13

11.3K 844 51
                                    

Keyifli okumalar!

İnsta: elifkaplan3watty


Salona el ele girdiklerinde tüm gözlerin onlara çevrildiğini görebiliyordu Nehir. Yengesinin alttan alta güzel bir şekilde ortam hazırladığına minnettardı. Gözü abisini aradı yavaşça ama ailesinin yanında değildi. Nasıl olsa abisi er ya da geç yanlarına gelecekti. Açıkçası biraz gerilmişti çünkü bu sık yaptığı bir şey değildi. Bu zamana kadar çok ciddi olmadığı için ailesi ile tanıştırmamıştı eski sevgililerini.

"İyi misin?" dedi yanında duran Timuçin. Şimdiye kadar elini sıktığını hissetmemişti. Hemen elini gevşetti.

"Bunu ilk defa yapacağım o yüzden. Sen korkmuyor musun?" dedi Timuçin'e bakarak.

"Korkacak bir neden göremiyorum. Seninki de korku değil biraz utangaçlık o kadar." Başını sallarken gülümsedi Nehir. Tespiti oldukça yerindeydi. Aynı zamanda başka bir şey daha hissetti. Ok gibi atılan bakışları görmemek imkânsızdı. Abisi ve Fırat Bey yan yana duruyorlardı. Abisinin keskin bakışları arasında adama bir şeyler söylediğini gördü. O an sanki abisine karşı üstün geldiğini hissetti. Onun garip inadına bir balta indirmişti. Adımlarını hızlandırdı ve tam anne ve babasının karşısında durdu.

"Yengemin de dediği gibi gizli misafirim erkek arkadaşımdı." Açelya yengesi yavaşça gülümsedi. Planı işlemiş ve sonuç elde edilmişti çoktan.

"Anne, baba sizinle Timuçin'i tanıştırmak istiyorum," dedi Nehir ve tam arkasında duran Timuçin'in önünden çekildi. Nehir'in annesi Nur, çocuğun gözü pek olduğunu bakışlarından anlamıştı.

"Adım Nur, Nehir'in annesiyim," dedi elini Timuçin'e uzatırken. Eşine kısa bir bakış attı ama Haluk biraz daha çekimser duruyordu. Er ya da geç kızının büyüdüğünü kabullenmesi gerekiyordu.

"Memnun oldum efendim," dedi gülümseyerek. Nur'un sert bakışlarına maruz kalan Haluk yumuşadı ve o da elini uzattı tanışmak için.

"Nerelisin, ne iş yaparsın?"

"Karşıyakalıyım orada doğup büyüdüm. Annem İzmirli babam Trabzonlu... Ağız ve Çene Cerrahıyım, aynı zamanda akademik olarak yükselmek istiyorum." Karşıyakalıyım deyince Açelya yengesinin gözlerinin nasıl parladığını görünce Nehir kendini gülümsemekten alamadı. Belki de aynı yerden geldikleri için bu kadar iyi anlaşmışlardı.

"Ameliyatı yapan sen miydin?" Deniz aradaki bağlantıları takip edip sonuca varmış olsa bile yine de sorma gereği duydu.

"Nehir'in operasyonunu ben yaptım, bunu soruyorsunuz sanırım."

"Evet, onu kastetmiştim. Tebrik ederim dikişlerin muntazamdı." Timuçin'in bakışları mütevazı bir hal aldı. Dikiş için hiç övgü almamıştı şimdiye kadar.

"Nehir söz etmişti ama büyütülecek bir şey değil. Siz de bilirsiniz ki dikişlerden pek cerrahi yetenek görülmez."

"Bence görülebilir çünkü düz bir alanda çalışmıyorsun. Düz dikiş atmaktan daha zor." Haluk araya girilmesinden hiç hoşlanmazdı ki Deniz de biliyordu babasının bu huyunu.

"Araya girdim, özür dilerim baba." deyip çekilmeyi tercih etti.

"Ailen de burada mı?" diye olağan sorular sormaya devam etti Haluk Bey.

"Onlar İzmir'de yaşıyorlar. İkisi de emekli. Burada ben tek başıma yaşıyorum." Nehir bu konuların konuşma yerinin ev olduğunu düşünüyordu. Sadece tanıştırmak istemişti ama babasının onu yakından tanımak isteyebileceğini hesaba katmamıştı. Araya girmek için bir neden aramaya çalışırken Derya abisinin yanlarına gelmesi havayı bir anda gerginleştirdi. Abisinin ona olan bakışlarını hiç beğenmemişti. Aklına güzel bir fikir geldi ve uygulamak için hemen harekete geçti.

DERİNLİKTE SAKLI (Yeniden Yayımda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin