylin givi olsaydı diye düşündü... Oysa Batu'nun Aylin'i nasıl sevdiğine şahit olmuştu....

"Cüneyt yeter... Bizden olmaz. Biz diye bir şey olmaz... Baksana kendine. Beni sevdiğini söylüyorsun ama sevgilin var. Sahi beni severken yattın mi başka biri ile... Beni severken bir başkasının gözlerinin içine baktın mı? Ben bu düşüncelerle yaşayamam Cüneyt..." Dedi ve tam gitmek üzereyken Zeynep, Cüneyt elinden tuttu...

" Güven bana. Seni asla bırakmayacağım...."

" Hatırlıyor musun? Bir daha karşıma çıkmayacaktın. Daha sözünde bile durmuyorken ne güveni Cüneyt." Dedi Zeynep ve elini Cüneytten kurtarıp yukarı çıktı...

Odasının kapısını kapatıp yere oturdu ve kalbine vurmaya başladı...

"Aptal... Aptal...." Dedi Zeynep. Cüneyti sevmesine rağmen ondan kaçıyordu. Buna dayanmak onun için çok zor olmasına rağmen yoluna bakmak istedi....

Cüneyt yaşadığı hayal kırıklığıyla sabaha kadar oturdu havuzun başında ve düşündü....

Onu severken, onu unutmak içindi başka kızları hayatına alması... Zeynep yüzündendi diye düşündü... Onu sürekli üzüp onu reddetmesi yüzündendi ...

...

Aylin, pencereden olanları izledikten sonra yatağına uzandı ve o sıra çalan telefonunu komidinin üstünden aldı...
Arayan Bora'ydi...

"Alo..." Dedi Zeynep...

"Şey... Seni merak ettim nasılsın."

"İyiyim desem inanır mısın?" Dedi Aylin.

"İyi olacağını bilsem inanmak için elimden geleni yaparım." Bora...

"Sende mi böyle hissettin. Geçiyor mu bu acı?" Dedi Aylin...

Bora, yıllarca Aylin'e olan sevgisini aşamamisti... Onu unutmak için çabaladı gördüğü yerde yolunu değiştirdiği vakit yolu onun yoluna çıkıyordu...

"Geçiyor desem inanır mısın?" Dedi Bora...

"Geçeceğini bilsem. İnanırım." Dedi Aylin..

"Aylin, geçmişte olanlar için özür dilerim."

"Adı üstünde bora, geçmiş. Gecmeseydi geçmiş denmezdi değil mi?" Dedi Aylin.

"Benden niye geçmedi Aylin..."dediğinde telefonda bir müddet sessizlik oldu...

Aylin, içinde geçmemişti oysaki gerçekten geçmiyorsa neden geçmiş oluyor ki...

" Ders çalıştığını duydum. Devam ediyor musun?" Dedi Aylin konuyu çevirip..

"Evet"

"Çete işleri noldu..." Dedi Aylin

"Dağıttım hepsini bitti. Çocukça Ergence bı saçmalıktı..." Dedi Bora.

"Benim için değildi." Dediğinde Aylin'in telefonu kapandı ve konuşması yarıda kalmıştı.. şarjı bitmişti...

"Ahhh tam zamanıydı sanki..." Diye ayağa kalkıp telefonu şarja taktı Aylin...

...

Öğle saatlerinde Zeynep uyandığında aşağı indi ve bahçede Cüneytin uyuduğunu gördü... Sonra Aylin'i arkasında birden görünce ürkttü. 

"Neden böyle yapıyorsun şans ver ona." Dedi Aylin ve bir bardak suyu içtikten sonra dolabın kapağını açtı...

" Bugün dışarı çıkalım mı hava güzel gibi" dedi Aylin... Kendine gelmek için etrafına yalan söylüyordu fakat içten ki li yukarı çıkarken, kapıda cüneyti farkettiğinde

"Kahvaltı yapmayacak mısın?" Dediğinde Aylin... Zeynep merdivenleri hızla çıkıp,

"Aç değilim afiyet olsun size" dedi ve gitti...

