Sürpriz!(19.bölüm)

409 14 4
                                    

Laura,sabah uyandığında koltuktaydı.Her yeri tutulmuştu.Boynu,sırtı,beli...Sabah kalktığından beri kapaklı telefonunun ışığı yönüp sönüyordu.Baktığında Ross'dan gelmiş olan 20 mesaj vardı.Hepsi neredeyse aynıydı;"Prenses lütfen uyandığında beni ara." ''Prenses lütfen ne zaman uyanacaksın?" "Prenses ne olur ara."Laura diğerlerini okumadan Ross'u aradı.Ama bir yandan korkuyordu,nasılsa orada geceydi.

-Prenses?Sonunda arayabildin.

-Ross,sesin çok uykulu geliyor.Uyuyordun değil mi ben seni uyandırdım,kapat.Sen uyanınca ararsın beni.

-Hayır dur Laur.Kapama,zaten uykum kaçtı,diyerek yatağından doğruldu.

-Ama sarışın,uyu lütfen.Konserleriniz var...

-Konser demişken,dünki sürprizimi beğendin mi?

-Dalga mı geçiyorsun?!Sana hem kızdım hem de tekrar aşık oldum.

-İstediğime ulaşmışım o zaman,dediğinde artık otobüsün dışındaydı.Rusya'nın bütün soğuğu bedeninin her bir karesine işliyordu.

-Sen ne yapıyorsun?Haftaya doğum günün.

-Biliyorum,senin yanında olmamak canımı sıkıyor.

-Benim de.Ama en azından hayranların yanında,ailen ve diğer ailen.

-Ama en büyük hayranım yanımda değil.

-Kimmiş o?

-Mesela ben ona hep prenses derim,kahverengi saçlarının ucunda sarı röfleleri var ve hâlâ sırrını çözemediğim gözleri.Kahverengi mi ela mı?

-Bunu ben bile bilmiyorum sarışın.

-Seni görmemem için bir sebep ver,2 ay onunla idare edeyim,demişti Ross.Bu Laura'nın kalbine kazık gibi saplanmıştı.İçinden "Öleceğim,yakında öleceğim." demek geçsede diyemedi.Nasıl diyebilir ki?

-Bilmem bulamadım.

-Hah,işte bundan bahsediyorum.Seni görmemem için bir sebep yok.

-Ross?

-Efendim prenses?

-Bu gece seninle yatacağım,dedi Laura ağlamaklı bir ses tonuyla.Ross'un yüzü bu lafı duyunca gülmüştü.Laura sinir olmuştu.

-Ne?!

-Hiç,sadece senin öyle bir şansın var,benim yok.

-Olacak sarışın.Sen buraya gel,bir hafta boyunca neler yapacağız seninle.

-Öyle mi,anlat bakalım biraz.

-Özel yerimizde takılacağız,senin basketbol antremanlarına geleceğim,bize gelirsin, size gelirim,sahilde yürürüz.Daha neler neler.

-Yaşadım o zaman desene.Bize bu hafta boyunca ölüm yok.Hep seninleyim,Laura,yaşam ve ölüm lafını duyunca yine kötü oldu.Neden Ross bunları hep hatırlatmak zorundaydı ki?!Yani tamam ölecek ama neden hatırlatıyor?!

-Neyse prenses,benim artık yatmam lazım.Sonra tekrar ararım.

-Tamam sarışın iyi geceler,dedi Laura ve telefonu kapattı.Sonra kalktı,mutfağa gitti ve kendine tost hazırlamaya başladı.Bir yandan şarkı mırıldanıyordu.

" Pain - without love.

 Acı - aşkısız

 Pain -I can't get enough. 

Acı – yeterince alamıyorum

 Pain - I like it rough, 

Acı – sert hoşuma gidiyor

GÜZEL AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin