"İnanamıyorum. Harika olduk." dedi Beril heyecanla.
Kuaföre fön çektirmek için gelmiş ve bir anda kendimizi saçlarımızda marjinal bir değişiklik yaparken bulmuştuk.
Ben saçlarımı simsiyaha Beril ise kızıla boyatmıştı.
Şimdi mükemmel gözüken saçlarımıza adeta bakmaya doyamıyorduk.
"Harika oldunuz kızlar." dedi Aysun abla.
Çok başarılı bir kuafördü bizi boya konusunda ikna eden oydu. Bir an gaza gelip kabul etmiştik.
"Kızım böyle saçta başta değişiklik yapmazsak eşimiz sıkılırmış bizden öyle okudum." dedi Beril kahkaha atarak.
"Bebeği doğurduktan sonra internette fazla takılır oldun." dedim gülerek.
İki yıl önce dünya tatlısı bir kız getirmişti dünyaya. Mavi, boncuk gözlü bir bebekti maşallah.
"Yağmuşum uyuduğu zamanlarda sıkılıyorum ne yapayım? Herkes senin gibi çalışmıyor." dedi dudak büzerek.
Parayı ödedikten sonra kuaförden çıktık.
"Hadi kafeye geçelim. Hazır çocuklarında anneannelerine bırakmışken bir keyif yapalım." dediğinde Avm'ye girip bir kafeye oturduk.
Garsona türk kahvelerimizin siparişini verirken bir anda Batuyla Kaya masaya oturdu.
Berille birbirimize şaşkınlıkla bakarken "Bize de türk kahvesi kardeşim." dedi Batu garsona.
Garson "Tamam efendim." deyip gittiğinde Kaya gülmeye başladı.
"Kızıl bomba olmuş benim karım." deyip Berili öptüğünde bende kahkahaya boğuldum.
"Sen hiç gülme bu cool görüntünü neye borçluyuz?" dedi Batu çarpık gülüşle.
"Iıı dedim bir değişiklik yapayım. Yok sen beğenmedin?" dedim dudaklarımı büzüp kollarımı karnımda birleştirerek.
"Sana her şey yakışıyor. Hep güzelsin." dedi ve alnımdan öptü.
"Yaaa." dedim sarıldığımda. Bende Batunun iki güzel sözüne bir anda çocuk gibi oluyordum.
"Siz burda olduğumuz nerden bildiniz? Ya da denk mi geldiniz? Avm de ne işiniz var sizin!?"
Beril çemkirdiğinde Kaya "Siz neden burdaysanız biz de ondan burdayız." dedi.
"Siz biz olmadan kafeye gelemezsiniz efenim." dedim kızgın bir tonda.
"Kuaförünüzün yerini biliyoruz yaklaşık üç saattir her mesajımıza işimiz bitmedi deyince özledik geldik. Ne yapalım."
Batu güzel güzel konuşmuşken kahvelerimiz geldi.
"Yalnız yağmuşumdan sonra ilk kafeye oturuşum. Bebek büyütmek gerçekten zor."
"Değer ama o minik ayakları için bile." Kaya sanki Yağmuru gözünün önüne getirmiş gibi gözleri parıldayarak konuşmuştu.
Bu iki sevimli şeye ebeveyinlik yakışmıştı.
"Bizim Gökhan bile 3 yaşına bastı. Lara ikinci sınıf oldu. Büyüyorlar, bizde yaşlanıyoruz." dediğimde Batu'm "Ne hızlı geçiyor zaman." dedi ve ellerimi tuttu.
"Onu bunu bırakında Özge bekledi bekledi sonra ikizlere hamile kaldı ya." dedi Beril kahkaları arasından.
O kadar uzun süre dünyayı gezecekler diye çocuk planını ertelemişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kış Güneşi
Teen FictionÇok küçük yaşta ailesini trafik kazasında kaybeden ve yetimhaneye bırakılan bir kız. Ailesini kaybettikten sonra hiç yüzü gülmeyen Almila, arkadaşları tarafındanda dışlanıp ezilmesi onu içine kapanık bir kız yapar. Peki ya Almila'nın yüzüne şans gül...
