Havuz Partisi

7.6K 382 14
                                    

Arafta kalmak. Tam olarak düşündüğüm bu. Ulaş'ın söylediği şeyin ne anlama geldiğini düşünmem bile yarım saatimi almışken, bu söylediklerinin gerçek olma ihtimalini düşünme süremse sanırım 45 dakikayı bulmuştu.

Bana değer verdiğini söyledi! Bana Bana.Ulaş.Değer!

Benim için özlesin dedi.
ÖZEL!

Evet şok olmak dedikleri her neyse o an yaşamıştım ben bunu,kesinlikle yaşadım. Hatta Ulaş bunları söyledikten sonra bir süre yine o ukala gülümsemesiyle 'inandın mı gerçekten' falan demesini de bekledim ama demediği gibi gayet ciddi bir ifadeyle yüzüme baktı ve sorusunun cevabını bekledi.

"Bende senin için özel miyim?"
Gözlerimin tam içine bakan gözlerinden her an muzip bir ifade geçmesini bekledim, bunun yine benle alay etmek için yaptığı bir şey olduğunu ele verecek bir ifade geçmesini bekledim ama yoktu,ciddiydi.

Hevesle bakan gözleri birden odağını yitirdi, gözlerime bakmayı kesti.
Hemen ardından kaşları çatıldı, cevap bekliyordu biliyorum ama şu an dilim tutulmuştu, beynim düşünmeyi bırakmıştı.

O anı tekrar düşünmem bile o an ki duyguları tekrar hissetmeme yetmişti.
Şu an bile ne diyeceğimi bilemezken o an bir şeyler söyleyebilmeme şaşırmıştım açıkcası, çünkü zor bir durumdu.

"Şaka mı bu?" Ağzımdan sadece bu sözcükler dökülmüştü, aslında sesli düşünmüştüm sanırım olan buydu.

Ulaş'ın bana olan bakışları tekrar değişirken yine bakışlarında bir alay tınısı aradım yoktu. Daha çok 'ne şakası?' Der gibi bakıyordu, sanırım.

"Sormadım farz et." Hışımla yataktan kalktı ve cama yöneldi, kızmıştı . Onu durdurmam gerekiyordu ama doğru sözcükleri bir araya getiremiyordum.

Dur demeliydim, belki de bekle ama o an dilim bana ihanet ediyordu, konuşmamak konusunda direniyordu.

Evet, aklıma geldikçe salaklığıma kızıyordum. O an orada Ulaş'ı durdurmalıydım, sorusunun cevabını vermeliydim.
Özel miydi, bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa o da kesinlikle sıradan değildi, farklıydı. Benim için Ulaş Yılmazer farklı bir insandı, ben farklı bir yeri vardı, farklı bir değeri özel demek buysa evet o özeldi de.
Ona karşı ilk bir şeyler hissettiğim zaman sorsaydı bu soruyu bana, kesinlikle hiç düşünmeden evet derdim, şimdi ona 'dur' bile diyememiştim. Aptaldım, kesinlikle aptaldım.

Saate baktığımda Ulaş'ın gitmesinin ardından 2 saate yakın bir süre geçtiğini gördüm, gece yarısı olmuştu uyumam gerektiğinin farkında olmama rağmen uyuyabileceğimi hiç sanmıyordum.

Yarın kesinlikle Ulaşla konuşmalıydım, içimden geçenleri ona anlatmalıydım sonrası ne olurdu hiç bilmiyorum. Bir insan için özel olmak, tam olarak ne anlama geliyordu? İki insanın birbirini özel bulması tam olarak ne demekti?
Ve diğer merak ettiğim soru Ulaş neden bir gece aniden evime gelip bana bunu söyledi?

Bir yığın sorum vardı ve hiçbirinin cevabı yoktu. Tabi bir de Mert vardı, düşünmeyi erteleye erteleye çözüme kavuşturamadığım bir diğer konu da Mert'ti.

Yarın ilk önce Ulaş ile konuşmayı istiyordum, gerçi tam olarak ne diyeceğimi bilmiyordum ama kesinlikle konuşmam lazımdı. Mert'i ise Ulaş ile konuşmamızdan sonra halletmeyi düşünüyordum, bu olayları halledecek ve daha sonra rahat bir nefes alacaktım planlarım bu yöndeydi.

*
Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu, uyumuşum ama kendimi hiç dinlenmiş hissetmiyordum.

Hemen telefona sarıldım, Ulaş belki aramıştır diye ama tabi ki aramamıştı, dün ki gidişinden sonra aramasını beklemek aptallık olurdu zaten.

Dengesiz Serseri #Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin