➰Ölüm➰

268 43 11
                                    

Kitaba başlamadan önce söylemem gereken sözlerim var.İlk olarak bu kitabın kurgusunu diğer hiçbir kitaptan esinlenerek yazmadığımı bilmenizi isterim.Ön yargılardan uzak durulması gerektiği gibi,zamanla gelişen ve bölümler ilerledikçe anlaşılan sır dolu bir kitaptır.Sizden ricam,her bölüm için önerilerinizi belirtmeniz ve varsa beğendiğiniz kısımlara yorumlarınızı yazmanızdır.Siz,benim kalemimi şekillendirecek,hatalarımı indirgeyecek değerli okurlarımsınız.Şimdiden teşekkür ederim ve size iyi okumalar dilerim.

Parmak boğumlarımda ki çamur,dizlerimdeki soyukların yanında masumdu.Saç tellerim yağan yağmurdan ıslanmış,yüzümü çevrelemişti.Duyduğum çığlık sesi kalbimin bir kez daha teklemesine sebebiyet verdi.Ses oldukça yakındı fakat ben yarım saatten fazladır ablamı arıyordum.

Adımlarımı hızlandırdım ve gördüğüm silüetlerle yere çivilendim.Yüzünü pekala seçtiğim ablam ve karşısında oldukça uzun,vücudundan anlaşıldığı kadarıyla bir erkek vardı.Gözlerimi kısarak onlara baktım fakat adamın sadece vücut hatları belliydi.Gözlerim ablamı bu denli net görürken,ay ışığı adamı aydınlatmıyordu.Ablam,kilitlenmiş gibi çığlık atıyor ve hareket edemiyordu.Ağzımı araladım fakat sesimi çıkartmayı başaramadım.

Bedenimi ileri doğru hareket ettirmeye çalışsam da başaramadım ve olduğum yerde çivilendim.Etrafımı siyah denecek kadar koyu gri bulutlar çevreledi ve boğazımı acı tat esir aldı.Adam yalnızca bakıyordu fakat yaptığı çok şey vardı.Ablam,hiç bir şey olmamasına rağmen acı çekiyor gibi kıvrandı.Sesimi çıkartamıyor,yanına gidemiyordum.Siyah bulutlar daha da çoğaldı ve bedenimi ip gibi sıktı.

Nefes dahi zor alırken ablam çığlık atarak yere yığıldı ve boğazından son nefesini verdiğine dair keskin bir soluk koyverildi.Ağlamak hiç bu kadar zor olmamıştı ve ben,çaresizce ölümünü izlemiştim.Karanlık ormanda inatla ay ışığı,cansız bedenine vuruyordu.Adam kimdi ve neden ablama yardım etmiyordu?

Koşup kollarımın arasına almak,nefes sesini dinlemek ve ölmeyeceğini haykırarak ağlamak istiyordum.Hareket edemedim bir kez daha.Göz yaşlarımı deli gibi akıtmak,onun yerine ben ölmek istiyordum.Canımdan bir parça yerde masumca yatıyordu fakat ben bir halta yaramıyordum.İçim yanıyordu ve ben bunu dışa vuramıyordum.

Adamın gözleri benim olduğum tarafa döndü ve bir müddet öylece kaldı.Yüzünü hafızama kazımak isterdim fakat göremiyordum.Beni muhtemelen silüet olarak görüyordu.Yanıma gelse hareket edemezdim ve ablama yaptığı her neyse bana da yapmasına mani olamazdım.Bir süre öylece kaldı ardından arkasını dönerek karanlık ormanda gözden kayboldu.Peşinden koşmak,ablama ne yaptığını sormak,bedenini yumruklamak istiyordum.Ağlamak karşısında acizlikten öte,can yaktığının habercisi olurdu.

Dumanlar geldiği hızla geri döndü ve bedenim yere yığıldı.Ayağa kalkmaya çalıştığımda daha sert bir şekilde yere düşmem bir oldu.Şimdi doyasıya ağlayabiliyordum.Hıçkırıklarım boş ormanda yankı yaparken ablama bakacak cesareti kendimde bulamıyordum.Onu kurtarabilirdim fakat ölümünü izlemekten başka bir işe yaramamıştım.Ellerimi çamurlu toprağa koyarak doğrulmaya çalıştım ama bir işe yaramadan yere kapaklandım.

Boğazım,dumanın acı tadıyla yanarken,göz yaşımın tuzu daha da alevlendiriyordu.Canım yanıyordu ve bu hissi anlatabileceğim kelimeler mevcut değildi.

~~~~~~~~

Ölüm,evimize acı,keder ve kavga getirmişti.İki haftadır yokluğunu hissettiğim ablamı hiç olmadığı kadar çok özlemiştim.O gece,polis ekipleri beni baygın,ablamı ölü olarak bulmuşlardı.Gözümü hastane odasında açtığımda acı gerçek bir kez daha benimleydi o sabah.Olanlar rüya değildi.Her şey en acı şekilde karşımızdaydı.

DUMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin