Rüzgar'dan...Ben böyle oyun görmedim arkadaş. Böyle takım olmamız hata. Aslında her şey çok normal başladı. Ta ki Eymen'in kılıbıklığı tutana kadar. Ah bu çocuk. Gerçekten sorunlu bence. Bir kadının kölesi olmayacaksın! Nokta.
Maç son derece normal fairplay ruhuna saygılı bir şekilde başladı. Öndeydik. Hatta o kadar öndeydik ki bir ara sahanın ortasına oturup basket atmalarını bekledim. Yine de atamadılar orası ayrı. Ne diyordum ben? Hah. Maç böyle başladı. Ta ki Eser yok denecek kadar az sertlikle yere düşene kadar.
Tamam azıcık suçlu olabilirim ama bu Eymen'in 530187 kez 'Aşkım iyi misin?' diye sormasını gerektirmiyor. Haksızsam söyleyin. Gerçekten çok yavaş düştü.
Peki sonra ne oldu? Tüm maç boyunca Eymen Eser'e kalkan oldu. Hatta bir ara Eymen'in benim takımda olduğunu unutup Eymen'i yere ittim ya. O derece yani.
Ayrıca bu aşk kuşları... iğrenç. 'Ay iyiyim aşkım.' 'Önce sen aşkım.' 'Beni ne kadar seviyorsun AŞKIM?' Yetti be. Bu Eymen'i bulduğum ilk yerde öldürmeyi düşünüyorum. Bana katılmak isteyen olursa seve seve kabul ederim. Atarlandım şu an.
Ben bunları niye mi anlatıyorum? Çünkü yenildik. Evet KIZLARA basketbolda YENİLDİK. Ben Rüzgar Seçkin, bundan utanç duyuyorum. Ah ah Yaprak'ın ağzına düştüysem bittim ben.
"Biz kazandık" diye çığlık attı Yaprak. Eser hemen onun yanına koştu ve sarıldılar. Oh sarılın. Hakkettiniz sanki ya.
"Abi kaybettik." dedi Eymen yanıma geldi ve elini omzuma koydu. "Ya kaybettik. Yürü git oğlum. Sen hangi takımdaydın anlamadım bir türlü." dedim Eymen'in omzumdaki elini çekerek.
"O nasıl laf abi tabi ki seni-" derken sözünü kestim. "He o yüzden kızlar için dört sayı attın." dedim alayla.
"Ya abi yanlışlıkla oldu o." dedi Eymen. "Bir ben yanlışlıkla basket atamadım. Şansa bak!" dedim imayla ve kızlara döndüm. "Bir maça daha var mısınız?"
"Hayır. Biz milkshake içeceğiz." dedi Eser ve Eymen'in koluna girdi. "Aman milkshake için siz!" dedim Eser'in sesini taklit ederek. "Koş git Eymen yalnız başına içemez şimdi o. Yalnız bırakma sevgilini."
"Abi ayıp oluyor ama." dedi Eymen. Bu dediğine karşı omuz silktim. Onlar kol kola girmiş giderken Yaprak'a döndüm. "Peki sen hatunum?"
"Varım. Ama tek bir şartla."
"Neymiş o?"
"Kazanan kaybedene bir isteğini yaptıracak."
"Anlaştık. Kızsın diye taviz vereceğimi sanma sakın!"
"Pekala Rüzgar Bey!"
Ve oyun başladı. Kazanan belli gerçi ama neyse....
♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔♚ ♔
Eymen'den...
Bu Rüzgar giderek garipleşiyor. Aşk yaramadı bu çocuğa. Aşk nereden mi geldi? Hadi ama onun Yaprak'a aşık olduğunu Rüzgar hariç herkes biliyor. Kendisi itiraf edemedi tabi hıncını bizden çıkarıyor. Ayrıca o dört sayı gerçekten yanlışlıkla oldu. "Eser?"
"Efendim aşkım?"
"Bu Rüzgar'ın Yaprak'a aşkını acilen itiraf etmesi gerek."
"Evet. Edemedikçe bize çatıyor. Bir dakika önce kendine itiraf etmesi gerek. Bu imkansız olay gibi bir şey." dedi sevgilim ve iç çekti. "İmkansız olay yoktur kadupulum."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
E.D.R.E.
فكاهةBana Ne Yaptın #2# Doruk ve Eylül'ün evliliğinin ardından Seçkin ailesi büyüyor. •Bana Ne Yaptın serisinin ikinci kitabıdır. •Bu seri iğneleyici bir mizaha sahiptir. Okurken gülmenin yanında eleştirdiğim kişilikleri, olayları, durumları da anlamını...