Mülti: Yıldız Tilbe- Vazgeçtim. Bu bölümü
uykucupanda19 ve iremberramemur327 ithaf ediyorum iyi okumalaar✌🏻✌🏻
Sokakları birbirine katmak mı denilirdi, yoksa çözüm ararken sorun yaratmak mı bilinmez. Hani Yıldız Tilbenin 'Vazgeçtim' demesinden üç saniye sonra 'Kahretsin yapamıyorum' demesi gibiydi bu iş. Aklın karmakarışıken düşünmeye çalışmanın sonucu. Yiğitten başlayalım cebinden telefonu çıkartıp en üstündeki şarkılardan birini açıp diğer cebinde mutlaka taşıdığı kullaklığı taktı.
Yıldız Tilbe- Vazgeçtim
"Seni sevmeği ağır ödüyorum, VAZGEÇTİM" Yiğit bunu dediği anda etrafını efkar kokusu sardı ve sokak sokak yürümeğe devam etti.
O sırada Ömerler gecenin bir saatinde Albayın konuşmasından sonra parkta yürümeye başladı, bunlarıda uyku tutmuyor arkadaş illa yazar yorulucak onlar için, bankın üzerine oturmuş bir yaşlı adam görünce adımlarını dahada hızlı atmaya başladı, yaşlı adamın hali hal değildi, Yüzbaşı bunu farkedip yanına gitti hızlıca; "Amcacım iyi misiniz?"
"Bana İsmail Abi de evlat.."
"Bir dakika...yok siz ona benzemiyorsunuz."
"Sevdiğine yeni kavuştun değil mi?" dedi İsmail abi, yanını gösterdi Ömer'e otur dercesine. Ömerde oturdu.
"Yeni kavuştuğumu nerden anladınız?"
"Anlarım ben! Hem hayatta aklına ne gelicekse gelsin, hepsini ben yaşadım, dibine kadar! Aşk acısı mı? Dost kazığı mı? Yalana mağruz kalmak mı? Onlar hiç bir şey! Ben kendimi 15 katlık bir binanın tepesinde salanırken buldum, ellerimi daha fazla acı hissetmemek için ateşe yasladığımı bilirim"
"Çok çekmişsiniz abicim."
"Çekmem mi evlat çekmemi. Ama bak yaşıyıp gidiyoruz işte. İyi kötü. Gidiyoruz bir yerlerde. Eeeee sen anlat o gemi nasıl? hani senin denizde yüzen yeni gemi varya."
"Aşktan bahsediyorsanız İsmail abicim, titanik yanınımızda halt yemiş (!) ben deliler gibi aşık oldum, onu çok seviyorum, öyle çok ki gözüme uyku bile girmiyor, her defasında ağzından 'hoşçakal' kelimesinin çıkmasından öyle korkuyorum ki İsmail Abi, öyle korkuyorum ki, anlatmak mümkün değil. Sanki herkes tek tek gidecekmiş gibi hissediyorum bazen. Hoşçakal diyen kolay kolay dönmüyor"
"Sen ne iş yapıyordun evladım?" (İsmail abi kızına alcak galiba Ömeri🙄, Lan ben Ömeri kızıma niye alıyım😂😂)
"Askerim ben abicim burda. Ben bir Yüzbaşıyım, Yüzbaşı Ömer İplikçi."
"Güzelmiş, ismin bana bir efsaneyi hatırladı...neydi neydii ya..."
"Kiralık Aşk mı İsmail Abi?"
"Haaa evet! Kiralık Aşk, neyse bak sana bir tavsiye asker, sen zaten zorlukları geçtin imkansızla savaşıyorsun değil mi?"
"Evet abicim haklısınız."
"Kural 1. Vazgeçme.
Kural 2. Yine Vazgeçme.
Kural 3..... kural 1 ile kural 2 yi daima uygula işte bu kadar... o geminin kontrolünü elde etmek istiyorsan düşe kalka alıcaksın, baktın alamadın söke söke alıcaksın, askersin bunu sana anlatmam ne kadar doğru bilmiyorum ama savaşmadan olmuyor evlat."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Nöbet 1- TAMAMLANDI
FanfictionBir ölür, bin diriliriz, yinede bu vatanı korumaktan vazgeçmeyiz! diye başlamıştı herşey, ta ki Özel Takım'ı o görev darmadağın edene kadar. Evet, burdaki askerler Özel Takım'da görevlerini sürdürüyorlardı, canını Vatan'a verebilecek 8 genç asker ve...
