Bir Adamın Günlüğü

Eski dostun.

Çok Zaman oldu be Müzeyyen, çok oldu senle konuşmayalı. Biraz muhabbet etmek istedim döndüm gene bizim sayfalara, açtım okudum, bir tütün doladım, biraz yazmak istedim.
Bizim hikaye... Iztırap dolu ayrılıklarla sonuçlanmış, ama o kadar masum ve bir o kadar Mukaddestir anılarımız, durur o banklarda, durur o kahve buharlarında, durur okul bahçelerinde telefon konuşmalarında, durur evinin önünde, durur sonsuzlukta, bizim kayalığımızda durur, benim ta yüreğimde durur, ciğerim de durur, sigaramın dumanında, gözlerimin yaşında durur, rakı masasında şerefe durur, çay ocağında tavla zarının yanında durur, sessizliğimizin çığlıklarında durur, feryatlarımızın çaresizliğinde durur, Mutluluklarımızın köşesinde, denizimizin kıyısında durur, göğümüzün yıldızında, yağmurun damlalarında, pencerenin umutlarında durur, meyhanelerde durur, kıraathanelerde durur, çay ocaklarında durur, Deniz kenarı üniversitelerde durur, dağ başı balkonlarda durur, durur be kadın durur!
Batak oynamayı biliyor musun? Bilmiyorsan öğrenmelisin kartların bir çok anlamı var biliyorsun değil mi? Burjuvayı temsil edenler, köylüyü, dini temsil edenler, ayrılığı, mutluluğu o dört kart türünün bir sürü anlamı var, öğrenmelisin. Benim kozum hep maça oluyor akıllıca oynuyorum, tüm kartları sayıyorum, kazanmama imkan yoksa hile yapıyorum ama işin trajik kısmı bu değil Maça hep umut kırıklığını temsil ediyor. Müzeyyen niye bana hep Maça geliyor Kupada neden batıyorum? Ama görmelisin ne hileler yapıyorum ve hepsi biliyor yaptığımı ama yakalayamıyorlar, oyunlar Müzeyyen hepsi hile dolu.
Apo da gitti, sizin oralarda artık. Şamili hiç sorma zaten, yok ortalıklarda bir daha da olmayacak gibi, diğerleri arkadaş zaten onlarlada Batak, 101 oynayıp ciğer çürütüyoruz. Esra da gitti, Zeynep de çok uğramıyor 'masadan birer birer ayrılıyor dostlar...'
Yalnızlığımla olan muhabbetim artıyor, dolmuşlarda her dayıyla muhabbet açıyorum, bugünkü dolmuş konumuz her şeyin para olduğuydu dayı öyle dedi ben de onaylamak zorunda kaldım çünkü bir kaç kere teze karşı tez sunsam konuşma orada bitiyor ve gene yalnızlığıma dönüyordum.
Salih çok kilo aldı, dalga geçip duruyorum, geçenlerde sinema PlayStation yaptık üstüne de yemek görmen lazım çok Mutlu oldu. Müzeyyen bana bunu neden yaptın? Kardeşimle yıl oldu ilgilenmemişim yeni anladım. Bende ki hasarın ayrıntılı sonuçları çıksa, Kamu davası açılır sana umut tacirliğinden müebbet yersin.
Derneği bıraktım bu arada. Bıraktım derken en azından artık ideolojik olarak aynı düşünmüyorum. Cemaat kavramına karşıyım, hatta tüm gruplara karşıyım, bunu detaylıca tartışmak isterim bi ara. Tartışmayız zannımca aynı düşüncede olduğumuz kanısındayım.
Hasta olmuşum bir de grip denilen illet sigara içmemi engelliyor ve bu durum Canımı sıkılıyor, Canım sıkıldıkça sigara içmem gerekiyor, içemiyorum Canım sıkılıyor... Gidip mutfaktan hangi hapı bulursam atıyorum ağzıma. Ama geçmedi daha.
Çok edebi olmadı Müzeyyen kusura bakma muhabbet olsun dedim bu kez. Ha gene mi beni yazdın dersen hatırlarsan sana bir cümle kurmuştum tam yüzüne tam da bu konuyla ilgili, cevap orada. Selametle, eski dostun.