"Kaç kişi?" diye sordu Caius. Julian'ın yatağın başlığına sırtını dayamasını sağlamış ve kendisi de kucağına oturmuştu.
Julian onun ne hakkında konuştuğunu anlamadı. "Ne?"
"Geçen yedi senede kaç kişiyle yattın?"
"Oh." Julian kısa bir süre düşündü. "Neden soruyorsun?"
Yani birileri vardı. "Merak ediyorum."
"Hayır." Julian onu düzeltti. "Kıskanıyorsun."
Caius kızarırken onun göğsüne hafifçe vurdu. Kıskanıyor olabilirdi yani ne olmuştu? "Hadi söyle."
"Sen söylersen söylerim."
"Sıfır." dedi Caius tereddüt etmeden. Şeytan Kralı'nın ona yaptıklarını 'zorlama' olduğu için saymamıştı. Bunu duymasıyla Julian'ın suratında belirgin bir şaşkınlık belirdi. Caius yine göğsüne vurdu. "Ne diye şaşıyorsun? Senin gözünde nasıl biriyim ki ben?"
"Ah," Julian kollarını onun beline dolarken biraz mahcup gözüktü. "Yani... Deneyimli gözüküyorsun?"
"Deneyimliyim ama son yedi yılda hiç kimseyle yatmadım."
"Ondan önce peki kaç kişiyle beraber oldun?"
Caius... Bunun cevabını bilmiyordu ve bilmediğini de Julian'a söylememeyi tercih ederdi. "Önce sen cevapla."
"Hmm..." Julian bir süre düşündü, ardından parmaklarıyla saymaya başladı. O saydıkça Caius'un gözleri büyüyordu. Yeniden hafifçe(!) genç adamın göğsünü yumrukladı. "O kadar fazla mı?"
Julian onun elini tutarken güldü. "Şaka yapıyorum, senin dışında toplam beş kişiyle yattım."
Yedi yılda beş kişi Caius için... Çok fazla değildi. Yine de eğer Julian'a iksiri içirmek zorunda kalmasaydı onun dışında kimseyle yatmamış olacağını düşünmekten kendisini alıkoyamadı. Yeniden sordu. "Hepsi erkek miydi? Onlarla çıktın mı?"
"Hmm?" Julian parmaklarını sırtında gezdirmeye başlarken ona eğleniyormuş gibi baktı. "Neden tüm bunları bilmek istiyorsun? Benim erkek arkadaşım falan mısın?"
Caius artık o tarz bir yanıtı az da olsa bekliyordu ancak 'erkek arkadaş' lafını duymasıyla kalbi hızlanmıştı. Çocukça bir tavırla konuştu. "Ben bir şeytanım, benimle çıkmayı nasıl düşünürsün?"
"Şu anda bir şeytanla ne yapıyorum?"
Caius yapıyor oldukları şeyi reddedemezdi ancak Julian'ın şeytanlardan ne olursa olsun nefret ettiğini düşünüyordu. "Ignatia'ya ne diyeceksin? Benden tiksiniyormuş gibi gözüküyor."
Bununla Julian'ın aklına Ignatia'ya vermiş olduğu söz gelmişti. Unutmuştu ancak o anda yapabileceği bir şey yoktu. Onunla her türlü yeniden konuşması gerekiyordu sonuçta. "Ona bir açıklama yapmak zorunda mıyım?"
"O senin en yakın arkadaşın." Caius tutarak Julian'ın ellerini belinden çekti ve ona baktı.
"Ve annem değil."
Caius'un ağzı açık kaldı. Bir süre ona cevap veremedi. Julian onun sevgilisi olması için mi bunları söylüyordu?
"Peki." diyerek vazgeçti. Eğer gerçekten o kadar çok istiyorsa isteğini yerine getirebilirdi. "Erkek arkadaşın olacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRMIZI LORD [BL] (+18)
FantasiaÇocuk annesinin nefes almayan cansız bedeninin önünde duruyor ve ona sarılıyordu, adamın yeniden başına gelmesiyle ona nefret dolu gözlerle baktı. Adamın suratındaki gülümseme, çocuğun ifadesini görmesiyle yüzüne daha da yayıldı. Ardından eğilip ço...