KıroMan (3)

On Üç ☣

Bölüm Sahurdaşlarımın. :) -KıroGörl.

13.Bölüm

Kafası omzuma düşen baş belası sevgilimi elimin tersiyle ittim. Hayır bu sinir harbinde bir de onu mu teselli edecektim? İnanın benim yaşadıklarımı siz yaşasanız sevgilinizi teselli etmenin yanından geçmezsiniz! Şoför koltuğunda oturan Ulaş dikiz aynasından bana bakıp güldü ve ona en korkunç bakışımı attım. Bu gece bitmeyecek miydi yarabbim! Türkiye'ye gelerek ne günah işlemiştim acaba? Hayır ilk geldiğimde sevinmiştim, oh iyi annemleri özledim falan gibisinden ama Çiğdem herşeyin içine sıçtı! Ne mi oldu? 

Kısaca özet geçeyim; 

Ben testere taklidi yapmış gevrek gevrek gülerken kadınların çığlıkları kulaklarımızda durmaksızın yankılanmaktaydı. Yoldan geçen biri onların toplu tacize uğradığını düşünse, düşüncesinde haksız sayılmazdı. Ulaş ve Akın da sinirlerinden biraz olsun arınmış bir halde yanımda gülerlerken bu dangalak -gerçekten dangalak abi!- Çiğdem sarhoş haliyle bizim olduğumuzu kavrayamamış elindeki boş bira şişesini salladığı gibi kaşımı yarmıştı! 

Hayır madem bu kadar Testere'den korkuyorsun ne diye her serisine beni sürüklüyorsun zalimin kızı. Yetmedi bir de kaşımı yarıp sarhoş halinle oraya buraya kusuyorsun? Hayır abicim eğlenceyi, her türlü değişik faaliyeti severim hatta Ulaş ve Akınla başımızı derde sokup kavgaya dalmaktan bile hoşlanırım ama iş Çiğdem'e gelince bende devreler atıyordu. Bir de hastanede kaşıma pansuman yapılırken 'Sevişmeden Uyumayalım' şarkısını söyleyince bende şalterler iyice attı. 

Ne olduğunu anlayamadan diğer üç kadın sıvaşmış Allah bilir bugünü de unutmaya yemin etmişlerdi. Zira ben lanet olası gecenin bir an önce bitmesini istiyordum! O da yetmezmiş gibi hata üstüne hata yapan sevgilim sarhoşluğunun verdiği koyvermişlikle ağzına geleni söylüyor ona buna sataşıyordu. Ulaş ve Akın'a bebeklerini hangi leyleklerin getirdiğini sorması ve ardından yere göğü delerek kahkaha savurması da cabası. 

Leyleğini de, sevişmeden uyumamasını da biiip edicem ama olmıcak abi. Kız kırk yılda bir içmiş, kafası iyi. Bu halde sevgilimi evine değil bırakmayı evinin olduğu sokağa bile sokmam. Sonra üstüme atlar bana tecavüz falan eder namusumu kirletir hiç uğraşamam! 

Cemre ve Dilşah hamile olduğu için geceyi erken bitirmelerini karar vermiş ve sevgilimin kaşımı yardığı zaman hastaneye gitmeden önce onları eve atmıştık. Akın ne kadar hastaneye gelmek için ısrar etse de önemli bişey olmadığı konusunda onu ikna edip 7 aylık karısının yanında kalmasını sağladık. Kız sesimden midir nedir, öyle çok etkilenmişti ki yol boyunca kocasının kıçının dibinden ayrılmamıştı. Müstehak hepsine! 

İşin kısası sağ kaşımda kocaman bir gazlı bez vardı ve ortası da kanımdan kırmızılaşmıştı. Ulan kahpe kader, ben ki ne dayaklardan sağlam çıkmışım kimlerin kaşını yarmışım gelmiş burada sevgilimin şiddetine maruz kalıyorum! Ulaş bizi, şirketin benim için özel olarak ayarladığı otele götürüyordu. Ferda teyzeye ne bok diyeceğini de bu saatten sonra Çiğdem Hanım düşünsün artık! 

Otele vardığımızda Çiğdem sağa sola devriliyor, salak saçma kıkırdıyordu. Arabadan inip Ulaş'ın oturduğu yere başımı eğdim. 

"Sağ ol kardeşim, sana da zahmet verdik." 

"Ne zahmeti" diyen Ulaş, Çiğdem'e bakıp tekrar güldü. Aksi taktirde sevgilim yüzünü boynuma gömmüş, oralarda değişik değişik sesler çıkarıyordu. Anladık arkadaşım, sana bi daha bok içki! 

"Hadi eyvallah." deyip kafamla selam verdim. 

"Yarın uçağa binmeden ben gelir görüşürüm seninle. Ne geceydi be." deyip kahkaha atan Ulaş'a ters ters baktım. Kaşı yarılan ben olunca eğlenemiyorum kusura bakmayın.