2 × Werewolf

11.3K 802 665
                                    

Selena Gomez & Marshmello - Wolves

Jisoo

"Of, hergün geç kalıyorsun Jisoo! Seni beklemek zorunda mıyız cidden?"

"Ne yapayım be?" dedim sinirle. "Sihirli değneklerim birbirine karıştı, şifrelerini de unuttum zaten."

Başkaları kullanmasın diye sihirli değneklerimizi her zaman şifrelerdik fakat ben sürekli şifreyi unuttuğumdan okuldan yeni sihirli değnek isteyip duruyordum.

"Selam, Lisa."

Rose, yanımıza yeni gelen Lisa'ya selam verdiğinde ben de Lisa'ya dönmüştüm. Bunu da bir yere not ediverin, Lisa ile uğraşmaya bayılırım. "Hoşgeldin Lisa." Sonra elimi saçlarına yaklaştırmış ve dikkatle bakıp, dudaklarımı büzmüştüm. "O saçındaki de ne? Yoksa bir yosun mu?"

"Jisoo, var ya sana şurdan bir çarparım o saçma sapan şapkanla kafan yer değiştirir."

"Hey dostum," diyerek kolunu Lisa'nın omzuna atmıştı Jennie. "Neden bu kadar asabisin? Yoksa yine köpekbalıklarıyla mı kavga ettin?"

Lisa bir denizkızı olsa da, karaya çıktığında kuyruğu bacaklara dönüşüyordu. Bu çok şirin, değil mi? Bence değil ben sudan hoşlanmıyorum.

"Sana bir sevgili yapalım," dedi Rose en sonunda Lisa'ya. "Seni mutlu eder."

"İyi fikir," diyerek Rose'u onayladığımda Jennie de bize katılmıştı. "Vampirlere ne dersin?"

"Çok beyazlar. Tenleri soluk. Ayrıca soğuklar. Bir de beni ısırmaya kalkarsa? Boğarım onu acımam."

Kafamla onaylayıp diğer seçeneğe geçmiştim. "Kurt adamlar?"

"Onları sevmiyorum, sürekli balıkları avlıyolar."

"Yahu, aç mı kalsınlar? Ayrıca sen de yiyorsun balık."

"Ama onlar küçük balıklar." dedi ve omuz silkti Lisa.

Göz devirmeme engel olamamıştım. "Sanki onlar köpekbalığı yiyorlar, isteselerde yiyemezler zaten. Doğalarına aykırı. İkisi de köpek."

Saçma esprime ben kahkahalar atmaya başlarken en yakın dostlarım dediğim hain üçlü bana yandan bir bakış atmış ve hızlı adımlarla yanımdan uzaklaşmışlardı. Sizi mi umursayacağım sanki, diye düşünüp sınıfıma ilerlediğimde kendimi iyi hissediyordum. Doğrusu, Jennie, Lisa ve Rose ile çok uzun zamandır yakın arkadaştık. Birbirimizin kötü huylarını örtüyor, birlikte gülüyor, eğleniyor ve bazen de ağlıyorduk. Farklı yerlere ait olsak bile birbirimizi seviyorduk ve bence bu en önemlisiydi.

Derin bir nefes alarak sınıfa girdim ve bana ait olan sıraya ilerledim. Bayan Lee'nin dersi vardı, bu beni üzse de moralimi bozmamayı tercih ettim. Kadın tam bir manyak, hatta sırf geçen sefer yaptığım iksirin rengi onun istediğinden bir ton açık diye sınıfın ortasında beni azarlamıştı.

Bayan Lee ve yanında tanımadığım başka bir kadın içeriye girdiklerinde, mecburen ayağa kalkmış ve selam vermiştim. Yerlerimize oturduğumuzdaysa Bayan Lee vakit kaybetmeden konuşmaya başlamıştı.

"Biliyorsunuz ki, bu okulda sizden başka bir çok farklı soydan gelen arkadaşlarınız eğitim alıyor. Bizler, birlikte yaşasak da birbirimizi pek iyi tanımadığımıza karar verdik bu yüzden diğerleri hakkında da size bilgi vereceğiz." Yüzündeki saçma gülümsemeyi bozmadan yanındaki kadına dönmüştü. "Bayan Choi, bugün size kurt adamlarla ilgili bilgi verecek."

"Evet," diyerek Bayan Lee'nin olduğu yere geçmiş ve konuşmaya başlamıştı. Umarım beynim patlamaz diye umut ediyordum fakat anlaşılan bu pek de mümkün değildi. "Size kurtları tanıtacağım. Kurtlar üçe ayrılır. Alfalar, sürünün liderleridir. Bir insanı dönüştürebilir, öldürebilirler. Diğer kurt türlerinden çok daha güçlüdürler. Betalar, bir sürü üyesidir. Alfalarına çok saygı duyarlar ve onların gözüne girmenin önemli olduğuna inanırlar. Yalnız olmayı sevmezler, hep sürüyle beraberdirler. Omegalar, yalnız kurtlardır. Ve en güçsüz kurtlar onlardır."

Şaşkınlıkla ağzım açık bir şekilde dinlemeye devam ederken Bayan Choi, bir saniye bile ara vermeksizin devam ediyordu. Bunların hepsini bir masal dinliyor gibi dinlemem normal miydi?

"Ve son olarak mühürlenme olayından bahsedeceğim. Mühürlenme, kurtlar arasındaki eş seçme olayıdır. Kurtlar aşık oldukları diğer kurtları, enselerinden ısırarak kendilerine mühürlerler. Mühürlenen iki kurt birbirlerinin tüm duygularını hissedebilirler. Beraber üzülür, beraber mutlu olur ve beraber sinirlenirler. Tabi bunun da şartları vardır. Bir alfa, bir betayı ya da omegayı mühürleyebilir. Ve betalar da birbirlerini mühürlerler. Aksi takdirde, bu durum geçerli olmaz."

Zil sesi okulda yankılandığında şaşkınlıkla büyüyen gözlerimi zorlukla kırpıştırmış ve yanımda oturan Yeri'ye yönelmiştim. "Vay be, o neydi öyle? Teen Wolf izliyorum zannettim."

"İnsanlar komik değil mi?" diyerek çantasından birkaç malzeme çıkarmıştı Yeri. "Aslında var olan bir şeyi yok zannedip, diziye çeviriyorlar."

Onu başımla onaylayıp, çıkardığı malzemelere bakmıştım. "Bunlar nedir?"

"Şimdiki derste iksir yapacağız ya.." dedi Yeri omuz silkerken. "Ormandaki özel güllerden topladın değil mi?"

"Eyvahlar olsun!"

Yeri arkamdan bir şeyler dese de umursamamış ve koşarak, hatta koşmak neymiş uçarak, ormana doğru ilerlemiştim. Muhtemelen, biri bu saatte ormana girdiğimi görse ceza alırdım ama kimse görmezdi ki zaten.

Ormandaki patika yolda hızlı adımlarla yürüyüp, gülleri toplamam gereken yere gelmiştim. Hafifçe eğilerek tam güllere uzanıyordum ki, duyduğum çatırtı yerimden sıçramamı ve direk etrafı gözlerimle taramamı sağlamıştı.

Eminim ki, gözlerim Bayan Choi'nin dersinde olduğundan daha fazla büyümüştü çünkü karşımda, alfaların içinde bile çok fazla üne sahip olan Kim SeokJin duruyordu. Üstelik, üstünde pantalonu dışında hiçbir şey yoktu.

××××

Yavaşça feelslere başlıyoruz ldkfkd. Ama ilk bölümler olduğundan bilgi vermem şart umarım sıkıcı olmuyordur 🍁

Bu hikaye için her türlü önerinize açığım, yani bundan sonra şöyle olabilir, ya da şu karakter şu şekilde davranabilir tarzı yorumlarınızı lütfen çekinmeden söyleyin, dikkate alacağım 💜

Sizi seviyorum 🎈

Sizi seviyorum 🎈

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
house of cards ❅ bts•bp ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin