Bir şarkı çalar. Kulaklıkların mucizevi gücüyle hayal düşer düşlere. Bir yolculuk başlar. 27 numarada oturuyorsun. Cam kenarında. Ankaranın havası ciğerlerine nikotinle karışmış. Karışan nikotinin desteğiyle karış karış giiyorsun. Her karışta bir hayal her hayalde o bakış. Her baktığında duran dünyam.
Önümde bir Suriyeli oturuyor. Yanımdaki çocuk yediği cipsten bir tane bile uzatmadı. Yeterince sigaram var en azından. Camdan araba farları gözüküyor. Lakin sadece araba farları değil. Bir camdan bin hayal gözükebilir. Bir cama hayallerinize destursuz giren bir ismin baş harfi yazılabilir. O harfe bakıp delirebilirsiniz.
Müzik beynime işliyor. Sanırım bir Reno Clio geçti demin. Cips uzatılmadı hala. Allah'tan sabaha yetecek kadar hayallerim var. Yazacak kimsem yok. Kimsem yok. Olsa da yazmam. Yazsam da olmaz. Yazsam olmaz. Bir kahve hakkı tanıdı muavin bana. Cipsi hala uzatmadı. Oysa ben olsam çoktan bitmişti. Ben bende olmadığımdan bittim.
Hatırıma geldi demin. Yazın bir otobüsle seyahat ediyorduk. Yalnız değildim. Hepsi dostum(!). Sigara içecektik lakin otobüsteydik. Sonra aklın verdiği emir ve mantığın verdiği onayla ikinci şoförün yatağının olduğu kısma baktık. Orta kapında su alma yerinin altındadır bu yer. İkinci şoför yoktu. Sigara bitene kadar içmiştik. Şimdi bu çoğul eklerine küfretmekle meşgul beynim. Keşke yalnız olsaydım. Dost kelimesine sözlükten bakmasaydım. Keşke sözlük anlamı doğru olsaydı.
Biraz daha devam edersem kalbim krizler geçirecek. Otobüste ölmek hayallerim arasında yok. Eyvallah.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Adamın Günlüğü
ParanormalHerkesin filmlik bir hayatı vardır. Birde bu adamın filmine bakın!