ARAYIŞ 🌍

-2.0-

20.Bölüm.

"Hayat bir yanıtlmaca zorlu bir koşuşturmaca."

Bölüm şarkısı:"Geçmiş değişmez"

🌏

Genç kız arkadaşının zorlaması ile gelmek zorunda kaldığı kafe-bar da duruyordu. Arkadaşı ona eğlenmesini söylesede dinlemiyor elinde tuttuğu telefonu dahada yukarı kaldırıp gülümseyin diyordu. Genç kız bunu yapabileceğini düşünüp gülümsedi ve arkadaşı fotoğrafı çekip hesaplarında paylaşmaya başladı.

Yanında oturan sevgilisi kolunu genç kızın boynuna sarmak için uzandı ama genç kız geri çekildi.

"Bleib weg! " uzak dur dedi Genç kız. Çocuk kaşlarını çatıp içkisini kafasına dikti. Sessiz kalmak istesede yapamadı genç adam.

"Warum? "Neden? Neden diyerek karşılık verdi genç kıza. Kız ayağa kalktı. Ve onu başka bir kız ile gördüğünü söyledi.

Fotoğraf çeken arkadaşı onların sesini duyup yüzlerini onlara çevirdi. Mia'yı sakinleştirmeye çalışırken genç adamın gidişi ile ikiside öylece barda kalakaldılar.

Mia kurtulmanın yüzüne yerleştirdiği gülümseme ile içkisini kafasına dikti.

Ella arkadaşına şaşkınca bakarken sarı saçlarını arkasına itip yaslandı.

"Bunu neden yaptın? Ondan hoşlandığını sanıyordum?"

"Ama o beni başka biri ile aldattı ayrıca benide sevmiyordu sevdiği ile birlikte oldu" dedi genç kız.

Ella duydukları ile şok olurken gülümsedi. "Hadi o zaman dostum yarın okula gitmeyişimize!" diyerek kadeh kaldırdı.

Mia ise gülümseyip kadehini kaldırdı.

"Prost!" şerefe.

⚛️

Gözlerimi açtığımda yorgunluk ile geri kapattım. Daha sonra ayaklanıp odamdaki banyoya ilerledim. Sıcak su saçlarımdan akıp giderken almanca bir şarkı mırıldanmaya başladım.havluyu belime sarıp banyodan çıktım. Venüs odamdaydı eline aldığı şeyi yerine bırakıp beni süzdü.

"Sapık mısın?" dedim gülerek.

"Sende kasmı vardı Araf ?" gülmeme engel olamadım.

"Yakışıklıyımdır"

"Ukala ibne hadi kalk kahvaltı yapmaya gidelim bilet aldım."

"O niyeymiş?"

"Yarın konserde kurtlarımızı dökeceğiz adamım!" diyerek kıvırttı.

Gülmeme engel olamadım. "Ama şimdi kahvaltıya" diyerek odadan çıktı.

Üzerimi değişip siyah saçlarımı kuruttum. Dar siyah bir tişört giydim uzun kirpiklerim ve hafif kalın kavisli kaşlarımı düzelttim.

Altıma siyah bir pantolon giyip ayağıma ise spor beyaz ayakkabılarımı geçirdim.

Gri kapşonumu da üzerime geçirip odadan çıktım. Telefonumu açıp gelen mesajlara baktım. Doğru ya bana mesaj atacak kimsem yoktu.

Telefonu cebime koyup Venüsün yanına gittim. Bir kadın ile konuştu kadın kafasını salladı ve biz çıktık.

"O kimdi?"

"Temizlikçi adamım! Yemek yapmayı bilsemde temizlemekte berbatım"

Gülümsemem genişlerken kafamı yere eğip geri kaldırdım. Ve arabaya yeniden bindik.

Kahvaltı yapacağımız yere geldiğimizde Venüs siparişleri benim vermemi istedi.

Almanca olarak garsona siparişleri verip yolladım. O sırada ise Venüs kızlara bakıyordu. Bir kızın yanına gidip konuşmaya başladı kız ile Venüs. Masaya gelip oturdular ben ise yemeğimi yedim. İçeceğimi içmek için kafamı kaldırdığımda birini gördüm.

Kalbim panik ile çarparken elimi kalbime koydum. İçtiğim şey boğazıma kaçarken Venüse "Orada" dedim.

İkimizde ayaklanırken Venüs parayı masaya bıraktı.

Kıza birşeyler söylerken koşmaya başladım.

Bir yandan bağırıyor bir yandan ise koşuyordum.

Sonunda ona ulaştığımda nefes nefeseydim. Kolunu tuttuğumda gördüğüm kişi ile bir cama savrulan tekme gibi umudum parçalara ayrıldı. Özür dileyip Venüse doğru yürümeye başladım.

"O değildi"

"Sakin ol adamım! Buluruz hadi gel" diyerek arabaya doğru yürüdük. Okulun önüne gelip yine beklemeye başladık. Okul dağıldığında kırpmadığım gözlerimin acıması ile gözlerimi kapattım. Sanki gözümü kapatsam bulamayacakmış gibiydim.

Yine eli boş bir şekilde eve döndüğümüzde odama gittim ve kafamı yastığıma koydum.

Gözlerim ağırdan kapanırken Venüsün berbat sesi ile söylediği almanca şarkı bile uykuma engel olamamıştı.

Edit:507kelime