Aksiyon maksiyon takılıyoz işte

941 64 437
                                    

Ecem Saral: Hazal Subaşı (ne zorluklarla seçtik biz onuuu Wicked Games grubu bilir tam 3 saat 27 dakika) Burdan onlara sonsuz teşekkürler.

İstanbul.

Ömerin İstanbula ilk gelişiydi. Defneyle beraber gelmişti hayatında ilk defa İstanbula.

"İlk defa geliyorum ben buraya"

"Merak etme ben yanındayım, kaybolmazsın"

"Kaybolmam, gönül haritam"

Beraber çıkışa doğru yürümeye başladılar ta ki
Ömer'in telefonuna bildirim gelene kadar. Mesaj gelmişti.

"Birilerin canı sıkılıyor, böyle burnuna gelen ağı kokular olursa şaşma, dikkat et İstanbulda kaybolma, zira dolaşanlar tepene binicek kesinlikle. Beni falcı sanma. Anladın sen. Beni ara, sesini özletme"

"Ömer bir şey mi oldu?"

"Y..Yok bir şey Defne, benim birisini aramam lazım hemen geliyorum"

Ömer biraz uzağa gidip Hulusi Albayı aradı.

"Umarım fazla özletmemişimdir kendimi." dedi Ömer.

"Yok yok sensiz olmuyor buralar, hayat kısa dikkat et, sevdiklerin bomba gibi patlamasın etrafında. Bazıları oyun peşinde yazıktır git oyna onlarla canları sıkılmasın"

"Anladım, kendim hallederdim ama ne olur ne olmaz belli değil, oyun için takım arkadaşı lazım olabilir hani adilikten yana sıkıntı olmasın"

"Ayaz, Sinan ve Furkanı yolluyorum çok dikkatli olun"

"Anlaşıldı" diyip telefonu kapattı Ömer, ve Defnenin yanına döndü.

"Benim buraya yakın evim var oraya gidelim istersen?"

"Yok olmaz, gelemem ben. Defnem. Otele felan gidelim, hatta sen git ben sonra gelicem"

Defne Ömerin gözlerinin içine baktı; "sen bir şey mi saklıyorsun benden...belli belli, saklıyorsun, öyle olsun sakla bakalım, nereye kadar saklayacaksın ki"

"Sevgilim benim işim çıktı, bazılarının canı sıkılıyor akşama geri döneceğim, sen bana konum at, sen o tatlı gözlerini kapatıp uykuya dalmadan geri dönmeye çalışıcam"

"Tamam aşkım kendine dikkat et"

Yüzbaşı saatler boyunca diğerlerinin gelmesini bekleyip onları kiraladığı bir arabayla aldı, yola çıkmıştılar, Ömer tam nereye doğru sürdüğünü bilmezken açıklamalar sıralanmaya başlamıştı;

"Söyleyin bakalım bu sefer ki baş belamız kim?"

"Seyfi bir şekilde hapisten kaçmış, kaçınca arkasında 2 şehit polis bırakmış belli ki sinsilikle çıktı. Şuan ki baş belamız ise Ecem Saral (eccem15), dünyaca ünlü araştırmacı kimyager" diye anlatmaya başladı Pamir.

"İspanyada okumuş, türkçe dahillinde ispanyolca, fransızca biliyor, annesi geçen yıl trafik kazasında ölmüş, babalasıyla arası açık. İstanbul, Küçükçekmece ye yerleşmiş" diyerek devam etti Furkan.

"Maşallah kardeşlerime sorsan kızın kan grubunu bile bilirler"

"Onu daha bulamadık, yakında buluruz" diyip gülümsedi Pamir.

Kızıl Nöbet 1- TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin