31. Bölüm - Adını Sen Koy!

3.9K 504 56
                                    

Azra, aracını yolun ortasına denk gelecek şekilde bıraktığını bile önemsemeden hızla Uğur'un evine yöneldiğinde tamirhanenin kırılan demir kapısına ait camları ve yere saçılan kırık parçaları gördü. Gökçe, ne söyledi ise doğruydu; ancak, gene de bir hata vardı. Bunu yapan asla Ömer değildi. Bundan fazlasıyla emin, merdivenleri tamamladığında Uğur'un kapısını yumruklamaya başladı. Kısa süre sonra açılan kapının ardında Gökçe vardı.

"Sen daha ne yüzle geliyorsun buraya? "diyerek, on gün evvel ameliyat olmuş birine göre fazlaca çevik, Azra'nın elbisesinin yakalarından kavradı onu. Azra, eski arkadaşına mani olmak için hamle yapmazken:

" Benim bir suçum yok Gökçe, yemin ederim. Bana kız gene, ama bırak bir anlayım ne olmuş? " diye telaşlıca sızlandığında Gökçe ellerini Azra'nın yakasından çekti ve içeri girmesi için gözüyle işaret etti. Azra içeri girdiğinde, Cemil deri koltuğun karşısında elleri cebinde duruyor ve ona bakıyordu.

Herkese göre bir felaket gibiydi gelişi ve kimse varlığından memnun değildi. Azra, hızla adımlarını salonun ortasına atarken koltuğun baş ucuna oturmuş elinde bir pamuk tutan tanıdık bir yüz gördü. Kızı nereden tanıdığını düşünürken Uğur'un çalıştığı radyoda ki genç kız olduğunu hatırladı. Adını henüz bulamıyordu hafızası ama yuvarlak dudakları ile üfleyerek:

"Ama bunu sana yapanın elleri kırılsın, Allah cezalarını versin. " diyerek pansuman yaptığı kişiden emindi; çünkü o, Uğur'du. Varlığının farkında olmayan Uğur'un aksine:

" Defol buradan! " diye bağırıp kapıyı gösterdi Cemil. Arkadaşının haykırışı ile bedeninde ki ağrılara rağmen koltuğun başından tutup doğruldu Uğur, gözleri Azra'yı ararken Cemil devam etti:

" Hemen çıkıp gidiyorsun buradan, bir daha da dolanmıyorsun etrafımızda, yeter artık; yüzsüz! "

Cemil'in hakaretleri umurunda dahi olmazdı Azra'nın, Uğur'u yüzü dağılmış bir halde görmüşken ama Cemil hiç düşünmeden kolundan sımsıkı tutup onu kapıya doğru sarsmasaydı.

" Canını yakarım Azra, çık git diyorum sana, defol! "

Gözlerinin dolmasına mani olmaya çalışmadı Azra, yanaklarında süzülen yaşlarla; Uğur'un kararmış maviliklerine bakarken sesini duydu:

" Cemil bırak kızı. "

Cemil'in pek bırakmaya niyeti yoktu, üstelik Uğur'un ne söylediğinin de bir önemi yoktu.

YAS SÜRGÜNÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin