Bölüm 1: CESUR

35.2K 1.7K 1.1K
                                    

Ben geldim!
Kitabın ilk bölümüne hoş geldiniz.

YENİDEN SÖYLEMEK İSTERİM Kİ OKUMAYA BAŞLAMAK ÜZERE OLDUĞUNUZ KİTAPTA KARAKTERLER KARŞILIKLI OLARAK BİRBİRİLERİNE PSİKOLOJİK ŞİDDET UYGULAMAKTADIRLAR. KARAKTERLERİN HASARLI PSİKOLOJİ NEDENİYLE UYGUNSUZ HAREKETLERİ, BİRBİRİLERİNİN KİŞİSEL ALANLARINI GÖRMEZDEN GELMELERİ GİBİ DURUMLAR SÖZ KONUSUDUR. (taciz - tecavüz bir şey değil, yanlış anlaşılmasın.)

ZAMAN İÇERİSİNDE OLUMLU GELİŞİM GÖSTERMİYORLAR, KARAKTER GELİŞİMLERİ TAM DA DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ GİBİ SONLANMIYOR. İKİ DELİNİN BİRLİKTE İYİLEŞTİĞİ BİR KİTAP DEĞİL BU, AKSİNE BİRBİRİNİ DAHA DELİRTTİKLERİ, SAPLANTILI BİR İLİŞKİLERİ OLAN KİTAP. BUNA GÖRE BAŞLAMANIZI RİCA EDİYORUM.

KURGUYU YAZDIĞIMDA ON ALTI YAŞINDAYDIM, ÜZERİNDEN ALTI YIL GEÇTİ, BU YÜZDEN O ZAMANKİ BAKIŞ AÇIMLA ŞİMDİKİ AYNI DEĞİL. ÖTE YANDAN YAZMAK İSTEDİKLERİMİ YANSITABİLECEK YAZIM KABİLEYİTİNE DE SAHİP DEĞİLDİM İLK YAZMAYA BAŞLADIĞIMDA. OKURLARIM İSTEDİĞİ İÇİN GERİ YÜKLÜYORUM.

BU UYARILARA RAĞMEN BAŞLAYIP SONRASINDA AŞIRI KÜFÜR, BANA YA DA KARAKTERLERE HAKARET İÇEREN YORUMLARI GÖRDÜĞÜMDE BU YORUMU ATAN HESABI ENGELLEYECEĞİM.

Mantık hataları var, biliyorum. Zamanı geldiğinde, zaman bulduğumda düzenleyeceğim. Sizi seviyorum.

Keyifli okumalar!
Bol bol yorum atın!

Bölüm 1: "Cesur"

Hayatın keskin çizgisinin en koyu tonu kendine güvenmekti. Aksi halde kaderin sert rüzgarlarında sağdan sola savrulmaktan başka bir işe yaramazdınız. Atılan adımlar tereddüt taşırsa kendini bir halt sananların adımları altında kalırdınız. Gerçek buydu. Kendinden taviz verirsen ölürsün.

Çünkü kader cesurlara güler.

Ben hep bu felsefeye dayanarak hayatımı kurdum. Asilik olarak yargılansa da ben buydum. Boyun eğmek benim tabiatıma aykırıydı. Zarar görmemek için eğilmektense canımın yanmasına razı gelirdim. İşte bu yüzden bedenimde onlarca iz vardı. Kayış izleri, yanıklar, bıçak yarası... hepsi babamın hatırası. Pişman değildim, olmayacaktım da.

Sırtımı duvara verdim. Hiçbir zaman yaralanmaktan, ölmekten korkan biri olmamıştım. Şimdi de korkmuyordum. Tek kurşun... Ya o, ya ben. Ecel hangimiz için o kurşuna gizlendiyse o ölecekti. Emniyetini açtığım silahı ona doğrulttum. Hamile bir kadının başında dayadığı silahla erkeklik taslayan hayvanın tekiydi. Önünden gelen ekip arkadaşım onun dikkatini benim için dağıtıyordu. Bu şekilde ben de ekip arkadaşımın arkasındaki duvardan onu hedef alabiliyordum.

Hiç teklemeden silahı ateşledim. Silahı tutan eli aniden boşalırken kadının eğilip karnını koruması işime yaramıştı. Adama tekrar ateş ettiğimde tamamen etkisiz hale geldiğini anlamıştım. Temkinli adımlarla kadını alıp götürdü gelen ekip. Ben de avıma yürüdüm. Gözlerinin perdesi yarısına kadar düşmüştü. Eğilip bütün hırsımı alırcasına yüzüne sert bir yumruk geçirdim. Babama olan hırsımı böyle almak bencillikti belki ama hepsi aynı maldı. Kadınları basitleştirip kendileri yücelten pislikler!

"Nefes!" diye bağıdı arkamdan Mert. Ekibin şefi bendim, o da benim sağ kolum. İyi bir komiserdi. "Kes şunu!" Dirseğimden tutarak beni ayağa çekti. Adamın yanına gelen sedyeye ve ATT'lere bakarak öfkeyle bağırdım.

KATİLİN SON PERDESİ -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin