Bölüm şarkısı; Model, Değmesin Ellerimiz.
~~~~~~Yine Miray sendromlu bir güne merhaba.
Artık bazen yaz tatili bitse de şu kız bu evden gitse diyorum.Aslında gidince de çok özlüyorum.
Ama bilmiyorum.Miray fazla mükemmel ya. Çok seviyorum onu ama bazen fazla yersiz davranıyor.
Yaz tatilinin çeğreği geçmişti.
Dün Seren hanım hastaneden çıkmıştı.
Bu hafta Batın annesiyle ilgilendiği için fazla görüşememiştik ve doğrusu çok özlüyordum onu.
Annesiyle tam anlamıyla barışmışlardı. Babası ile de barışmıştı ama çok samimi değildi.
Ben o adamın yüzüne dahi bakmamıştım. Yanlış anlamayın sinirden değil. Batın'ın affettiği adama sinirli kalmazdım.
Sadece bakacak yüzüm yoktu sanırım. O kadar şey söylemiştim.Seren hanım ile de çok iyiydik.
Sohbet etme vaktimiz olmuştu.
Kitaplarını anlatmıştı bana.
Nasıl yazar olduğundan bahsetmişti.Şimdi ise odamda Batın ile çekildiğimiz saçma sapan fotoğraflara bakıyordum.
Annemle Miray kahvaltı hazırlıyordu beni de uyuyor biliyorlardı.
Ama Miray'ın sesinden uyumak mümkün değildi.
Biraz daha fotoğraflara baktım.
Çok özlemişim be.Acaba bu gün işi var mıydı?
Yine annesinin yanında mı kalacaktı yoksa?Yataktan kalktım ve elimi yüzümü yıkadım.
Üzerimi değişip annemlerin yanına gittim.
Kahvaltıyı hazırlamışlardı.
Masadan bir şeyler tırtıklamaya başlayınca ne olduğunu anlamadan belim kırıldı.
Evet evet bildiğin belim kırıldı.
"Miray!" diye çağırdım."İn tepemden lan!"
Sırtımdayken elini uzatıp parmaklarını gözüme soktu.
"Görüyor musun sen bunları?" diye sordu.
"Gözüme sokuyorsun hayvan!"
Parmaklarını gözümden çekti.
"Ha pardon şey havalı havalı bu parmakları görüyor musun ben bu parmaklarla hazırladım şu masayı demeye çalışıyordum. Kör oldun mu?"
Sırtımdan inip önüme dikildi. Gözlerime baktı.
"Yok bir şey olmamamış."
"Ama yemek yiyemezsin."
"Uyuyor numarası yapıp arkadan arkadan telefonla Batın'ın fotoğraflarına baktığını anlamadım sanıyorsun ama yanılıyorsun."
"Gördüm!"
"Sen hain hain oradayken ben yoruldum. Kahvaltı hazırladım. "
"Yedirmem. "
"Hakkımı sana yedirmem."
"Git sevgilinle et kahvaltını."
"Pis hain."
"Hain diye mi söyleniyor hayin diye mi?"
"Neyse sen pis canisin."
"Cani diye mi söyleniyor cağni diye mi?"
Peş peşe bir sürü cümle kurarken acaba uyumadığımı nasıl anladı diye düşünüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çam Kozalağı "Hırçın"
Roman pour AdolescentsBu hayatta her şey insanın istediği gibi gitmeyebilir. Zorluklarıyla var çünkü hayat. Dünya da ki insanların kötülüğünden gerçek anlamlı hayatı yaşayamayabiliriz bazen. İşte bu kitap, her kötülüğe, her kırıklığa, her iyiliğe rağmen pes etmemeyi aş...