BİR GÜNLÜK SEN

"Bağdatı iki gözüm kapalı bulabilirim"

Selam canımlar 😊
Bölüm şarkımızı :
Ayla çelik - Beyazıt Öztürk =  Bağdat  iyi okumalar  😊😊

Ezgi Küçük

Adını unuttuğumuz aşklar batar yüreğimize . Onların bedeni yoktur ama sanki her zaman solumuzda kalırlar.  Hani öyle anlar olur ya konuşmazsınız öyle anlar olur ya işte bağırmak istersiniz ama sesiniz çıkmaz . Boğazına düğümlenir kalır bir şey yutkunamazsınız . Herkes ezberler  o yalanı ve sıra sıra ya bir cümle eksik ya bir  cümle fazla diyerek eğilerek fısıldarlar kulağına

"Unutacaksın zamana bırak " der her yalancı . Nesi geçer Allah aşkına demek istersin . Kalkıp  geçmez acısı şurda kalır şuraya bir şeyler batar demek istersin ama takatin kalmaz . Uzaklara dalar arada gözlerin eski zamanları eski anıları bir bir tarar  . Yine aynı yere gelir . El ele o boş cadde de yürüdüğün gelir . Bir kafede oturup salakca bir seye gülüşünüz gelir sonra sol gözünde süzülür yaşlar sırayla tuzlu tadı dudaklarında hissettiğinde acıyla gülersin . 

Dinlediğim radyo programının sesini kısarak sol tarafıma dönerek gözlerimi kapadım uyumak istiyordum bugün bir tek uyumak istiyordum . 2 saat önce yogun bakımdan çıkmıştım . Bugün çok yorulmuştum . Çok fazlaydı . O kadar fazlaydı ki sanki her şey herkes bilerek isteyerek paramparça ediyordu kalbimi . Gözlerimden akan yaşları silerek ayağa kalktım . Aynaya baktığımda göz altlarım morarmıştı dağılan saçlarım her şey boka sarıyordu . Burak hastanede yanıma bile gelmemişti . Belkide orda olduğumdan haberi bile yoktu . Önemsemiyordu , sevmiyordu. Tam kapıdan çıkacaktım ki telefonumun çalmasıyla duraksayarak geri döndüm Burak'ın  aradığını görmemle bir kaç çalıştan sonra açarak kulağıma götürdüğümde

"Efendim "  dedim yorgun sesimle  bir süre sessizlik oldu

"Seni seviyorum kelebek "  diyerek telefonu suratıma kapadı . Burak az önce bana seni seviyorum demişti . Bunun şokuyla aptalca sırıtarak telefonu komidine bıraktım . Kalbim delice carparken
"Seni seviyorum kelebek "  diyişini tekrarladığımda ellerim adeta titriyordu . Kendimi heycanla yatağa sırt üstü atarken gülümsemeden edemiyorum.  Biliyordum beni sevdiğini biliyordum . Kendimce sevinç dansımı yaparken kapım çalındı . Yatakta doğrularak

"Gel " dediğimde  odanın kapısı açılarak  içeriye batu ve ipek girdiğinde sevincim iki katına çıkmıştı . Onlarda gelerek yanıma oturduklarında konuşmaya başlamıştık çoktan .

"Burak beni az önce aradı " dediğimde Batu sinirle ayağa kalkarak

"açmadım de " diye bağırdığında  Batu ona ne alaka bakışımı atarken  yanıma oturarak

"Ezgi sen bugün  yoğun bakımda o çocuk yüzünden yattın . " dediğinde kafamı öne eğerek

"Ama çıktım Batu bak iyiyim " dediğimde

"Burak'ta bugün hastanedeydi " dediğinde İpek sevinçle ondan tarafı döndüğümde Batu sinirli bir şekilde ipek' e bakarken 

"Sanane ipek  Burak'ın orda olmasından ya da olmamasından . Her şeye niye karışıyorsun ki ? Sana mı kaldı derdi ? Sanane herkesin aşk  hayatından?  Kendi aşkını çok mükemmel mi devam ettiğini sanıyorsun ?  " Diye bağırdığında anlam vermemiştim  İpek'in gözleri dolmuştu

"Batu ben bir şey demek istemedim"  diye açıklama yaptığında Batu'nun törpüleyeceğini düşünürken

"Ama dedin " diye birbirlerini yerlerken keyfimi daha fazla kaçırmalarına izin vermeyerek