•21•

2.9K 138 9
                                    

Gözlerimi açtığım da Sedef'in yatağındaydım.
Neden yatmıştım burada ben?
Hiçbirşey hatırlamıyordum.
Yataktan kalktığım da içeri gittim.
Sedef koltukta uyuyordu.
Duvardaki saate baktığım da 5'di.
Ne ara sabah olmuştu?
Sedefi uyandırmadan çantamı alıp evden çıktım.
Anayola çıktığımda taksi durağındaki taksilerden birine binip eve geldim.
Çok halsiz hissediyordum.
Anahtarımla kapıyı açıp odama çıktım.
Üzerimdekileri çıkarıp duşa girdim.
Duştan çıktığım da dolaptan bir kaç parça kıyafet alıp üzerimi giyindim.
Hafif bir makyajin ardından çantamı hazırladım.
Son kez aynadan yansımama bakıp aşağıya indim.
Daha kimse uyanmamıştı.
Dolaptan mısır gevreğini ve sütü çıkarıp kaseye koydum.
Karnımı doyurduğumda evden çıkıp Mehmet abinin arabasına bindim.

Okuldan içeri girdiğim an tüm gözler bana döndü.
Küçümseyici bakışlarla bana bakıyorlardı.
Ne yapmıştım ki?
Önemsemeyerek okuldan içeri girdim.
Batu beni görünce çatık kaşlarla yanıma geldiğin de kolumdan tutup boş bir sınıfa soktu.

"Almila!!" diye kükrediğinde korkup bir adım geriye gittim.

"Ne oldu?"

Telefonunu bana doğru uzattığında gördüğüm resim ile şaşkına döndüm.
Vucudum mayışmıştı ve bacaklarımı hissetmiyordum.
Gözyaşlarım etrafı bulanıklaştırıyordu.
Neden böyle birşey yapmışlardı. Ne istemişlerdi benden.
Yanımda oturan çocuktu bu..
Ben ona ne yapmıştım.
Hıçkırıklarım sınıfta yankılanmaya başladığında Batu "Anlat hepsini." diye bağırdı.

Buna gücüm yoktu. Anlatsam da inanır mıydı ki?
Bu resim çok çok kötüydü.
Yere oturup yüzümü kollarımla sardım.

"Almila anlat."

"B-ben o çocukla yatmadım. Gerçekten. Lütfen inan bana. Hepsi o Sedef denen kıza güvendiğim için oldu. D-ders çalışmak için onlara gittik. S-sonra gerisini hatırlamıyorum. Sabaha karşı uyandığım da yatağındaydım."
Defalarca kekelemiştim ve sesim çok kısık çıkmıştı.

"Ben sana inanıyorum."

"Gerçekten mi?"

Yanıma oturduğunda gözyaşlarımı eliyle sildi. "Herkesten çok güveniyorum sana."

Bana inanması beni çok mutlu etmişti.
"Burdan gidelim." dedi ayağa kalkarken.
Uzattığı eli tutup ayağa kalktım.
Dışarı çıktığımızdan karşımıza öfkeli suratıyla Gökhan dikildi.
"Sen nasıl böyle birşey yaparsın? Bu kadar basit bir kızımı sevmişim ben. Seni sür-"

Gökhan'ın konuşmasını bölen Batu'nun yumruğuydu.
Batu beni Gökhan'ın yanından uzaklaştırtırıp bahçeye çıkardı.

~Gökhan'ın ağzından~
Bu kadar masum görünen bu kızın sürtük olduğuna inanamıyordum.
Hayatımda ilk defa bir kızı sevmiştim ve sürtükten farkı olmayan bir kız olduğunu ögrendiğimde deliye döndüm.
Konuşmak için yanına gittiğimde Batu yumruğuyla beni susturup Almila'yı alıp gitti.
Hala bu kızı nasıl yanında bulundurabiliyordu?
Çok sinirlenmiştim arka bahçeye çıktım.
Duvara yumruklarımı geçirirken Özge'nin sesini duydum.

"Bu plan süper oldu."

"Nasıl bu kadar zekisin kızım sen? Artık kızı herkes sürtük gibi bilecek."

"Zaten sürtüğün teki. Biz sadece onu bayıltıktan sonra resimlerini çekip tüm okula nasıl bir kız olduğunu gösterdik."

"Korkulur kızım senden."

"Berk'e de teşekkür et. İyi yardımı dokundu."

"Pişman olmuş şuanda. Neden kıza böyle yaptık diye kızıp duruyor."

"Altı üstü bir kaç resim çekildi. Neyin pişmanlığını yaşıyor? Yapmadan önce düşünseydi."

Özge'nin planımıydı hepsi? Ben nasıl bir aptalım!
Gidip kıza doğrusunu sormadan hakaret ettim.
Ona bunu yapanlara tek tek yaptığını ödetmessem bende Gökhan değilim.

Özge'nin kolundan tutup okulun bahçesine sürükledim.

"Herkes buraya baksın." diye bağırdığım da etrafıma toplandılar.

Herkesin geldiğinden emin olduğum da "O telefonlarınıza gelen görüntü gerçek değil. Asıl sürtüğümüz kendini zeki sanan bu kız."

Özge'nin kolunu sıkıp "Konuş." diye bağırdım.

"Konuşmayacağım."

Saçını çektiğimde acıyla inledi.

"Tamam bırak anlatacağım."

Saçlarını çekmeyi bıraktığımda yere ittim.

"Almila'yı bayıltıp o resimleri çektik. Yani herşey planlıydı."

Herkesin ağzı şaşkınlıkla açılırken okuldan çıktım.
Merti arayıp Berk denen piçi bulup bana getirmesini istedim.
Sıra ondaydı...

Kış GüneşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin