•11•

4.2K 171 28
                                    

Önceki bölümde rekor yorum istemiştim. Yorum yapan herkese teşekkür ederim :)
Multide Batu var. *-*

"Seni uyurken izleme şansım varken neden gideyim?"

Son zamanlarda sıklıkla yaptığı gibi bir cümlesiyle beni nasılda mutlu etti.
Bu anlayamadığım bir olaydı.
Kalp atışlarımı hızlandırıyor, heyecanlanmama sebep oluyordu.

Kafamı kaldırdığım da gözlerim gözleriyle buluştu.
O gözlerini ayırmadığı sürece bende ayırmayacaktım.
Şuan da manzaramdan gayet memnundum.
Bu mavi gözlere bakmak beni mutlu ediyordu.

Özgeye bunu yapmamalıydım. Kendimi Gökhan'dan uzak tutamıyordum.
Olmuyordu.
Özge en yakın arkadaşımdı benim.
Ona nasıl ihanet edebilirdim?
Bu karşımdaki gözler beni ihanet etmeye zorluyordu adeta.

Gökhan esneyince aklıma uyumayıp beni izlediği düştü.
Uykusuz kalmıştı.
"Hadi uyuyalım." dedim.

"Bir şartla."

"Şartın?"

"Beraber uyuyalım."

Ya biri bizi o şekilde görürse?
Banyodaki duruma bir açıklama bulduk ama buna bir açıklama bulamazdık.

"Biri görürse?" diye sorduğumda kalkıp kapıya ilerledi.
Kapıyı kitledikten sonra tekrardan yanıma geldi.

"Artık uyuyabiliriz."

Yanıma uzandığında başımı göğsüne koydum.

Bunu yapmamalısın Almila.

İçses çok haklısın aşko ama çok güzel kokuyor eşek sıpası.

Huzur veren kokusunu içime çekip gözlerimi kapadım.

*

Gözlerimi açtığım da Gökhan yatakta yoktu.
Gözlerimi ovuşturup yataktan kalktım.
İçeri gittiğimde Özgeyle beraber televizyon izliyorlardı.
Yanlarına oturup "Günaydın." dedim.
Gökhan günaydın dedi ama Özge takmadı.
Ben yanlarında yokmuşum gibi davranıyordu.
Sadece Gökhan'la konuşuyordu.

Sen bunu hak ettin Almila.

Bu durum gerçekten çok kötüydü.

Batu geldiğinde yanıma oturdu.

"Moralin bozuk gözüküyor fıstık. Birşey mi oldu?"

O kadar mı belli ediyordum.

"Birşey yok."

Birşey yok eed.
En yakın arkadaşının sevdiği çocukla uyudun kızım sen.

Üstüme gelme içses. Zaten kötü hissediyorum.

Batu'nun sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.

"Almila, dün akşam annemler senin hakkında konuşurken derslerinin çok iyi olduğunu söylediler. Eve döndüğümüz de bana ygs konularını çalıştırır mısın?"

"Olur."

Gökhan kaş göz işaretiyle içeri gel dediğinde Batuya geleceğim deyip odama geçtim.

Bir kaç dakika sonra Gökhan içeri girip kapıyı kitledi.
Çok sinirli gözüküyordu.

"Sen nasıl Batuya olur dersin?"

Elini yumruk yaptığını fark ettim. Neden bu kadar sinirlenmişti ki.
Altı üstü ders çalışıcaktık beraber.

"Cevap ver." diye tısladı.

"Gökhan sakin olur musun? Sadece ders çalışıcağız."

"Sadece ders öyle mi? O piçin amaçları farklı bunu göremiyor musun?
Sen de heveslisin demek ki."

Ne diyordu bu çocuk?
Kelimeleri kalbimi acıtmıştı.

"Git." diye bağırdığım da odadan çıkıp kapıyı sertçe kapattı.

Yatağa oturduğumda gözlerimin dolduğunu hissettim.
Ben onunla beraber uyumuşken başka bir erkekle nasıl birşey düşünebilirdim.
Bu kadar basit bir kızmıydım ben?

Bu çok acı bir duyguydu. Yetimhanede o kadar hakaretlere karşı bile canım bu kadar yanmamıştı.

Gözyaşlarım kendini özgür bıraktığında yatağa uzandım.

Hıçkırıklarım duyulmaması için yorganı üzerime çektim.

Kaç saattir ağlıyordum bilmiyorum ama gözlerim acımaya başlamıştı.
Yataktan kalktığım da içeri gittim.
Karnımdan sesler geliyordu. Çok acıkmıştım.
Şuanda bunu umursamıyordum hala aklımda Gökhan'ın söylediği kelimeler yankılanıyordu.
'O çocuğun amaçları farklı göremiyor musun? Sende heveslisin demek ki.'

Bunu hala nasıl diyebilmişti anlayamıyordum.
Hastalandığımda benim için endişelen çocuk nasıl olurda kalbimi bu kadar kırabilmişti?

İçeride gördüğüm manzarayla kalbim parçalandı.

Gökhan'la Özge öpüşüyordu.

Bu gerçek miydi?

Bana basit diyen çocuk bu kadar basitleşebilmiş miydi?

Gökhan beni fark ettiğinde Özgeyi geriye doğru itti.

Odama koşup kapıyı kilitledim. Kalbim acıyordu.
Hemde çok fazla...

Kış GüneşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin