Merhaba!
Bugün bir şey fark ettim. Aslında Uçurum Serisi'ni ayrı başlıklarda açmak belki de bir hataydı. Bu yüzden bölümler daha fazla ilerlemeden Uçurum Serisi'ni tek bir başlık altında toplamaya karar verdim. Gecenin Kraliçesi'ne ait bölümlerin hepsini gün içinde teker teker Gecelerin Efendisi başlığı altında yeniden yayımlayacağım. Sizler de bu aşamada bana destek olup bölümleri yeniden oylar ve olabildiğince yeniden yorum yapmaya gayret ederseniz çok sevinirim. Kendinize güzel bakın!
Bölüm Şarkısı: Christian Reindl & Emily Sophie - Run Way
Instagram: matildanindefteri/matildaesteban
Spotify: Matilda Esteban / Uçurum
Askfm: matildaesteban
Bölümü okuduğunuz tarih ve saat?
Bölüm ithaflarını yorumlardan seçiyorum! Bölüm sonundaki gevezelik bölümüne davetlisiniz, soruları cevaplayıp düşüncelerinizi belirtirseniz beni çok sevindirirsiniz.
SINIRIMIZ 200 OY VE 150 YORUM.
Bu bölüm, bölümü yayımladığım gün yorum sınırını geçen çılgın okuyucularıma geliyor!
Yorumlarınızı heyecanla bekliyorum! Keyifli Okumalar!
Ali, derin bir nefes alıp zaten yeterince şişkin olan göğsünü daha da şişirdi ve içine çektiği nefesi gürültülü, hırıltılı bir sesle serbest bıraktı. 1.97'lik boyunu ve büyük kısmı kastan oluşan 105 kiloluk iri cüssesini, onun gibi anormal olanlar için değil normal boyutlardaki insanlar için üretilmiş iki kişilik küçük kanepeye sığdırmaya uğraşıyor, üstünü de soğuğa zaafı olan bir adamı asla ısıtamayacak ve saramayacak bir pikeyle örtmeye çalışıyordu. Hastaneler soğuk atmosferlerini destelemek ister gibi gerçekten soğuk mekânlardı ve Ali delicesine üşüyordu. Ah biraz daha kalın giyinmek vardı da aptal gibi gidip bir tişört üzerine ince bir gömlek giymişti.
Nafile bir çabayla ona tek kişilik gibi hissettiren daracık kanepeye tekrar yerleşmeye çabalarken, başını çevirip biraz ötesindeki yatakta Ömer'in yanında yatan sarışın kadına baktı. Bir türlü rengini çözemediği, bu yüzden de her göz göze gelişlerinde sinirlerini ayağa kaldıran ebruli gözlerin sahibi; Gözde.
Ne güzel uyuyordu! Ali bir türlü yerine yerleşemezken, sürekli homurdanarak kıpırdanıp dururken ve uykusuzluk iyice moralini bozmaya başlarken; Gözde, minicik bedenini Ömer'in yanına sığdırmış mışıl mışıl uyuyordu. Sinir bozucuydu. Bu kadın gerçekten Ali'yi çok fazla rahatsız ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUM
Romance05.10.18 Wattys Ödülleri 2018 Kazananı - Modernistler Kategorisi *** Bir varmış bir yokmuş diye başlamadı bu hikâye. Onlar hep vardılar ve oyuna yeni kurallar koydular. Tozpembe rüyalar görmediler, kâbuslarında canavarlarla savaştılar. Çiçekler açma...