Birbirini kırarak ve inciterek tanıyan ve zamanla birbirine yaklaşan tabi bu zaman içinde birbirini paramparça edenlerin hikayesi!
Eminim bu kitapta kendinizden bir parça bulacaksınız.
HADİ OKUYUN BAKALIM ;)
Tam bir hafta olmuştu. Koskoca bir hafta. Bir haftadır bana böyle davranıyor. Bakıyor hemde o kız yanındayken bile bakıyor ama başka hiçbişiy yok. Sadece bakıyoruz birbirimize. O kadar yani. Hem artık eskisi kadar canım da yanmıyor. Onun yanında kızları veya Bilgeyi görünce eskisi kadar kıskanmıyorum, beni görmezden geldiğinde de canım yanmıyor artık.
Bir haftadır sürekli uyuyorum yada yataktan çıkmıyorum zorunda olmadıkça. İştahım da yok eskisi gibi, yemek yiyesim gelmiyor. Bi Açelya var işte. Onunla birlikteyken kendimi iyi hissediyorum geziyorum yemem yiyorum. Hala yaşadığıma dair tepkileri onun yanında veriyorum yani. Mesela onunla birlikteyken çok gülüyorum. Mutlu olduğum için mi? Değilim ama gülüyorum. Keşke hayatında yaşadıklarıma da böyle gülüp geçebilsem. Mutluydum. Bazı şeyleri sırf onu görebilmek için yapıyordum. Hiç sevmediğim şeyleri o seviyor diye seviyordum. Ama iki haftadır herşey çok farklı. Hemde çok...
Ama çok üzülüyorum. Yanımda olmadığı için mi? Hayır! Beni görmezden geldiği için mi? Hayır! Alıştım zaten beni görmemesine. O kızı bana seçmesi koydu ama üzüldüğüm şeyde o değil.
Verdiğim değere üzülüyorum ben. Gerçekten ona çok değer verdim. Herkesten çok. Ona çok güvendim, kimseye güvenmediğim kadar.
Değmiş mi? Değmemiş. Yaptığım hiçbirşeye değmememiş. İşte en çok da buna üzülüyorum. Hiç değmeyecek kişiler için ömrümüzü vermeye hazırdık. Belki de bundan kaybettik hep.
"Derin. Orda mısın?"
"Hı?"
"Daldın gittin diyorum. Ne düşünüyorsun? "
"Hiç ya. Uykum geliyo yorgunum ondandır dalgınım biraz."
"Biraz daha at. Kızım saat akşam sekiz. Dün akşam saat 19:00'dan bu saate kadar uyumuşsun."
"Ne atıcam ya. Sanki kırk saat uyumuşum."
"23 saat Derin. Nerdeyse bir gün. En sonunda Semih hala yaşadığından emin olamayıp beni çağırmış işte. "
"Uykum geliyodu işte ya. Napıyım uyumuyum mu?"
"Uyu da koskoca bir gün kadar uyuma yani. Neyse ya hadi bir yerlere gidelim. "
"Tamam gidelim ama nereye?"
"Sinemaya gidelim dedi Semih."
"Tamam gidelim. Kim kim?"
"Sen ben Semih Mert"
"Mertle Defne artık sevgili çocuk sevgilisini de çağırsa ya!"
"Tamam söyleriz Defne de gelir." başımı onaylar anlamda salladım. Açelyanın üstüne baktım pijama vardı.
"Sen bu kıyafetle mi geleceksin?"
"Valla buraya gelirken hiç böyle şeyleri sorun etmiyorum nasılsa bedenlerimiz aynı." gülümsedim.
"Haklısın. Ne giyeceksin?"
"Bir pantolon bir bluz yeter işte. " bence de çünkü havalar soğuktu hatta kış gelmişti. Açelya Siyah blazer ceket,siyah dar pantolon,mavi gömlek siyah bluz giydi.Saçlarını da açık bıraktı. Güzele ne yakışmaz tabiki çok yakıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
