~İMKANSIZ~

"Kuzey'in Şilan'ı"

Şu an olanlara inanamıyorum. Gozyaslarim benden istemsizce hareket ederken gülümseyerek Kuzeye döndüm. "Evettt" dedin ve ona doğru koşmaya başladım. Ona sarıldım o da bana sarılmıştı. Herkes bizi izliyordu. Çok mutluydum. Onu seviyordum şu an bunu anlamıştım. Kuzey bana yaklaştı  ve birşey söylemek üzere ağzını açtı ben söyleyeceği şeyi heyecanla beklerken kalbim yerinden çıkacakmış gibi atiyordu.

"Uyansana kızım ya bi saattir seni uyandırmaya çalışıyorum"
Anlamamış gözlerle Kuzeye bakarken birini beni dürtmesiyle uyandım. Kafamı kaldırdığımda bir adet gülerek bakan Kuzeyle karşılaştım. Oha hepsi bi rüya mıydı? Çıkma teklifi felan herşey... Rüyanın şokunu üstümden atamamişken

"Kızım rüyada ne görüyordun evet diye felan bağırdın" dedi gülerek. Cidden bu kadarı da fazla ya bide bagirmis mıydım?

"N gorucem be saçma sapan bi ruyaydi" dedim uzattığı suyu içerken.

"Ne o rüyanda sana çıkma teklifi felan mi ettiğimi gördün" demesiyle ağzımdaki suyu dışarıya püskürtmem bir oldu. Öksürürken Kuzey de bana peçete uzattı.

"Şilan sen ne pislik bişeysin ya?"

"Sus be gerizekali senin yüzünden oldu zaten"dedim. Elimi ve siranin ustunu silerken.

"Ben nerden biliyim ya bu kadar tepki vereceğini" dedi bende ona bakmadan elimdeki peçeteyi çöpe atıp geldim. O arada hoca da sınıfa girmisti zaten. Telefonumun titremesiyle hocaya çaktırmadan telefonumu açtım kuzeyden mesaj vardı.

"Yoksa gerçekten ruyanda sana çıkma teklifi ettiğimi mi gördün"

Yuh anlamış miydi? Şimdi ona bir cevap vermem gerekecekti. Bide kendime inandirmam lazimdi.

"Saçmalama ıstersen ;)" dedim. İnşallah inanmıştır. Bişey yazmasını beklerken telefonumun titremesiyle mesajı açtım.

"Soylesene Şilan sana nasıl çıkma teklifi etmiştim" Yuh ya ! Evet Derin Hanım şimdi ne diyeceksin bakalım!

"O kadar hayallerde yaşama Kuzey! Rüyamda gorecegim son kişisin " yazdim inanmasini umarak.

"Peki bakalım öyle olsun ama inanmadigimi bil. Senin için inanmış numarası yapalım ;)"

Fazilet Hocanın bağırmasıyla ikimiz de Fazilet hocaya dönmüştük.

"Kuzey ve Derin ikiniz de dışarı!"

Kuzey kapıya doğru yürüdüğünde bende aynısını yaparak onun peşinden ilerledim.

"Hep senin yüzünden Kuzey ya!" dedim omzuna vurarak.

"Ben napmisim yine?" dedi umursamazca.

"Ne demek naptim sen mesaj atmasan bende cevap vermeyecektim. Hoca da bizi dersten atmayacakti. Hayır beni niye dersten atıyo ki seni atsın. Sen varken dersten atılmak bana düşer mi? Hayır başıma ne gelirse senin yü-" Kuzeyin bana sarılmasıyla susmak zorunda kalmıştım. Rüyamdaki anı yaşıyordum şu anda. Rüyamda da bana böyle sarılmıştı. Geri çekildiğinde bişey dememi beklercesine bana bakıyordu.

"Neden- neden yaptın şimdi bunu" diye sordum. Sesim normal bir tonda çıkmıştı ama yine de şaşkınligimi gizleyemiyordum.

"Susman için..." dedi. Sadece susmam için mi bana sarılmıştı. Bende ne bekliyordum ki bana başka niye sarilsin?

"Sus demen yeterliydi."

"Sus desem susacak mıydın sence?"

"Muhtemelen susmayacaktim ama sarilmana da gerek yoktu yani" dedim.

"Çok hoşuna gittiyse Birdaha sarilabilirim" dedi. Bay yürüyen ego!

"Ay yok canım sen benden uzak dur mümkünse"

"Tamam Şilancım merak etme ben senin hep yanındayım" çocuga bak ya ne dersem diyim bozulmuyo çocuk. Yüzsüz ışte ne olacak?

Dışarı hocanın çıkmasıyla konusmamiz bolundu ve ikimiz de hocaya döndük.

"Evet siz ikiniz utanmıyor musunuz derste telefonla oynamaya?"

"Yoo hiç de utanmıyoruz"

"Terbiyesiz hemen müdürün odasına!" diye bağırdı ve sınıfa girdi.

"Ya Kuzey! Senin yanındayken basım beladan kurtulmuyo" dedim sitemle.

"Buna alış güzelim" dedi ve yanagimdan makas alarak müdürün odasına doğru yurumeye başladı. Bende arkasından yürüdüm. Mal! Gerizekali! Öküzün ayaklanmış hali!

-

Yaklaşık yarım saattir müdürün nasihatlarını dinliyorduk.

"Hadi Kuzey hep aynı ama kızın Derin sen niye buna uyuyorsun?" dedi. Tam ben konuşacakken Kuzey lafa atladı sinirli görünüyordu.

"Bak müdür şurda sesimi çıkartımiyorum diye fazla oldun sen! İşinden olmak istemezsin herhalde değil mi?"

Kuzey müdürle nasıl konuşuyordu öyle? Tamam gittiğim okul özel okul ama müdüre bu kadarı fazla değil miydi? Kuzey sıradan bir öğrenci değildi galiba çünkü müdür hicbirsey demeden önüne dönmustu. Ben desem şimdi babamı felan cagirirdi.

Müdürün odasından ciktigimizda bahçeye çıkmaya karar verdik. Hava yağmurluydu aslında asla dışarı cikmazdim ama Kuzey istedi diye ciktik ışte. Üstümde sadece gomlek ve hırka vardı o yüzden donuyordum. Sanırım bunye Kuzey de farketmişti ki üstündeki deri montu çıkartıp benim omuzuma örttü. Ona dönerek gülümsedim. Bu benin dilimde teşekkür ederim demekti.

----

Okuldan çıkış saati gelmisti. Zil çaldığında okuldan çıkarak yurumeye başladım. Kuzey koşarak yanıma geldi.

" Şilan hiçbir kızın peşinden koşmayan beni bu hale getirdin ya helal olsun sana!" dedi. O an kendimle gurur duymuştum. Neden bilmiyorum ama daha önce hiçbir kızın peşinden kosmamis olması beni mutlu etmişti. Tabi sadece benim peşinden koşmuş olması daha bi mutlu etmişti.

"Peşimden koşma! Sana koş diyen mi var?"

"Bak ışte bu yüzden peşinden koşuyorum galiba"dedi. Bebe ona anlamamış gözlerle bakmaya devam ederken o konuyu degistirerek

"Hadi bin arabaya" dedi.

"Yok sağol belki başka zaman bugün olmaz"dedim.

"Tamam belki  başka zaman dediğin için ısrar etmiyorum." dedi ve arabasına  binerek gittı. Bende yurumeye başladım. Birinin kolumdan tutmasiyla arkama döndüm

"Bizimle geliyorsun Kuzeyin Şilan'ı"...

(Bölüm hakkında Yorumlarinizi aliyim lütfen)

+5 vote
Olmadığı sürece yeni bolum yok uzgunum ):