•26•

2.7K 127 7
                                    

Türkçe hocasının tahtaya yazdığı örnekleri defterime geçirirken sınıfın kapısı çaldı.

Kıvırcık saçlı, kısa boylu sevimli bir çocuk sınıfa girdi.
"Dersinizi böldüğüm için özür dilerim. Her sene olduğu gibi bu sene de okul başkanımız kamp düzenliyor. Yarın başlıyan kamp beş gün sürecek. Katılanlar okul başkanının yanına kaydını yaptırmaya gelsin. İyi dersler." dedi ve sınıftan çıktı.

Daha önce kamp maceram olmamıştı. Merak ettiğim için gitmeyi çok istiyordum. Batuyla bu durumu konuşmayı aklıma not ettikten sonra örnekleri defterime geçirmeye devam ettim.

*

Zil çaldığında Batu'nun sınıfına gitmek için sınıftan çıktım.
Koridordan geçerken kamp afişlerinin panoların hepsine asıldığını fark ettim.
Batu'nun sınıfına girdiğimde yanına ilerledim.
Başını sıraya koymuş uyukluyordu.
Omzuna dokunduğum da kafasını kaldırdı.
"Naber uykucu?" dedim yanına otururken.

"İyiyim sen?"

"İyiyim, sana birşey söyleyeceğim."

"Bekliyorum."

"Kampa gidelim mi?"

"Olur."

"Oley." dedim ve sarıldım.

Kollarımı ondan ayırdığımda "Çok heyecanlandım da." dedim ve güldüm.

"Heyecanlandığın da sarılacaksan ben hep seni heyecanlandırırım."

*

Okul çıkışında kamp için kaydımızı yaptıktan sonra okuldan çıktık.
Batuyla vedalaşıp Mehmet abinin arabasına bindim.

Eve vardığımızda arabadan inip kapıya ilerledim.
Zile bastığım da kapıyı Esra abla açtı.
Gülümseyerek "Hoşgeldin hayatım." dedi.
Gülümsemesine karşılık verip içeri girdim.
Bugün çarşamba günüydü o yüzden çalışanların izin günüydü.
Esra abla'nın neden kapıyı açtığını şimdi anlamıştım.
Masa enfes yemeklerle donatılmıştı.
Her zamanki yerime oturdum.
Cengiz abide geldiğinde yemeğimizi yemeye başladık.

Yemeklerimizi yedikten sonra hep beraber masayı topladık.
Bulaşıklarda da Esra ablaya yardım ettikten sonra odama çıktım.

Her zaman olduğu gibi kapıyı açmamla çantam yerle buluştu.
Alışkanlık olmuş. Üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp ayıcıklı pijamalarımı giyindim.
Dolabın alt kısmından bavulumu çıkardım.
Kıyafetlerim ve diğer gerekli eşyaları bavula koyduktan sonra kapağını zar zor kapadım.

Yatağıma atlayıp bilgisayarımı kucağıma aldım.
Biraz sosyal medya hesaplarımda gezindikten sonra supernatural açtım.

Üç bölüm üst üste izledikten sonra artık göz kapaklarım kapanmamak için savaş veriyordu.
Bilgisayarı yatağımın yanındaki komidinin üzerine bırakıp gözlerimi kapadım.

*

Alarmın sesiyle gözlerimi araladım.
Alarmın üzerindeki kapanma düğmesine basıp yatağımdan çıktım.
Banyoya girip rutin işlerimi hallettim.
Odama döndüğümde dolaptan giyeceğim kıyafetleri seçip üzerimi değiştirdim.
Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaptıktan sonra ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.
Bavulumu ve sırt çantamı yanıma alıp odadan çıktım.
Yine bavulu nasıl indireceğim sorusunu kendime sorarken Esra abla aşağıdan beni görünce yanıma geldi.
Beraber bavulu merdivenlerden indirip kahvaltı masasına oturduk.

Kahvaltımı yaptıktan sonra evden çıktım.
Mehmet abi beni okula bıraktığında bizi kampa götüreceğini tahmin ettiğim şehirler arası otobüs büyüklüğündeki otobüsünün yanına ilerledim.

Etraf çok kalabalıktı. Batu'yu ararken biri omzuna dokundu.
Arkamı döndüğümde omzuma dokunan kişi Batuydu.

"Beni mi arıyordun?" dedi ve gülümsedi.

Gülümsemesine karşılık verip "Evet ama beni sen buldun." dedim.

"Ben de seni arıyordum."

Otobüse binmemiz için seslenildiğinde bavulumuzu koymak için bagajın olduğu kısıma ilerledik.
Görevli adam ismimizi etiketin üzerine yazıp bavullarımıza yapıştırdıktan sonra bagaja koydu.
Otobüse bindiğimizde koltuk numarama baktım.
Yer kalmadığı için Batuyla yan yana yer ayırtamamıştık.
Numaramın olduğu koltuğa oturdum.
Cam kenarı olduğu için içimden sevinç dansları yapıyordum.

Batu da benim hemen çaprazımda kısa, kahverengi saçları olan güzel bir kızla oturuyordu.
Benim yanıma şişman gözlüklü bir çocuk oturdu.
Şansıma bak ya!!

Sırt çantamdan kulaklığımı çıkarıp telefonuma taktım.
Şarkı listemden Pera- Biri vardı'yı açıp dinlemeye başladım.

Biri beni dürtünce camdan gözümü ayırıp yan tarafıma döndüm.
Yanıma oturan şişman çocuk elindeki baharatlı cipsi resmen ağzıma kadar getirip "Yer misin?" dedi.

"Hayır teşekkürler." dediğimde cipsi ağzıma daha da yaklaştırdı.
"Canın çekmiştir. Ye işte."

"İstemiyorum ya."

Batuya baktığımda yanındaki kızla sohbet ediyordu. Tabi buldu güzel kızı!!
Kulaklığımı kulağıma tekrardan takıp kafamı cama yasladım.
Fakat öksürük krizi tuttuğu için şarkıyı dinleyemiyordum.
Herkes sürekli öksürdüğüm için bana bakıyordu.
Tabi ya benim baharata alerjim vardı!!
Bunu nasıl unutmuşum!?
Bu şişman çocuk yüzünden alerjim tutmuştu.
Batu yanıma gelip şişman çocuğa yer değiştirmeyi teklif etti.
Çocuk kabul edip yanımdan kalktı.
Batu otobüsteki bütün camları açtırıp yanıma geldi.
Çantasından çıkardığı suyu uzattığında elinden alıp içtim.
Öksürüğüm azalmıştı.

"Neden geldin ya? Yanındaki kızla ne güzel sohbet etmek varken." dediğimde gülümseyip "Sana kıyamadım." dedi.

Kış GüneşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin