Araçlarla köye girilemeyeceğine dair kesin bir karara varıldıktan sonra Türk silahlı kuvvetleriyle irtibata geçilmiş köye ancak tanklarla girilebileceği talimatları verilmişti.
Aradan geçen üç saatin ardından Ankara tarafından verilen talimatla TSK'ın Afrin'deki karargahından karadan destek için altı tank ve zırhlı araç gelmişti. Havadan destek için ise ATAK helikopteri ve F-16 savaş uçağı kalkmış o şekil köye giriş yapmışlardı.
Şimdilik köyün girişi ıssız ve de sessiz görünüyordu. Tek gürültü kuşların cıvıltıları ve tankların yolda çıkardığı seslerdi. Tanklar biraz daha ilerlediğinde, yarım saat önce önden giden Milli Suriye Ordusu mensupları tarafından yapılan yoğun atış sesleri uğultu gibi duyulmuştu.
20 dakika sonra da Devran komutana gelen irtibatla tanklar biraz daha hızlanmıştı. Çünkü mili Suriye ordusu tarafından Mahmudiye mahallesi şimdilik YPG güçlerinden alınmıştı.
"Yüzbaşım. Ben Senar komutan. Sizler Cemiliye mahallesine doğru gidin. Şimdilik burası temiz"
Telsizden gelen sesle saatlerdir kalbi boğazından atan Kenan'ın yüreği sıkıştı birden bire. Korkudan renk değiştiren yüzü buruşunca dakikalarca hırçın gibi tuttuğu telsizi ağzına götürdü. "Senar komutanım. Peki siz nasılsınız? İyi misiniz?" Kenan'ın çatırdayan sesini duyan Senar ise sert bir yutkunuşla boğazına kurulmak isteyen yumrudan kurtuluverdi.
"Hepimiz iyiyiz çok şükür. Teşekkür ederim"
"Sizi sordum Senar komutan. Birşeyin yok değil mi?"
Devran komutanın kasları ivedilikle çatılınca yanındaki bedene başını çevirdi ve kaldırdığı tek kaşıyla Kenan'ın bacağına hafif dokunup dudaklarını sessizce oynattı.
"Kısa kesin Üsteğmenim. Görevdeyiz şuan" Kenan göz ucuyla Devran komutana bakarak başını salladı.
"Birşeyim yok Kenan üsteğmenim, teşekkür ederim. Allah yardımcınız olsun"
Maviş'inin iyi olduğunu öğrendikten sonra telsizi kapatarak, az önce bacağına dokunan adama yüzünü çevirdi ve "Komutanım kusura bakmayın. Senar benim çocukluk arkadaşım. O yüzden bir an şey yaptım"
"Sorun değil üsteğmenim. Ama biliyorsun ki telsizlerimiz TSK tarafından dinleniliyor. Sadece uyarmak istedim. Biraz daha dikkat etmek gerekiyor böyle bir günde" haklıydı. Pek tabii Kenan'da hak vermişti.
Neyse, bundan sonrasını sessizce Cemiliye mahallesine giriş yaptılar. Devran komutan telsizi ağzına götürdü tekrardan. "Yavaş yavaş iniyoruz aslanlarım. Nişancılar derhâl en güvenli bölgelere geçsinler. Öndeki tank ve zırhlı araçlar ise Kenan komutanım emriyle devam edecekler"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI YÜREK
Short Story( ASKERİ KURGU ) BXB "O katili bulacağım. Andım olsun ki bulacağım. Onu bulup kendi ellerimle gebertmeden bu dünyadan göçmeyeceğim, Allah şahidim olsun ki bulacağım ben o katili" dedi ve hızlıca ayağa kalktığı gibi koluyla gözyaşlarını sil...