Beş ☣

22K 1.1K 15
                                    

5.Bölüm


Çiğdem ve Cemre üzerlerini değiştirmek için soyunma kabinlerine giderken Akın bir dilim karpuz daha kesip Dilşah'ın eline tutuşturdu. Normalden aşırı derecede fazla yiyen sarışın kızın kilosu yine de 6 aylık bir anneye göre gayet iyi gidiyordu. Diyet listesine tam uymalarının yanı sırada arada dışına çıktıkları da olmuyor değildi.

"Ee kardeşim 3 gün kaldı." dedi Akın, Emre'ye bakarak.

"Kaldı..." dedi sarışın adam gülümseyerek. "...kaldı da benimde aklım burada kalacak gibi" Eşyalarının bulunduğu bankın ucuna oturup kızların soyunma kabinlerine gittikleri yola baktı. Ulaş da bunu fark etmişti ve takılmaktan geri kalmadı.

"Ee olum madem bu kadar efkarlanacaksın, gitme lan. O'nu yalnız bırakma" dedi omuzlarını silkerek. Karısı Cemre'yi düşündü. Kesinlikle onu bırakıp 1 yıl boyunca ayrı kalmaya dayanamazdı.

"Sorunda bu zaten. Gelecekte onu yalnız bırakmamak için gidiyorum. Bu fırsat elime bir kere geçer ve bunu kaybetmek istemiyorum. Çiğdemle bir geleceğimiz var ve o gelecekte sıkıntı çekmemizi istemiyorum. İşlerimi büyütebilirsem onu refah dolu bir geleceğe benimle beraber yürümesi için ikna edebilirim. O, herşeyin en iyisini hak ediyor."

Akın ileride hamakta oturan karısına baktı ve gülerek sarı kafaya döndü. "Bunları bize değil, Çiğdem'e söylemiş olsaydın emin ol gitmemen konusunda seni sıkıştırıp durmaz, anlardı."

"Çiğdemle daha biz normal bir konuda bile anlaşamıyoruz, oturup ciddi ciddi bunları nasıl anlatacağım? Onun düşündüğüyle benim düşündüğüm tamamen farklı şeyler. Sizde erkeksiniz, bilirsiniz. O bir kadın ve sadece sevgiyle birşeylerin üstesinden gelebileceğimizi zannediyor. Oysa ben daha ileriyi düşünüyorum, sorumluluğum altındaki kadının sıkıntı çekmesini istemiyorum. Çiğdem herşeyin azıyla yetinir onu da biliyorum ama ben bir erkek olarak ona daha iyi bir yaşam sunacakken bunu elimin tersiyle itemem. Bu en başta aile kurduğumuzda doğacak olan çocuklarımıza haksızlık olur." dedi ciddi sesiyle. Ardından Ulaş ve Akın'ın şaşkın hallerini görüp utanmış gibi kirli sakalını kaşıdı.

"Ben hiç böyle birşey düşünmemiştim..." dedi Akın duraksayarak. "Ne bileyim zaten benim bir işim var ve çokta iyi kazanıyorum. Dilşah'a bakarım, bakamam hiç düşünmemiştim çünkü bakabileceğimin teminatı zaten elimin altında olan işimdi. Ama sen gerçekten de bunları düşündüğüne göre bu kızı hak ediyorsun lan."

Ulaş başını sallayıp kuzenine onay verirken ileriden görünen kızlarla sustular. Cemre, mor bir bikini giymiş Ulaş'a gözleri parıldayarak sırıtıyordu. Herkes onun tavrını anlayamazken genç adamın kükreyen sesiyle yerlerinden sıçradılar.

"Cemre, sana özellikle o bikiniyi alma dedim!" Gözleri korkunç derecede ciddi ve öfkeli görünüyordu. Emre'nin gözleri kendi sevgilisine kaydığında memnuniyetle gülümsedi. Fazla açık bir model değildi. Zaten Çiğdem kendi ailevi durumları vesilesiyle de çok kısa, çok açık şeyler giyinmezdi.

"Bunu WhatsApp'da benimle atışırken düşünecektin canım. Hem nesi varmış? Sencede fazla abartmadın mı?" dedi Cemre, çekinircesine etraftaki insanların şaşkın bakışlarına gülümseyerek.

"Gençler bu uzattın, uzatmadın-"

"Sen sus!" diyen Akın'ın sözünü Cemre-Ulaş aynı anda kestiler. Akın zaten alaycı piçin tekiydi ve her tartışmalarında araya giren hıyar olmaktan gocunmuyordu. Bunu bilmenin ve bundan çekinmemenin verdiği keyifle pislikçe sırıttı.

KıroMan (3)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin