"Büyümüşsün." AlKer

28

Altay'dan.

Bu gün bizimkiler İstanbul'a geri dönüyordu. Kerem yine benim evimde kalacaktı çünkü şu anlık kalacak bir yeri yoktu ve o yüzden ona evimin anahtarını verdim. Annemler beni istememişti, ayrı evde kalacaktık. Ev arayışına çıkmıştık, bir saat sonra bizimkilerin uçağı vardı.

"Altay böyle koca karı gibi gezmektense internetten bakalım."

"Minik Seb'imiz öyle diyorsa öyle olsun."

Oğlum onu kucağıma almamı istemişti fakat ben onu almamıştım. Sonra Seb Barış'ın dudağını büzmesine dayanamayıp kucağına almıştı.

"Altay Volkan abileri arasana. Ne zaman çıkıyorlar ona göre bizde havaalanına gidelim."

Kent'e başımı sallayıp telefonumdan Volkan abiyi aradım.

"Alo abi?"

"Efendim canım?"

"Ne zaman gidiyorsunuz siz havaalanına? Ona göre biz de sizi yolcu etmek için geleceğizde."

"Biz çıkıyoruz şimdi."

"Tamam abi biz de bir taksi bulup geliriz oraya."

"Tamam hadi kapatıyorum ben."

Volkan abi benim cevabımı beklemeden kapatmıştı telefonu yüzüme. Arkadan Emre abinin Aras'a bağırışları geliyordu. Yine yaramazlık yapmış olmalı, az şerefsiz değil ha bu da. Taksi çevirdiğimizde gideceğimiz yeri söyledik ve 10-20 dakika içerisinde vardık oraya. Geldiğimizde herkes gelmişti, fakat geç kalmamıştık. Bizimkiler ile uzun uzun sohbet ettik. Kerem'in gözlerinin üstümde oluşunu hissediyordum. Volkan abi ile olan konuşmamız bitince bana bakan gözlere baktım. Şu an uzun zaman sonra ciddi ciddi bakışıyorduk. Uçağın kalkacağını belirten ses gelmişti hoparlörlerden. Oğlum gidip babasına sarıldı. Ben de kızımın yanına gittim. Eğildim ve sarılması için kollarımı açtım fakat o sarılmamıştı. Gerçekten bu hâlleri beni fazlası ile üzüyordu. Kollarım boş kalmasın istedim. Sonra Kerem'e sarılayım dedim. Tam sarılacakken zaten o bana sarılmıştı bile. Nasılda tanıyorduk birbirimizi? Nasılda tamamlıyorduk birbirimizi? Bir süre sonra ayrıldım ondan.

"Kafanı topla ve iyice düşününce geri dön Altay. Seni özleyeceğim, özleyeceğiz."

Yalandan bir gülümseme sundum Kerem'e. Ne oluyordu bana ya? İyice soğuyordum sanırım Kerem'den. Oğlumu kucağıma aldım ve diğer kişiler ile de vedalaştım. Herkes uçağa binince biz de oradan ayrıldık ve eve geldik.

...

Kemer mi Kelem mi Kerem mi (Krem de olabilir)