İyi geceler!
Bölüm Şarkısı: Hurts - Mercy
Keyifli Okumalar!
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
/CemalSüreya
Sabiha'yla bir kez daha birbirlerini dikkatli olacaklarına dair tembihledikten sonra aklını onda bırakarak evden çıktı genç kadın. Apartmanın merdivenlerinden hızla inip otoparka park ettiği arabasına doğru giderken, bir an için durakladı adımları. Birkaç tereddüt dolu adımla birlikte tamamen apartmanın dışına çıktığında, ıssız ve loş sokakta dolandı gecenin koynunda zifiri bir karanlığa sarılan iri bakışlarını. Bunu huy edinmişti bir süredir kendine ve kolaylıkla kurtulabileceğini de sanmıyordu.
Toparlanmak için başını hafifçe göğe yükseltti ve Kasım ayının serin havasını ciğerlerine doldurdu derin bir nefes yardımıyla. Ardından vakit kaybetmeden arabasına binip yola çıktı. Yarım saat kadar süren yolculuğunun sonunda arabasını ünlü bir gece kulübünün girişinde durdurdu. Daha o inmeden bir vale öne atılarak kapısını açtığında, hafif bir tebessümle karşılık verdi genç adama.
Valeye teslim ettiği aracı, işlek caddenin geniş yollarında, kayarcasına ilerleyen diğer arabaların arasına karışırken Eyşan kaldırımda öylece durmuş karşısında yükselen yapıya bakıyordu.
Burası devasa boyutlardaki, terkedilmiş bir depoya kurulmuş gösterişli bir gece kulübüydü. Gazetelerin magazin sayfalarını, dergilerin özel köşelerini süsleyen; ünlülerin uğrak noktası, İstanbul'un en şöhret sahibi mekânı... Uçurum... Her gece binlerce insan solgun gecelerini parlatmak için buraya gelir, şuurlarını kaybedene kadar içip dans ederdi. Belki de uçurumdan kendilerini boşluğa bırakıyorlardı. Eyşan'sa ilk kez adım atacaktı bu görkemli mekâna, sadece bir zorunluluk yüzünden.
Aslında geceleri dışarı çıkmak gibi bir huyu olduğu söylenemezdi. Genelde evde kalıp dava dosyalarının arasında kaybolurken, alkol yerine acı bir kahve yudumlamayı tercih ederdi. Çıkacaksa bile daha sakin, birkaç kadeh bir şeyler içtikten sonra bir taksiye binerek eve dönebileceği kadar sıradan yerlere giderdi. Böylesine cümbüşü ve gösterişi bol gece kulüpleri, şöhret dolu insanlar ve yüksek dozda müzik ile alkol pek ona göre değildi. Fakat o gece farklıydı, yakın arkadaşlarından birisinin doğum günüydü ve o kutlamayı bu mekânda yapmak istemişti.
Böylesi parlak şeylerde ne buluyordu insanlar, anlam veremiyordu. Her şeyin incesi, naifi, şeffafı daha değerli ve manalı gelirken Eyşan'a, insanların gösterişe ve markaya duydukları bu merak hayret ettiriyordu genç kadını.
Dipsiz düşünceleri gözü dönmüş bir canavar misali sinsice sararken zihnini serin bir rüzgâr esti, omuzlarından aşağıya dökülen ve ılık bir akşam semasını andıran koyu renk saçlarını savurdu. Deri ceketinin açık yakasından sıyrılıp bembeyaz tenine temas eden rüzgâr irkilmesine sebep olurken, orada öylece durmuş mekânı izliyor oluşunun garipliğini fark ederek hareketlendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUM
Romance05.10.18 Wattys Ödülleri 2018 Kazananı - Modernistler Kategorisi *** Bir varmış bir yokmuş diye başlamadı bu hikâye. Onlar hep vardılar ve oyuna yeni kurallar koydular. Tozpembe rüyalar görmediler, kâbuslarında canavarlarla savaştılar. Çiçekler açma...