Bir Adamın Günlüğü

Tanrım!

Sağ koluma taktım yalnızlığımı yürüyorum. Dilimde bir ıslık, elimde cigara... Uçan bir kuşun kanat çırpışları kulağıma haykırıyor, karıncaların ayak sesleri beynimi tırmalıyor, otobüsün motor sesi de eklenince, Tanrım çıldırıyor muyum?!
Bir adım atıyorum! Geçmişe doğru... Bir meyhanede bir bira içiyorum soğuk! Bir adım daha atıyorum ve satıyorum dünyanın anasını... Sat dünya sat! Tütünden bir nefes alıyorum, hafif bir sırıtıyorum, ardından kaldırıma çöküp ağlıyorum doğruyu söyle Tanrım çıldırıyor muyum?!
Koşuyorum çünkü ayaklarım var! Geçmişe doğru koşuyorum! Bir incir ağacı dikiyorum, bir kadın beni öpüyor, bir kadına aşık oluyorum, bir kadına Müzeyyen başkasına Müjgan başkasına Şukufe başkasına Nalan diyorum Tanrım ne kadar da çok kadın yaratmış diyorum! Bi sufle rakı çekiyorum, ardından kısa bir teravih kılıyorum, Alabama'da hac yapıyorum, Kudüs'e hala dua ediyorum Tanrım neler oluyor?
İnsanlar ölüyor ve tüm kadınlar aptal! Babam gidiyor ve tüm babalar aptal!
Dostlarım gülüyor ve tüm dostlar aptal!
Tüm insanlar aptal, deliler dahil değil!
Acılarımı tasvir ve tarif edecek kelimeler stoğunu Müzeyyen de bitirdim ben. Bu nasıl anlatılır bilmiyorum. Tek bildiğim Rocky'i deli gibi özledim. Koklayıp öpmek istiyorum, koşmak istiyorum, oynamak istiyorum. Galiba yalnızlığım Rocky i seviyor. Tanrım Rocky e iyi bak!
Ölmek istediğimde, ölmek istiyorum. Masamın halini görmeliydin, acırdın! Neler oluyor, bu portakal ağacı da kim?
Tanrım fazla bela varsa bana verir misin?