➰Katran Rengi➰

111 22 17
                                    


İyi okumalar...

Ölüm söylendiği kadar kolay değildi.Dört kelime,iki heceden meydana gelmiş fakat bununla sınırlı kalmamıştı.Bulunduğun bu vefasız yaşamda,aldığın oksijenin son olduğunun habercisi olmakla tanımlanmıyordu sadece.Mesela hayatın gözlerinin önünden film şeridi gibi geçmiyordu.Beyaz ışık,görünen hayali yolun sonunda aydınlatmıyordu karanlığımı.Ciğerlerimde biriken son nefesi bu sefer ağzımdan dışarı koyverdim ve oluşan baloncuğun,ölümüme sebep olan suda kayboluşunu izledim.Yaşamım ciğerlerimde biten soluklar dolayısıyla bitmesi gerekirken bitmedi ve az önce özgürlüğüne kavuşturduğum hava baloncuğum,suyun yüzeyine çıktı ve katran misali siyah bir sıvıyı ardında bıraktı.Sıvı,vücuduma dolanarak bedenimi yorgan misali kavrayarak battığım kumdan çıkardı ve yüzeye sürükledi.Katran rengindeki sıvı beni yüzeyle buluşturduğu vakit,hızla içime çektiğim oksijenle boğazımdan ölümün uzaklaşmasına benzer bir ses koyverildi.

Öksürüklerimin ardı arkası kesilmeden suya batıp çıkmaya devam ediyordum.Hızla yanıma yüzen Derin'i fark ederek kendimi onun kollarına bıraktım.Bedenimi kavradı ve yukarı kaldırarak su ile temasımı kesti.Çimlere uzandığımda halen öksürüyor ve hızla soluk almaya devam ediyordum.Boğazım yanıyordu.Söylenen sözlere,sorulan sorulara cevap veremeden öksürüklerimin dinmesini bekledim.Ölüm,bir şekilde de olsa beni bulmamıştı ve hayat,kendine daha da hapsetmeye devam ediyordu.Usulca gözlerimi araladığımda herkes başımda toplanmıştı.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?"dedi Bora öfkeyle.Bağırmalarında,kaş çatmalarında haklılardı.Sesimi çıkarmadım ve Alina'nın hıçkırıklarını dinledim.Benim için ağlıyordu.Bu kesinlikle berbat bir duyguydu fakat ölmeyi ben de istememiştim.Hangi akılla o suya atlamıştım bilmiyorum ama kesinlikle o an iyi değildim.Bedenimi hızla kaldırdı ve beni beraberinde eve taşıdı.Soğuktan titresem de sesimi çıkartmadan usulca sobanın yanında oturdum.Üzerime örtülen battaniyeye sıkıca sarıldığımda,ıslak kıyafetlerimi çıkarmam gerektiğini biliyordum.

"Ölmek istemedim."dedim çatallaşan sesimle.Her bir kelimemde boğazım yanıyordu ve bu da yüzümü buruşturmama sebep oluyordu.Ölüm kelimesi bile içimi üşütürken gerçekliği,kanımı donduruyordu.

"O Zaman neden ölüme izin verdin?"dedi Aras sitemle.Gözlerimi sobanın taş zeminine odakladığımda yaptığım saçmalığın açıklamasının olmadığını biliyordum.

"İçimdeki o kızı öldürmek istedim."dedim zorlukla.Sesim,ilk defa duyduğum bir tonda ve zor işittiğim bir kısıklıktaydı.Kelimeler boğazımda düğümlendi ve acı bir tat bırakarak mideme doğru savruldu.Midem,hazmedemediği kelimeler karşısında ağırdı ve asidiyle çürütemeyerek hiç geçmeyecek bir iz bıraktı.

"Üzerini değiştir."dedi Derin stabil bir tonda.En son onunla konuşmuş ve onu dinlemeyerek suya atlamıştım.Kafamı sobanın taş zemininden çevirerek ona döndürdüm.Bakışları beni bulmadan duvara odaklıydı.Usulca ayaklanarak içeri yöneldiğimde bacaklarım titriyordu.Sanki her an olduğum yere yığılacak gibiydim.Arkamdan gelen adım sesleri yanıma yanaştı ve bir elini koluma dolayarak bana destek oldu.

"Seni anlayabiliyorum."dedi Defne gülümsemeyle.Kafamı önüme çevirdim ve yönlendirmesiyle bir odaya girdim.Getirdiğim valizden uygun kıyafetler çıkardı ve yanı başıma koydu.Ayaklarımın titremesiyle yatağa oturmuş ve kıyafetlerimi çıkarmasına engel olmamıştım.Hazırladığı giysileri de giydirdiği vakit dayanamayarak yatağa kıvrıldım ve yorganı çeneme kadar çektim.Sadece bacaklarım değil her yerim titriyordu.

"Onlar fazlasıyla endişelendi ve bu yüzden kızgınlar.Yarın eski hallerine geri dönerler."dedi gülümsemeyle.Onların bu tavırlarına takılmıyordum çünkü haklılardı.Hafifçe gülümsedim.Ayağa kalkarak odadan çıktığı vakit uykunun kollarına kendimi teslim ettim.

DUMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin