Günlerin Geçişi
Aslı'nın evindeki akşamdan sonra, Hande günlük hayatına geri dönmeye çalıştı. Antrenmanlar, takım arkadaşlarıyla zaman geçirme, turnuva hazırlıkları... Her şey normal akışında ilerliyordu. Ancak Hande, içindeki karmaşık duyguları bir türlü bastıramıyordu. Seda'yla geçen o geceyi ve sonrasında bırakılan notu düşündükçe, içinde büyüyen merak ve özlem duygusunu kontrol etmekte zorlanıyordu.
Bu düşüncelerle boğuşurken haftalar hızla geçti. Hande, bir yandan bu duygularla yüzleşmeye çalışırken diğer yandan hayatını kontrol altında tutmaya çabalıyordu. Antrenmanlarda kendini tamamen işe vermeye çalışsa da, aklı sürekli Seda'ya kayıyordu. Bir gün, antrenman sonrası takım arkadaşlarıyla sahada kaldığında, beklenmedik bir şekilde olaylar gelişmeye başladı.
Antrenman Sonrası Sohbetler
Antrenman bittiğinde, Elif, Zeynep ve Cansu, Hande'yi kenara çekti. Hepsi yorgun ama enerjikti; sahadaki performansları oldukça iyiydi. Ancak Elif, bir süredir Hande'nin dalgın olduğunu fark ediyordu.
Elif: "Hande, sana bir şey soracağım ama cevaplamak zorunda değilsin. Gerçekten iyi misin? Seni son zamanlarda biraz... uzak görüyorum."
Hande, Elif'in bu içten sorusu karşısında bir an duraksadı. Ne söyleyeceğini düşündü. İçindeki karmaşayı ve Seda'yla olan bağını anlatmak istiyordu, ama kelimeleri bulmakta zorlanıyordu. Kendi içinde bile tam olarak anlayamadığı bu duyguları arkadaşlarına nasıl açıklayabilirdi ki?
Hande: "Her şey yolunda, Elif. Sadece biraz yorgunum. Antrenmanlar yoğun geçiyor ve sanırım biraz fazla kafama takıyorum her şeyi."
Zeynep: "Bak, hepimiz zorlu dönemlerden geçiyoruz. Ama biliyorsun, seninle konuşmak her zaman mümkün. Ayrıca, düğünden sonra sana bir şeyler oldu gibi geliyor. Hani, o geceden sonra farklıydın... Eğer konuşmak istersen buradayız."
Hande, Zeynep'in bu sözleri üzerine derin bir nefes aldı. İstediği tek şey bu karmaşık duygulardan kurtulmak ve hayatına geri dönmekti. Ama Seda'nın varlığı hala zihninde dolaşıyordu.
Hande: "Bilmiyorum... Düğünden sonra biraz kafam karıştı sanırım. Sadece zamanla her şeyin normale döneceğini umuyorum."
Cansu, Hande'nin bu açıklamasına hafifçe gülümsedi ve omzuna dokundu.
Cansu: "Bazen kendimize biraz zaman vermemiz gerekir. Ne olursa olsun, biz buradayız."
Bu samimi konuşma, Hande'yi biraz rahatlatmıştı. Ama kafasındaki düşünceler hala oradaydı; Seda'ya ne olduğunu, onunla bir daha karşılaşacak mı yoksa her şeyin o geceyle sınırlı mı kalacağını bilmiyordu.
Beklenmedik Bir Karşılaşma
Antrenmandan sonra Hande eve dönerken, yolda hiç beklemediği birine rastladı. Yolda yürürken, birkaç metre ileride duran bir kadın dikkatini çekti. Bu kadın, güçlü duruşu ve karizmatik havasıyla hemen fark ediliyordu. Kalbi bir an durdu; bu, Seda'ydı. Seda, Hande'yi fark ettiğinde hafifçe gülümsedi ve ona doğru yürüdü.
Seda: "Hande."
Seda'nın sesini duymak, Hande'nin içindeki tüm karmaşayı yeniden uyandırdı. Hızlıca etrafına bakındı; etrafta kimse yoktu. Seda, bir an için beklenmedik bir şekilde hayatına tekrar girmişti. Ne yapacağını bilemeyen Hande, sadece yerinde durup ona baktı.
Hande: "Seda... Burada ne yapıyorsun?"
Seda, Hande'ye yaklaşarak durdu. Gözlerinde derin bir ciddiyet vardı, ama bir yandan da onunla konuşmak istediğini belli ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zıt Renklerin Dansı | gxg
RomanceHande Baladın, Türkiye'nin en başarılı voleybolcularından biri, sahada güçlü ama iç dünyasında derin bir boşluk hissediyor. Seda Karahisar ise bir PÖH komutanı olarak tehlikeli görevlerde liderlik yaparken, geçmişindeki yalnızlık ve acılarla mücadel...