....

Bir süre sonra masada ki sessizliği Aylin bozdu...

" gezelim mi?" Dedi Aylin, Cüneyt onu başı ile onayladı ağzındaki lokmayı bitirmeye çalışırken...

"Zeynep gelmiyor merak etme rahatsız olduğunu söyledi..." Dedi Aylin içindeki hisleri yenmeye çalışarak bahçeye çıktı,

"Çıkalım öyleyse " dedi Cüneyt arabanın anahtarını alıp dışarı çıktılar, Zeynep perdenin arkasından Cüneyte bakıyordu, o sıra Cüneyt arkasını döndüğünde Zeynep panikleyip yere düştü...

Evde tek başına kalmanın tedirginliği içinde odanın içinde tur atmaya başladı...

...

"Şey bir şey dicem ama gülme olur mu" dedi Aylin, etrafı izledikten sonra...

"Gülmem" dedi Cüneyt arabayı sürerken,

"Neredeyiz biz" dedi etrafa hayranlıkla bakıp,

"Zeynep söylemedi mi?"dedi Cüneyt gülümseyip,

"Yani söyledi de ben bilinç olarak kapalıydım, hatırlamıyorum ne dediğini tam olarak" dedi Aylin ellerini arabanın penceresinden çıkarıp gezdirdi...

"Londradayiz "

"Neeee... Nasıl biz nerede kalıyoruz. Kimin evi o" dedi Aylin şaşkınlıkla...

" Babam iş gezisinde genellikle buraya gelir. O evde onun... Şuan burda değil İtalya'da " dedi Cüneyt yola bakarak o sıra telefonu çaldı...

. Arıyor' Cüneyt tedirgin olup alelacele telefonu kapattı..

"Nokta mi?" Dedi Aylin... O sıra arabayı sessizce köşeye çektikten sonra,

"Şey telefon önemli geliyorum hemen" dedi Cüneyt ve arabadan indikten sonra Aylin kendi telefonunu aldı eline...

Cüneytin yüz ifadesi hiç istemediği kadar sevinçliydi.. belli ki mutlu bir haber almıştı...

O sıra arabadan inip karşı markete gitmek için Cüneyte el salladı ve gitti...

Aylin, marketi içini öylece gezdikten sonra ilginç olan yiyeceklere göz attı sonra dolaptan su almak istediğinde birine çarptı...
Elindeki şişeyi düşürdü Aylin,

" I m sorry" dedi Aylin ve suyu alıp başka reyona gittiğinde hafifçe arkasına baktı...

Çarptığı kişi simsiyah giyinmiş kapşonunu sonuna kadar çekip dolabın karşısında öylece dururken gördü Aylin, adamın arkasında durup,

"Are you Okey" dedi Aylin... Aslında içten içe şüpheliydi ve şüphesini yenmek için yaklaştı ona...

Adam ,

"İyiyim teşekkür ederim" dedi Türkçe bir şekilde ve yoluna hızla devam etti...

Aylin ise bir kaç saniye dolabın önünde bekledikten sonra sesin sahibininin tanıdık olduğunu ve sahibinin kim olduğunu farkettiği an yere düştü

"Hayır... Hayır.. değilsin... Ahhhh" diye çığlık attıktan sonra koşmaya başladı... Marketin içinde heryerde batuyu aradı...

"Batuu... Doğuş..." Koşmaya devam etti ağlayarak...

"Neredesin..."

"Hayır... Sen değilsin sen değilsin lütfen......" Diye bağıra bağıra reyonlarda koşmaya devam ettikten sonra yorgunluğuna yenik düştü ve yere çöktü...

"Sen değildin hayır.... Hayır.... O değil...." Diye kendi kendine söylendikten sonra bir el  Aylin'in omzuna dokundu....

....

BÖLÜM SONU

GEÇMİŞİN İZLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin