Keyifli okumalar...
Bölüm şarkısı: Taylor Swift - Are you ready for it?
Bölüm 6: "Sarışın"
Özgürce yaşamak herkesin ulaştığı bir lüks değildi. Aslında özgürce yaşamak haktı ama günümüz zihniyetinde özgürlük artık lükstü. Şimdi ben bu lüksü ellerimle itip işkence görmeye, baskı altında yaşamaya gidiyordum. Kolay değildi ama bu yolu ben seçmiştim. Ne kadar doğru yapıp yapmadığımı bilmiyordum. Sadece aklım ve duygularım bunu gösteriyordu.
Mantıklı olanı yapıyordum.
Aynadaki aksime göz attım. Siyah kazak, siyah pantolon, kırmızı kaşe kaban giymiştim. Esaret altına süslenerek gidecek halim yoktu. Salık bıraktığım saçımı kulağımın arkasına itip telefonumu aldım ve evden çıktım. Kapıyı iki defa kilitleyip yukarı çıkan merdivenleri tırmanmaya başladım. İskender ile olan kavgalarından sonra Mert ile hiç görüşememiştik. Bu da son olacaktı.
Sertçe yutkundum. Korkuyor muydum? Evet. Hem de çok. Başaramayacağım korkusu değildi. Sadece annemin hissettiklerini hissedecek olmanın korkusuydu. Annem gibi kocam değildi ama babam gibiydi işte. Derin bir nefes alıp annemden daha güçlü olduğumu kendime hatırlattım. Omuzlarımı dikleştirip kapıyı çaldım. Saat akşamın sekiziydi. Evde olur diye düşünüyordum.
Kapı yavaşça açıldı. Yorgun olduğu belliydi. Islak saçları banyo ettiğini söylüyordu. Gülümsedim ya da gülümsemeye çalıştım. "Gelsene," dedi. Başımı iki yana salladım.
"Hiç girmeyeyim. Yemeğe sözüm var. Arkadaşım beni bekliyordur." Ona İskender'e gittiğimi söylersem beni bağlar yine yollamazdı. Elimde sıkı sıkı tuttuğum anahtarı ona uzattım. Kaşlarını çatarak demir parçalarına tuhaf bakışlar attı. "Ben gelene kadar sende kalsın." Belki de gelmem ama sen bunu bilme.
"Neden bana veriyorsun?"
"Kültür fakiri misin?" dedim. "Hani komşuya anahtar bırakılır falan." Anahtarı aldı.
"Huysuz." Güldüm ve ona sarıldım. Kimim vardı ki dünyada? Annem yoktu. Babam... yoktu. Kardeşim yoktu. Ben vardım bir tek. Bir de Mert. Ona da veda etmek kolay değildi. "Geçen günkü olayı unuttuğumu sanma. Hesabını soracağım." Güldüm. Beni bulursan sorarsın, diyesim geldi ama geri çekildim.
"Ya senin nişanlı atarı falan çekmen gerekmiyor mu?" dedim geri geri yürürken. Güldü.
"Yok, bu naz yapmayan sürümü."
"İyi bakalım. Görüşürüz." Umarım.
"Görüşürüz." Gülen yüzüne son kez bakıp merdivenleri inmeye başladım. Kendi kapıma bakmadan binadan ayrıldım. Tuhaf bir gece olacaktı. Ne yapacağımı bilmiyordum. Doğaçlama takılacaktım muhtemelen. Emin olduğum tek nokta vardı; uslu durmayacaktım. Doğama aykırıydı.
Evin önüne geldiğimde el frenini çekip saçlarımı geri itip telefonumu çıkarttım. Müdüre atacağım mesaj ile operasyon tam anlamıyla başlayacaktı. Mesaj bölümüne girip tuşlara basmaya başladım. Birazdan eve giriyorum. Muhtemelen geri çıkamayacağım. Tolga'dan haber aldığınız an operasyon başlamış olacaktır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATİLİN SON PERDESİ -Tamamlandı-
ActionDelilik bulaşıcıdır, dengenizi bozabilir. Bir adam vardı. Önce ruhumda, sonra tenimde Bir yangın başlattı. Bir adam vardı. Namlusu alnımda, Dudakları dudaklarımda. Bir adam vardı. Ellerini kana buladı. Aynı ellerle saçlarımı okşadı O adam var ya, ...