11.BÖLÜM

4.5K 217 74
                                    

Giydikleri swet.

Gece düzgün uyuyamamıştım. Neden mi? Yanımda yatan ayı sağolsun beni uyutmamıştı! Sinirle yataktan kalktım ve banyoya girdim. Bugün ehliyet kursuna gidecektik.

Hızlıca duş aldım ve üzerime sarı uzun swetimi giydim. Altıma bir şey gitmedim zaten diz kapağımın üzerinde bitiyordu. Elbise gibi olmuştu. Bunun aynısından abimde de vardı. Birlikte almıştık.

Saçlarımı çok az kuruttuktan sonra odaya girdim. Hâlâ uyuyordu. Yeter lan! Ona göz devirip aşağı indim.

"Günaydın." dedim ve bizimkilere gülümsedim. "Abin uyuyor mu?" dedi yengem. Başımı salladım ve masaya oturdum.

"Ben onu kaldırayım." dedi ve yukarı çıktı. Önümde ki yememğimi hemen bitirdim ve masadan kalktım. Heyecanlıydım. Ben koltuğa yatarken abim aşağı indi.

Yine takım olmuştuk. Üzerine sarı swet gitmişti. Altına da siyah pandolon giymişti. Yeni duş aldığı belliydi, çünkü saçları hâlâ nemliydi.

Bana baktı ve gülümsedi. Ben de ona gülümsedim. Sonra masaya oturdu ve yemek yemeye başladı. Babam ve amcam işe gitmişlerdi. Yengemi biz giderken bırakacaktık.

Abim yemeğini yedi ve yanıma gelip elini uzattı. "Gidelim mi?" Başımı salladım ve elini tutup ayağa kalktım. Aklım hala dün kızların dediğindeydi.

Ama soracaktım. Sevdiği biri var mıydı? Var dese ne olacaktı ki?

Yengem, abim ve ben dışarı çıktık. Ben arabanın arkasına binecekken yengem beni durdurdu ve kendi arkaya bindi. Gülümsedim ve öne oturdum.

Yol boyu bir şey konuşmadık. Yengemi eve bırakınca biz ehliyet kursuna doğru yola koyulduk. Aklıma gelen şey ile sırıttım ve aniden abimin yanağını öpüp cekildim.

Bana şaşkınca baktı ve gülümsedi. "Ne için bu?" dedi yola bakarak. Alt dudağımı sarkıttım ve, "Bilmem." dedim. Bana baktı ve derin bir iç çekti.

Canım sıkılınca radyodan şarkı açtım. Irmak Arıcı ve Ekin Uzunlar, Sürme sürgüne çıkmıştı.

Nakarat yerine gelince ben de söylemeye başladım.

"Geldi işte canına, yandım yanima, kaç kurşun yedim bilemedim. Düştü yine yüreğim, serseri Ayaz'a, sürme sürgüne diyemedim."

Sustum ve abime baktım. Tekrar aynı yer gelmişti orayı da abim ile baraber söyledik. Şarkı söyleyerek kursa gelmiştik bile.

Babam dün gece arayıp halletmişti. Bugün sürüş test edilecekti. Üç gün sonra sınav olacaktı. Kazanırsam ehliyetim elimdeydi.

İkimizde arabadan indik. "Yanında olacağım." dedi. Başımı salladım ve benim hocam olacak kişinin yanına gittim. Erkekti!

Abime baktığımda sinirden ellerini yumruk yapmış sıkıyordu. Abilik duygusu kabardı galiba.

Ben sürücü koltuğuna, hoca yanıma bindi. Abim ise somurtarak arkaya oturdu. Hoca ona tip tip baksa da, abimin sinirli bakışlarını görünce bir şey demedi.

"Deniz hanım çalıştırın ve başlayın." dedi. Başımı salladım ve arabayı çalıştırdım. Güzel gidiyordum. Araba kullanmayı zaten biliyordum. Benim korkum sınavdı. Onda da pek bir şey olacağını sanmıyordum.

Ben böyle düşünürken yanlış vites attığım için araba garip bir ses çıkardı. Elimin üzerinde bir el daha hissetim ve hocaya baktım. Hoca çok gençti. Yani aramızda üç ya da dört yaş vardı. Bu abimin daha da sinirlenmesine sebep oluyordu.

KUZENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin