Son.Hayat bazen bizden habersiz güzel planlar kurabiliyor. Kurduğu planları uygulayana kadar ise canımızı birazcık yakıyor. Belki de tepetaklak yuvarlanıyoruz çıktığımız zirvelerden ya da biz doğru noktada durmuyoruz. Yukarıya baktığımızda yuvarlandığımız yer o kadarda yüksek gelmiyor gözümüze. Daha sağlam adımlar ile yeniden çıkmaktan korkmuyoruz.
Bu zirveler her insanın hayatında farklı anlamlar taşıyor mesela ben kapının önüne gelip çantamda anahtarımı bulamadığım zaman bulunduğum zirveye iki dakika sinirleniyorum. Sesi geliyor ama kendisi hariç her şeyi buluyorum. Ruj, rimel, su faturası, araba biletleri, mürekkebi akmış kalemler ve en güzeli basımdan yeni gelmiş bir kitap. İşte benim zirvelerimden bir tanesi.
Anahtarımı bulup kapıyı açarken posta kutusundaki hiç dokunulmamış mektupları alıyorum. Demek ki dışarıya bile çıkmadılar. İki koca gün boyunca evde ne yapmış olabilirler? Güzelim evim bir savaş alanına döndüyse eğer ne olacak? Kapıyı açtığım an derin bir nefes alıyorum, savaş alanı ile değil mis gibi kek kokusu ile karşılaşıyorum. Kapının yanındaki aynalı portmantoya anahtarımı ve çantamı bırakıp eve göz gezdiriyorum. Hiç ses yok çok ilginç. Dolapların üzerine bakıyorum tozlar yeni alınmış, sanki tüm deliller ortadan kaldırılmış gibi. Kendi kendime gülümsüyorum "Yaramazlar" dememe kalmıyor arkamdan sıcacık sarılıyor bana.
"Evine hoş geldin canım"
İşte bir zirve daha. Sıcacık ve şefkatli.
"Hoş buldum canım hatta güzel buldum" deyip ona dönüyorum.
"Bıraktığın gibi ve daha çok kek kokulu"
Sinsice gülümsüyorum. Sanırım portakallı, dudağının kenarında kalan kek kırıntılarından anlayabiliyorum ve birde dudağına bıraktığım minik öpücükten.
"Bıraktığımdan biraz daha şüpheli gibi sanki"
"Yaramazlık yaptığımızı mı düşünüyorsun yoksa?"
Biliyorum yaptıklarını ama bana öyle tatlı bakıyor ki karşılık vermemeyi seçiyorum.
"Nerede ?"
"Uyuyor yoruldu biraz."
"Uyusun bakalım" diyip kocaman gülümsüyorum.
Mutfağa doğru ilerlerken elinde benim zirvem ile yanıma geliyor."3. baskı ve yazarından imzalı demek"
"Evet ve bana hiç söylemedin bunu sürpriz oldu benim içinde"
"Sürpriz olması içindi zaten. Peki nasıl geçti? Bir dakika sen imzanı mı değiştirdin?"
Elimdeki kek tabağını ona uzatırken sol elimdeki alyansımı işaret ederek;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senin İçin
RomanceBende bıraktığın "Sen" için, sadece sevdiğin, Hayran olduğun kadın... "Ben" için. Umay ve Barın. Hikayelerine güzel başlamamışlardı zaten, güzelde bitmedi. Bu peri masalı değildi, bu bir umudun sönen ışığıydı. Aslında hiç yanmamıştı, sadece inandı...