"Büyümüşsün." AlKer

51

Uyandığımda her yerim ağrıyordu. Muslera'nın evinde kaldığımız için Kerem ile beraber koltukta yatmıştık ve onunda her yerinin ağrıdığına yemin edebilirim.

Esneyip koltukta yanıma döndüm. Kerem yanımdaydı. Onun dudağından öptüm ve ayağa kalktım.

Sigaramı ve telefonumu cebime koydum. Yüzümü yıkayıp balkona geçtim.

Balkondaki masaya bir tabure çekip oturdum. Bir sigara yaktım ve o sigarayı dudaklarıma götürdüm. Sigaranın zehirli dumanını içime çekiyordum. Balkona Kerem girince sigarayı küllüğe bastırıp söndürdüm.

"Yine mi sigara?"

"Evet..."

"Bu aralar çok içiyorsun sigarayı. Gece her kalktığında içiyorsun. Sabahları, öğlenleri... Hatta bir kere antrenmanınıza geldiğimde bile gizlice içtiğini görmüştüm. Eskiden de içerdin ama bu kadar içmezdin. Niye böyle oldun ki?"

"Bilmiyorum Kerem... Neyse sen gel bakayım kucağıma, ayakta kaldın."

Kerem kucağıma yan bir şekilde oturdu. Bir sigara yakıp ona verdim, bir tane de kendime yaktım. İkimizde sigara tüttürüyorduk.

Kerem'in sigarası bitince küllüğe bastırmıştı. Altay'ın sigarası bitmemesine rağmen o da bastırdı sigarasını küllüğe ve söndürdü sigarayı.

Altay kafasını başka tarafa çevirip öksürmeye başladı. Bir süre öksürüğü durmadı.

Kerem hemen mutfaktan bir bardak su getirdi. Altay'ın öksürüğü bitince Kerem suyu Altay'a uzattı. Altay hemen suyu içti.

Altay elini göğsüne koydu.

"Göğsüm... Çok ağrıyor... İyi değilim Kerem. Her yerim çok acıyor, ağrıyor..."

"Tamam geçer şimdi aşkım merak etme. Gel belki soğuktan olmuştur içeri geçelim."

Beraber içeri geçtiler.

"Beyler kahvaltıyı sizin evde yapsak? Sıkıntı olmaz değil mi?"

"Yok Muslera'm ne olacak ya? Hadi Kero sen çocukları al gel. Ben de Arda'ya haber vereyim."

"Tamam hayatım."

"Muslera sen de git Mauro'yu uyandır."

...
Arda & Altay
...

Arda bi bak cnm

Arda'm
Ne oldu baba

Biz kahvaltıyı bizim evde yapicaz müsaitseniz

Arda'm
Müsaitiz baba gelin. Ben de kahvaltı hazırlamaya başlıyım o zaman

Tamam biz geliyoruz şimdi

Arda'm
Öptümmmm

Bende seni öptüm bir tanem

Zaten evler yanyana olduğu için hemen ulaşmışlardı. Arda ve Ferdi beraber halletmişlerdi çoğu şeyi. Kerem'de hemen yardım etti Arda ve Ferdi'ye ve kahvaltı masasını hazırladılar.

Altay kolunu ağzına götürüp ciğerlerini sökermişcesine öksürmeye başladı. Kerem, Altay'ın sırtına vurdu.

"Altay iyi misin?"

Öldürdüğü için konuşamadı. Bitince konuştu.

"Soğuk algınlığı herhalde. Bir şey yok."