Vatan Uğruna

Bölüm 25

İyi geceler canım derdin,
Gecenin iyiliğinden çok
Canın olma düşüncesi yeşerir dururdu içimde
Özdemir Asaf

🕊️

Henüz küçüktü Aybüke. Gün berbattı. Hava bozuk, bulurlar karaydı. Ramazan olduğu için iftar telaşı vardı. Uykusundan yeni uyanan kız çocuğu, odadan çıkıp işten yeni gelen babasının yanına adımladı.

"Baba," dedi uyuşuk sesle. Hakan kızına bakıp gülümsedi.

"Gel, güzelim kızım benim," dedi. Aybüke sarsak adımlarla gitti.

"Çağan amcamı gördüm," dedi uykusu hafif açılınca. Hakan duraksadı. Çağan göreve gitmişti. Bir süre daha yoktu buralarda.

"Nasıl gördün, kızım, Çağan amcanı?" diye sordu. İhtimal vermiyordu.

"Rüyamda gördüm," dedi Aybüke. Hakan merakla baktı kızına. Aybüke'nin yüzünde kocaman bir tebessüm oluştu. "Sıkıca sarıldı bana, biliyor musun? Öptü sonra. Üzerinde yeşiller vardı. Çok yakışıklıydı."

Hakan dikkat kesildi. "Bir şey dedi mi, babacığım?" diye sordu.

"Dedi."

"Ne dedi?"

"'Çağan amcayı unutmak yok', dedi." Aybüke gülümserken, Hakan'ın kalbi sıkıştı. "Sonra, Fatih ile kavga etmememi söyledi. Merve teyzem de hep gülecekmiş. Emirhan abim şanlı yaşayacakmış. Size de bir şeyler söyledi."

Aybüke heyecanla anlatırken, Hakan'ın içini korku sarıyordu. "Ne dedi, babacığım?" diye sordu, kızının heyecanına karşılık zor da olsa gülümsedi.

"Babana söyle, oğullarımı kendi çocuğu bilsin, dedi. Onlara gözü gibi baksın dedi. Merve teyzeme de sahip çıkacakmışsın. Annem de Merve teyzemin yanında olacakmış hep. Bizim hiç birbirimizden ayrılmamamızı söyledi."

Hakan sertçe yutkundu. Kızının rüyası onu endişeye düşürmüştü. "Baba," dedi Aybüke. Sesine korku bulaşmıştı. "Neden gözlerin doldu?"

Hakan gülümsedi. "Yok bir şey, kızım," dedi. "Hadi kalk, annene yardım edelim. İftar yapacağız." Aybüke hemen annesinin yanına koştu.

Bir süre ayakta bekledi Hakan. Bu rüyayı hayra yormak istiyordu. Saat yaklaşırken, eşine yardıma gitti. Birlikte yaptıkları yemekleri, ezan okunması ile yediler. Gece geç saatlerde, Hakan hâlâ uyanıktı.

Selvihan uyumuştu, Aybüke annesinin yanı başındaydı. Hakan derin bir nefes verdi. Yatmadan önce gidip abdest aldı. Seccadesini güzelce serdi, namaza durdu.

Namazının sonunda, Aybüke'nin gördüğü rüyanın iyi anlama gelmesini diledi Allah'tan. İçinde yer edinen negatif duygular azalmıştı. Duasının bitiminde seccadesini güzelce katladı, eski yerine koydu.

Aradan iki gün geçmişti. İftara saatler kalmıştı. Aybükeler, Mervelerin evine gelmişti. Beraber yapacaklardı iftarı. Hakan daha gelmemişti, işten çıkmasına bir saat vardı. Aybüke ve Fatih oyun oynuyordu. Merve ve Selvihan konuşuyorlardı.

Hakan iş yerinde, bakışlarını televizyona sabitlemişti. Saldırı haberi yayınlanıyordu. Spikere dikkat kesildi.

"Evet, bir son dakika haberiyle konuyu bölüyorum. Sınır karakoluna baskın! Henüz kimlikleri bilinmemekle beraber, şehit ve yaralılarımızın olduğu haberi elinize ulaştı. Birlikler, bölgeye intikal ediyor. Gelişmelerle tekrar haber vereceğiz."