MANAV AHMET KAYA

111 17 0
                                    

Uyarı: Buraya yazılanlar yaşanmış veya yaşanılacak olaylardır. Hiç bir kişiyle, hiçbir kurumla alakası yoktur! Şu saatten sonra şu edebiyatı hiç kimse üzerine alınmasın!

Girdim Nostaljiye arkamdan o. Dışarıya geçtik başladık sohbete. Gelmeyecek, geleceği yok. Sevmeyecek hiç sevesi kalmamış. Anlatıyorum gel diyorum ama usta içim kıpır kıpır. Sev diyorum Rusya'nın uçağını düşürüyorlar ülke karışıyor, gözüne bakıyorum depremler oluyor. Lakin gel gör ki Nuh'a peygamber demiyor. Yapma diyorum etme beni geçtim Mevlanayı dinlemiyor Ay'ı yurdundan ediyor. Üşüyüp içeri geçiyoruz bir soba yanıyor yanındayız kestane yapılıyor mu burada diye soruyor? Bir abi geliyor bir dahakine kestaneyle gelin yapabilirsiniz diyor. Yok diyorum abi yok bir daha gelmeyeceğiz boğazı düğümleniyor abinin soba çırpıları aleve vermiş oduna yaklaşıyor gitme be diyorum masadan kalkıyor inanır mısınız hesabı bile kendi ödüyor. Çıkıyoruz gidiyor ben gidiyorum o gidiyor. Güneş dünyaya dur diyor dünya gidiyor. Dünyaya uyup gidiyor. Ben kırmızı ışığın 42 saniye olmasının değerini ilk defa orada anlıyorum. Bir ışık daha bekler miyiz diye sorunca gülümseyip yok diyor. Yeşil. Geçiyor karşıya bende geçiyorum. Erdal Kuyumcuyla Çarmuzu 3A otobüsü arasındayız hayatımdan gidiyor. Bir daha görmeyecekmişim, duymayacakmışım hatta sormayacakmışım hepsini geçtim unutacakmışım ben ben unutacakmışım. Döndüm şoföre kaç dakika var dedim iki dedi. İki dakikamız mı kaldı dedim evet dedi. Yapacak bir şey yok ciğerlerde başlayan Patrona Müzeyyen isyanı tüm vücudu ele geçirdi. Bir anda dönüp bağırdım şoföre Nereye dedim nereye gidiyor bu otobüs Çarmuzu dedi yapıştırdım cevabı ne Çarmuzusu be Müzeyyensizliğe gidiyor. Tamam git abi dedim Müzeyyeni alma benden. Müzeyyen utanmış ürkek bakışlarla bana bakıyor bense Erdal Abinin önünde Yardım Edin diye bağırıyorum Müzeyyen diyorum ölüyor yardım edin halk ayaklanıyor Müzeyyen utancından kızarmış yürü gidelim diyor otobüse atlayıp gitmekten vazgeçiyor ama isyan vücudumu infilak etmiş susamıyorum Ahmet Kaya diyorum zaten onun şehri buralar bana bakıyor herkes onun sesini duysa manav olurdu manav! Onun konuştukları yazılsa Orhan Pamuk ödülünü iade eder Oğuz Atay Romanı Cemal Süreyya şiiri bırakırdı! Sadri Abi lan Sadri Alışık gülümserdi bizi biz görse ağlamaktan vazgeçerdi Yardım edin diyorum koskoca millet ayaklanıyor. Müzeyyen sus diyor ama yapacak bir şey yok içimde hücreler intihar ediyor, bombalar patlıyor içimi görseniz kan revan. Rezi oluyoruz diyor o bir iki kelam ettikçe ben sokağa kitap yazıyorum. Üniversite duraklarının orada abiler ablalar saygıyla önümüzde eğiliyor sivil polisler yanımıza bile yaklaşamıyor. Sonra dönüyor Müzeyyen sessiz ve sakin bir yer bul başka türlüsü güç...




Bir Adamın GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin