"Hilal ne oluyor? "
Leon telaşla yatağından fırlayıp balkondan öğürme sesleri gelen Hilal'in yanına koştu. Terliklerini ters giymis olmasına aldırmadı.
"Yok bir şey gelme -ööğ"
Kapıyı zorlayarak açan Leon, Hilal'i kapının hemen önünde yarı baygın halde bulunca daha da panikledi. Kızı koltuk altından destekleyerek ayağa kaldırmaya çalıştı. Sapsarı olmuş suratı Leonu yeterince paniğe sevk etmiyormuş gibi gözlerini açamıyordu. Yanağına ufak fiskeler ile vurmaya başladı. Az sonra kollarına yığılan Hilal 'i kucakladığı gibi yataklarına taşıdı. Saate gözü takıldığında saat sabaha karşı altıyı gösteriyordu. Koşarak odadan çıkıp koridorda annesine bağırmaya başladı.
"Mitera!"
Seslere ilk uyanan Vasili birine bir şeyler olduğunu anlamıştı.
"Vasili ne oluyor Leon mu bağıran?"
"Evet."
Önde Vasili arkada sabahlığını giyen Veronika koridora çıkmışlardı.
"Mitera Hilal'e bir şey oldu!"
Veronika koşarak üst kata çıktı. Aleksi tek gözünü ovuşturarak yanlarına gelmişti. "Ne oldu Leon ne bu halin?"
"Hilal rahatsızlandı. Ben ben gidip hekim çağıracağım baba."
"Sakin ol Leon. Yannis efendiye söyleyelim o çağırsın karının yanından ayrılma."
Aleksi alt kata yardımcılarına haber vermeye indiğinde Leon uzun bacaklarıyla odalarına varmıştı çoktan. Vasili bir kapıya bir merdivenlere yöneldi. Içi el vermemişti. Odaya çıktığında kapıdan içeri şöyle bir başını uzattı. Oğlunu Hilal'den daha kötü bulmayı beklemiyordu. Baş ucuna oturmuş sürekli elini öpüyor saçlarını okşuyordu. Derin bir nefes alarak küçük adımlar ile ilerledi.
"Hasta mıydı?"
"Hayır bir şeyi yoktu."
"Üşütmüştür o zaman Leon büyütme."
"Anlamıyorsun baba Hilal hiç hasta olmazki. Biz köpeği yıkadık odaya çıktığımda uyumuştu bende yattım kalktım balkonda yığılıp kalmış."
"Ne köpeği! Belki de ondan mikrop kaptı niye alırsınız eve. Hadi aldınız odaya niye soktunuz!
"Vasili bağırma."
Titreme nöbeti geçirmeye başlayan Hilal soğuk kanlı durmaya çalışan Veronikayı bile telaşlandırmıştı boynu alnı terden sırılsıklam olan kızın üzerindeki yorganı çekti.
"Mitera napıyorsun üşüyor." Yorganın bir ucundan tutup çeken Leon'un elini tuttu Vasili.
"Ateşli insanın üstü örtülmez."
"Vasili sen çık dışarı biz Leon ile Hilal'in üzerini çıkaralım."
Vasili kapıdan çıkmadan önce son bir kez dönüp oğluna baktı. Titreyen ellerindeki teri pijamasına silen neredeyse ağlayacak olan oğluna. Içindeki binbir soru ile kapının pervazına yasladı başını. Bir yere gitmedi iceriye de bir daha girmedi bir şey olursa diye oradan da ayrılmadı.
Leon annesine bırakmadı. Tek tek çıkardı karısının üzerindeki yarı ıslak kıyafetleri. Su gibi olan çamaşırlarını ayak uçları attı. Veronika onları alıp kaldırdı. Ince kalın askılı bir gecelik getirdi dolaptan Leon tek eliyle sırtını desteklediği karısının üzerine geceliği bir türlü geçiremiyordu. Hilal'in kaldırdığı kolu bıraktığı gibi yatağa düşünce çocuk gibi ağlamaya başladı. Onu hiç böyle güçsüz görmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEĞMEN
Hayran KurguDizi ile Paralel çokça da bağımsızdır... Hilal ve Leonidas'ın birbirini bulma hikayesi.