Rüzgar'dan...
"Ne, ne kampı?" dedim.
"Yaz kampı oğlum. Vakit öldürmek için." dedi annem ve melek haline büründü. "Hadi ama anne evde oturmak varken kamp-"
"İtiraz yok Rüzgar sen, Nisan ve Yaprak gidiyorsunuz. Bir de Eymen tabi ki." dedi annem. Of anne ya." dedim.
"Anneye of denmez." dedi annem.
Annem ve Aslı anne bizi yaz kampına kaydettirmişler. Üç gün iki gece kamp yapacakmışız. Ah hadi ama bu yaşta sırtıma çanta takıp, şarkılar söyleyerek kamp mı yapacağım? Ben Rüzgar Seçkin'im. İstediğim şeylerin olması gerekirken, hep annemin dediği oluyor. Ama o annem ona nasıl karşı gelebilirim ki?
Odama çıkıp hala yatakta uyuyan Yaprak'ı sarstım. "Hadi Yaprak. Uyku sana yaramıyor biliyorsun."
Yaprak kalktı ve gözlerini ovdu. Saçını kaşırken laf etmeyi de bırakmadı. "Ne demek yaramıyor?"
"Güzellik uykusu sende yan etki yapıyor diyorum."
"Ah seni odun. Niye bu saatte kaldırdın beni?"
"Annem bizi yaz kampına yazdırmış. Bugün gidip üç gün iki gece kamp yapacakmışız." Yaprak geri yattı ve pikeyi üstüne çekti. Mırıldandı. "Ne kampı ya istemiyorum."
"Hadi ama bende çok hevesli değilim. Eser'i kaldırıp gelene kadar hazır ol." Yaprak cevabını vermeden odadan çıktım. Kraliçe daha yataktan kalkmıyor. Uyuşuk kraliçe.
Eser'in odasına girdim ve gördüğüm manzarayla şok oldum. Eser yatağında Eymen koltukta uyuyor. Yuh anne ya bunu da mı yaptın? Ben artık sana söyleyecek laf bulamıyorum.
"Kalkın lan."
Bunu dememle Eymen ayağa fırladı. "Ben suçsuzum Rüzgar. Cidden Eylül teyze zorladı." dedi Eymen.
"Tamam oğlum sakin ol." dedim.
"Niye bu saatte kaldırdın bizi abi?" dedi Eser. Daha gözlerini açmamış soru soruyor. "Ah ikinci söyleyişim. Annem bizi yaz kampına yazdırmış. Bugünden itibaren üç gün iki gece kamp yapacakmışız. Yani hazırlanın. Eymen sen evine git hazırlan!" dedim.
"Tamam abi." dedi Eymen.
İkisi de kalkınca odama gittim ve süpriz! Yaprak hala yatıyor. Banyoya gidip duşun suyunu açtım. Yatağın yanından Yaprak'a seslendim. "Yaprak kalk."
Ses yok. Bu sen istedin uyuşuk kraliçe. Yaprak'ı kucağıma aldım ve kendim ıslanmayacak şekilde Yaprak'ın kafasını geri atıp suya tuttum. Yaprak kolumda çırpınarak bağırdı. "Hayvan Rüzgar. Lanet olsun! Bırak beni."
"Bunu sen istedin Yaprak hanım."
"Hayvan... hayvan...bhayvan."
"Hey hey erkeklik gururu diye bir şey var."
"Sende olmadığına eminim." Suyu kapatıp Yaprak'ı kucağımdan yavaşça indirdim. Havluyu alıp yüzünü kurulamaya başladığımda, şaşkın yüzüyle mırıldanıyordu. "Üç gün iki gece senden uzakta olacağım için çok mutluyum."
Bu dediği için kafasına hafifçe vurdum. "Uzak olabileceğine inanıyorsan ne güzel sevgili nişanlım."
"Hah ne nişanlı ama!"
"Kabul et benden iyisi Şam'da kayısı."
"Ya evet evet. Ne de olsa sen %500 yakışıklı elinden kimse kurtulmaz çapkın kral Rüzgar'sın."
"Geç dalganı..." Yaprak'ın kulağına eğilip en seksi fısıltımla konuştum. "Benden uzak duramayacağını biliyorum."
Yaprak'ı geride bırakıp odama girdim. Bu havalı çıkışları seviyorum. Hep filmlerdeki gibi yapmak istemiştim. Sanırım bu sefer oldu. Eşyalarımı hazırlarken aklımdaki soru bambaşkaydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
E.D.R.E.
MizahBana Ne Yaptın #2# Doruk ve Eylül'ün evliliğinin ardından Seçkin ailesi büyüyor. •Bana Ne Yaptın serisinin ikinci kitabıdır. •Bu seri iğneleyici bir mizaha sahiptir. Okurken gülmenin yanında eleştirdiğim kişilikleri, olayları, durumları da anlamını...