TEĞMEN

Bölüm 15

Sezon finalini son 20 dakikasi haric beğenmedim. Zamanında Andreas a canı pahasına yardım eden Hilal'e abim Yunan olamaz yazan balık hafızalı senaristler... size ne desem az kalır.
Yıldız patlatılacak diye hep Hilal'i  geri plana cektiler. Kuvvacı rolünü bile abisine devrettiler. Ali Kemal Leon'u vurduğunda bu ortaya çıkarsa Ali Kemal idam edilir diye düşünmeyen hastaneye uğramayan Yıldız, Ali Kemal'in vurduğunu sandığı Leon'un başından ayrılmadı. Nişanlanacak diye ailesini hiçe sayıp konağa Leon'un kollarına koştu. Aynı kız bir anda sen benim Ali Kemalimsin Türk Yunan olduğun önemli değil diyen Yıldız'a evrildi pes doğrusu. Yıldızı nasıl patlatmak istiyorsanız yilkeyi nasıl yapmak istiyorsanız yapın ama Hilal ve Leon dan. Hileondan uzak durun. Ben mi abartıyorum? Kan beynime sıçradı. Sizin bu konudaki düşünceleriniz neler?

Bir Hafta Sonra

Leon bir haftadır ortada yoktu ve onu çok özlemiştim. Onun o ukala kendini beğenmiş halleri bile burnumda tütüyordu. Keşke burda olsa da yine beni sinir etseydi. Gündüzleri bir şekilde idare ediyordum ama bu hasret denen şey geceleri unutmuyordu. Yine böyle bir gecede kendimi Leon'un odasında bulmuştum. Kokusunu duysam yeterdi. Geçen bir hafta içinde hislerimi kabullenmiştim. O Yunan da olsa Bulgar da olsa İtalyan da olsa Leon'du benim kalbimi çarptıran etrafa daha güzel gözlerle bakmamı sağlayan adamdı.

Yastığını kucağıma alıp yatağın içine kıvrıldım. Özlediğim ve gün geçtikçe silinen kokusunu daha iyi hissedebilmek için kocaman bir nefes aldım. İçim geçmiş olacaktı kolumun sarsılması ile gözlerimi korku ile araladım. Yakalanmıştım. Bana bakan şaşkın gözlere mahçubiyetle karşılık vermekten başka çarem yoktu.

****

Konaktaki koşuşturmacadan bunalmıştım bu akşam düzenlenecek balo için her yerden askerler çıkıyordu. Kirya salonda yüzünü aydınlatan kocaman gülümseme ile belirdi koşarak kapıya gidip kapının ardındaki kişiye sarıldı. Leon nihayet görevinden dönmüştü. Onu sağ salim tekrar karşımda görünce heyecanlanmıştım.

"Oğlum nasıl da özledim seni nasılsın iyi misin?"

"Iyiyim miteramou. Bende seni ozledim."

Bir süre daha konuştuktan Kirya hizmetlilerden birinin çağırması ile oradan ayrıldı. Leon'un gözleri hasret ile parlayan mavi gözlerime kenetlenmişti. Küçük hanım diyerek elimi öpmesine izin verdim. Günler sonra sesini tekrar duymak bile beni mutlu ediyordu. O da mutlu olmalıydı kocaman gülümsemesi ile  yüzüme bakıyordu.

"Hoş geldiniz Teğmen."

"Rica edeceğim Leon de."

"Ama bu münasip olmaz."

"Şu an üniformalarım olmadığına göre pekala münasiptir." Tatlı bir gülümseme eşliğinde konuşuyordu.

"O zaman seninde bana Hilal demen icap eder."

"Memnuniyetle Hilalimou."

Ablamın çeksitirmeleri ile kendimi Eleninin dükkanında bulmuştum. Beni nasıl Leon'un odasında bastığını ballandıra ballandıra anlatıyor beni utandırmak için büyük bir çaba sarf ediyordu. Evet ablama yakalanmıştım. O zaman iyiki anneme yakalanmadım demiştim ama keşke anneme yakalansaydım. Bilmem kaçıncı kez göz devirdim. Yine anlatmaya başlıyordu.

"Abla yetti ama artık bak kalkıp gideceğim şimdi."

"Sus bakayım sen. Istersen anlatayım anneme Leon'un yatak örtüsünü incelediğini mi söylersin artık başka bir şey mi bilemem."

"Ya Hilal zanım lütfen utanma bunlar doğal seyler. Ee Yıldız anlat hadi."

"Gece geç vakit canım sıkıldı bir türlü uyku uyuyamadım. Belki Hilal de uyuyamamıştır laflarız diye odasına çıktım bizim küçük hanım odasında değil de Teğmen'in odasında uyuyor. Bir kalkışı vardı yataktan görmen lazımdı Eleni yere yapışacaktı az daha."