40. Bölüm

1.5K 94 5
                                    

O anki korku ile ne yapacağımı bilemedim. ve yerde yatan İzara ya baktım. kanlar içerisinde olan vücudu ile haraket etmeye çalışıyordu. hemen yüksek olan sandalyeden indim. ve yanına oturdum. "İzara lütfen. sana ihtiyacım var" dedim ağlak bir ses tonu ile kafamı göğüsüne koydum İzara nın minik kalp atışlarını dinliyordum. İzara elini saçlarıma götürdü. "benim evime git. ve odamdaki dolabın çekmecesinde bir kitap var. içine sana benden daha yardımcı edecek biri daha var. adı İrem. onun bilgileri var. onu bul... sana güveniyorum bul onu... lütfen.." dedi sesi ne kadar az olsada ve anlaşılmasada ne demek istediğini sanırım anlamıştım. gözlerimi kapattım. ve içimden sakin olmaya çalıştım. Bardaki çığlık sesleri dinmiyordu. ve insanlar korku ile dışarı çıkıyordu. herkes dışarı çıkmak için çırpınıyordu. ama İzara ise sadece yerde kanlar içinde yatıyor ve tepki vermiyordu. gözlerimi açtım. ve eğilip İzara nın alnından öptüm. o bu şekilde ölmeyi haketmiyordu. İzara güçlü bir kızdı. ama bu şekilde ölmesi... çok saçmaydı.

Omzumda yabancı bir el hissedince irkildim ve arkamı döndüm. aşırı makyajlı ve nerdeyse üzerinde hiçbir şey olmayan kız "buradan çıkman gerek yoksa polislere hesap vermek zorunda kalırsın" dedi ve omzumdaki eli koluma kaydı. "ama onu burada bırakamam" dedim. kız küçümseyerek baktı. kulağıma yaklaşıp. "herkes bir gün ölecek güzelim. o sadece erken öldü" dedi ve salakça güldü. ve önden yürüyerek gitti. bende beş veya dört adım arkasından gittim.

Dışarıya sonunda ulaşımca. aşırı makyajlı kız bana döndü. "seni evine bırakabilirim istersen" dedi. aslında iyi fikirdi çünkü yanımda hiç para yoktu. kıza tamam anlamında başımı salladım. ve peşine takıldım. İzara nın evine gidecektim. ve dediği şeyi alacaktım.
Ölmüş olan İzara'nın evine
Bunu kendime yediremiyordum. onun ölmesi diğerlerinin ölmesi aksine daha tuhaftı. bana tam ne zamandır aradığım şeyin cevabını verecekken ölmesi... tuhaftı.

kızın arabasına binince. kendi evimi tarif ettim. ve sonra Kağan ın evini. çünkü bu kız Özel Numara nın bir planı olabilirdi. kağan ın evinin oralarda indim ve kıza teşekkür edip yürümeye başladım. arkamı döndüğümde kız çoktan gitmişti bile. o gün Kağan ın evinden yukarı çıkmıştım ve yine aynı yolu takip ettim. o gün koşuyordum. ama sanırım ayağımdaki topuklularla zor olacaktı. yolda dalgın dalgın yürürken birden telefonum çaldı ve Kağan arıyordu. sesimin tonuna dikkat ederek telefonu çok geçmeden açtım.

"Merve?"
"Efendim Kağan?"
"Gittiğin barda olaylar olduğunu duydum iyi misin nerdesin yanına geleceğim"
"Y-yok i-iyim"
"Sesin kötü geliyor emin misin?"
"Evet Kağan iyiyim. arkadaşımda işim bitti ben seni arayınca gelir misin beni alamaya?"
"Tamam"

Dedi ve telefonu her zamanki gibi suratıma kapattı. ben Kağan ın bundan haberi olacağını düşünmemiştim. yani olaylar olduğunu duyuyor ancak benim kısa giyindiğimi ruhumu bile duymuyor bu garipti. hemde fazlası ile. Kağan babam öldüğünden beri değişmişti.
Babanın abisi öldüğünden beri!.
Evet. 'Babamın abisi' her neyse işte. ama yinede bana karşı davranışları değişmişti. peki ya İzara nın ölmeden söylediği cümle? 'Kağan a güvenme' cümlesi. bu işler gerçekten birbirine karışıyordu. ve ben her zaman ki gibi ne yapacağımı bilmiyordum.

Yaklaşık bir saattir yürüyordum. ve sonunda İzara nın evine ulaşmıştım. evin önünde durup sadece eve baktım. ve derin bir nefes alıp. İzara nın evin anahtarını sakladığı yer penceresinin küçük deliğiydi. anahtarı oradan alıp kapıyı açtım. ve içeriye girip kapıyı kapattım. İzara nın dediği gibi odasına gittim. ve dolabının çekmecesini açtım. burada yirmi yada otuza yakın kitap vardı. bu biraz zor olacaktı. ama bulacaktım. yere oturup kitapların hepsinin içini teker teker açıp baktım. ama hala hiç bir şey bulamamıştım. evin karanlık olması beni rahatsız ediyordu ve sokaktan gelen kavga sesleri içimi ürpertiyordu. telefonun çalması ile olduğum yerde zıpladım. Kağan arıyordu. ancak onu işim bitince arayacaktım. ve telefonu sessize aldım. Kitaplara bakmaya devam ederken on sekizinci kitaptın içerisinde iki tane kağıt parçası düştü. kitap kapatıp yere düşen kağıt parçalarını aldım.
Birinin içerisinde telefon numarası vardı. ve diğerinde ise ev adresi. sanırım bunlar İzara nın bahsettiği İrem in telefonu ve adresiydi. kağıtları cebime koydum ve kitapları toplayıp tekrar çekmeceye koydum. arkamı döndüm ve gözlerimi kapattım İzara yı çok az tanıyordum. ve hemde saatlerdir tanıyordum. ama sanırım iyi bir insandı. onun sayesinde azda olsa bilgi sahibi olmuştum.
Tabi eğer ölmeseydi daha fazla bilgi edine bilirdin Merve
Evet. Keşke ölmeseydi... keşke onunda bana yardım ettiği gibi bende ona yardım edebilseydim. hep keşke demekle ömür bitecekti sanırım. yapamadığım , yapmadığım şeyler ile büyüdüm. yanağımın ıslanması. ile ağladığımı kanıtladım. ve iç çekerek oturma odasına gittim. oturdum ve gözlerimi kapatıp içimden ağlamak yerine bu sefer dışımdan ağladım. kendimi her zaman ağlamamak için sıkmakla yaşayamazdım. aslında yaşamıştım anacak şu aralar bu baya zor olacağından kendimi rahat bıraktım. İzara nında gözümün önünde ölmesi canımı yakmıştı. ona gerçekten ihtiyacım vardı. herkes gibi ve herşey gibi. oturma odasında öylece oturup ağlarken göz kapaklarımın ağırlaştığını hissettim ettim.

***

Uyandığımda hala akşam olduğunu zannetsemde. eve ışık girmediğini bildiğim için ayağa kalkıp camı açtım. evet. tahmin ettiğim gibi sabah olmuştu. ama ev fazla sessizdi. bu beni ürkütüyordu. oturduğum yere düşen telefonumu aldım. Kağan dan gelen on sekiz cevapsız arama ile şaşırdım. telefonu sessize aldığımdan duymamış olmalıydım. tekrar dışarıya çıkmak için yeltendiğimde üzerimdeki elbise ile bunun çok iyi bir fikir olduğunu düşünmedim. ve İzara nın odasına gidip üzerimdeki elbiseyi çıkardım ve İzara nın kıyafetlerinden giydim.
Ölmüş bir kişinin kıyafetleri.
Aslında ben yaşayan ölüydüm. bunun birşey fark edeceğini sanmıyordum. ve dışarıya çıktım. evin anahtarını yanıma aldım. İzara yı her özlediğimde onun evine gelebilirdim.

Sokakta sabahın en erken saatlerinde tek başına yürüyen bir kız ne kadar dikkat çekebilirdi ki?sanırım biraz fazla çünkü bütün gözlerin üzerimde olması ve benim salak saçma bir şekilde yere bakarak yürümem... herkesin tuhafına gitmişti.
Belkide bir yerim açıkta kalmıştır.
diye düşündüm. küçükte olda gülümsedim. ve Kağan ın evine doğru yürümeye devam ettim. aslında Kağan ı arayıp almasını isterdim fakat onu görmek istemiyordum. bu yüzden yürümeye devam ettim. taki Özel Numaradan.

Gönderen: Özel Numara
İzara nın kıyafetlerini giyerek garip göründüğün için bakıyorlar Merve. korkacak bir şey yok. ha birde havalar soğumaya başladı biraz kalın giyinmelisin.

Özel Numara (düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin