Rodrigo Adela'yı kucağına aldı ve kraliyet kalesinde bulunan odasına çıkardı. Adela çoktan bayılmıştı. Hızla Adela'yı kendi yatağına yatırdı. Ardından gidip bir tas suyu aldı ve Adela'nın yanına döndü. "Bu acıtacaktır. Umarım acı duymazsın."
Rodrigo belinde ki bıçağını çıkardı ve Adela'nın omzundaki yaranın üstüne derin bir çizik attı. Yaradan siyah bir sıvı döküldükten sonra yarasını suyla temizledi ve sardı. Rodrigo Adela'nın yüzüne baktı. Terlemişti. Yüzü iyice solmuştu. Bunu kim yaptı? diye söylendi içinden.
Bunu kim, neden yapsın?
Büyücülerin bu kızla ne işi var?Adela uzun süre uyuduktan sonra yavaşça gözlerini açtı. Omzunda duran yara izlerini yavaş yavaş belli ederken inledi. Canı acıyordu ve çok yorgundu. Tekrar gözlerini kapatacakken başına eğilen Rodrigo ile duraksadı. Önce bir tepki vermedi. Yine rüya gördüğünü sanıyordu. Sonra gerçekliğini kavradı ve kalkmaya çalıştı ama Rodrigo yaralı olmayan omzuna bastırıp geri yatağa yatırdı. "Beni sinirlendirme ve yat. Şimdi olanları anlatmanı istiyorum."
"Neyi? Ne oldu ki?"
"Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Kollarımda bayıldın! Ne o? Yoksa bu da beni elde etmenin bir yolu muydu? Yanlış yoldasın Ob Adela. Sen Korns değil misin? Git Loras'a yakınlaş!"
"Sen!" Adela omzunun acısına rağmen ayağa kalktı. Dengesini zor sağlamıştı ama bu onu durdurmadı. "Sen beni ne hakla böyle bir şeyle yargılarsın! Beni tanımıyorsun bile."
Adela çok sinirlenmişti. Neler olduğunu ve orada ne işi olduğunu bilmiyordu. Hatırladığı tek şey Lia ve Hena ile şehre indikleriydi. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı. Düşünüyordu. Zihni çok bulanıktı. "Neler oldu?"
"Bunu ben sana sormalıyım. Nasıl işaretlendin?"
"O da ne?"
Rodrigo derin bir nefes aldı. Bu kız hiçbir şey bilmiyor! diye yakındı. "Bir büyücü tarafından işaretlenmişsin! Bu da seni diğer büyücüler tarafından ne amaç için işaretlenmişsen tanınmana yol açar."
"Büyücü dediğin senin gibi mi?"
Rodrigo biraz şaşırdı. "Ben mi? Zihin okumak kadar kolay olsa keşke büyücülük! Tanrım... Nasıl bir insan hiçbir şey bilmez! Ben bir Gens'im farkındaysan. Büyücüler yarı yönetici yarı koruyucu soyludur."
"Tüm bunları nereden biliyorsun?"
"Seni kimin işaretlediğini hatırlamıyor olabilirsin ama tekrar karşına çıktığında onu hatırlayacaksın ve sen onu öldürmezsen, o seni öldürecek."
"Bunları umarım beni sinir etmek için söylüyorsundur."
"İşaretlenmek ölmeni istemektir ve bunun bir sebebi olmalı..."
Rodrigo Adela'ya yaklaştı. Gözleri Adela'ya aynı rüyasında olduğu gibi çok derin bakıyordu. Çok şey ifade ediyordu ve Adela bunları çözemiyordu. Rodrigo Adela'ya yaklaştıkça Adela geri gidiyordu. Bu durum Adela'nın sırtında duvarı hissetmesiyle son buldu. Rodrigo ellerini Adela'nın iki yanına koydu ve sanki daha fazla yakınlaşabilirmiş gibi daha da yaklaştı. Yüzlerinin arasında çok az bir mesafe kaldığında durdu.
Adela o kadar çok şaşırmıştı ki kitlenmişti. Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki göğsünden dışarıya fırlaması olağan bir durum olurdu.
"Ne saklıyorsun Ob Adela? Kendini mi?"
Adela konuşmak istedi ama başaramıyordu. Gözleri onu içine hapsetmişti. Onun gözlerinde tutsak olmak, konuşmayı yasaklıyordu, zamanı durduruyordu, nefes almayı unutturuyordu... Adela bir süre öylece gözlerinin içine baktı. Konuşmaya cesaretini toplamaya çalıştı. "Kim olduğumu bilmezken nasıl kendimi saklayabilirim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİRİFT : Yöneticiler
FantasyDünya'nın bilinen bir dengesi vardı. Yöneticiler zekaları ve farklı renkteki gözleriyle ayrılan varyeteleriyle bir kıtada; Koruyucular doğayı kontrol ederken bir kıtada; Katiller doğuştan savaşçı olmalarına rağmen derilerini hiçbir silah delemediği...