DERİNLİKTE SAKLI (Yeniden Yayımda)

45

Öncelikle herkese merhaba :)

Umarım bölümü seversiniz yorum yapmayı oy vermeyi unutmayın.

Görüşmek üzere

Cumhuriyet bayramımız hepimize kutlu olsun!

XOXO

ELİF

Timuçin kliniğe adım attıktan sonra insanların ona olan tuhaf bakışlarını fark etmiş ve bundan hayli rahatsız olmuştu. Dışarıdaki sekretere 'günaydın' diyerek içeriye girdi. O tuhaf bakışlar burada da mevcuttu. Hatta öğrencilerin bile o bakışlardan nasiplendiğine şahit oldu. Masaya geldiğinde gazete okuyan kıdemli asistanı gördü.

"Günaydın," dedi yavaşça. Kadın hemen başını kaldırdı ve Timuçin'e gülümsedi.

"Günaydın, meşhur olmuşsun." diyerek gazeteyi işaret etti. Ne olabilir ki diye düşünürken birden kadının okumakta olduğu sayfayı gördü. Gazeteyi eline alıp yakından inceledi.

"Nehir Hazinedar sır gibi sakladığı sevgilisini artık açığa çıkardı." yazıyor ve Nehir'in sosyal medya hesabından kalp emojisi ile bu fotoğrafı paylaştığını ekliyordu. Fotoğrafta Nehir ile birbirlerine bakıyorlardı. Dans ederlerken çekilmişti. Açıkçası bu durum Timuçin'in hiç hoşuna gitmedi. Önceki gazete yazısına da benzemiyordu.

"Çok yakışıyorsunuz," dedi kıdemlisi.

"Teşekkürler." Timuçin'in yüzü düşmüştü çünkü böyle bir şey yaparken Nehir'in ona sormasını beklerdi.

"Galiba tüm sosyal medya sizi konuşuyor. Hiç sevgilinin ünlü biri olduğundan söz etmedin."

"Bakabilir miyim?" Kıdemlisi ona telefonunu uzattı ve hemen altındaki yorumlara baktı. Artık kimliği de ifşa olmuştu zira bir hastası onu tanımış ismini soranlara da vermişti. Hatta Nehir'i aramak için telefonunu çıkardığında sayamayacağı kadar takip isteği olduğunu görünce daha da öfkelendi. Biraz daha sakinleşmek için derin bir nefes aldı ve kişisel dolabının olduğu küçük dinlenme odasına geçti. Telefon çalıyordu ama açan yoktu. Tam kapatacakken Nehir cevap vermişti.

"Günaydın." diye başladı ama Timuçin pek de aymış gibi görünmediğini biliyordu. Zira dün geceki fotoğrafları herkesin dilindeydi.

"Günaydın ama açıkçası Nehir..." Cümlelerini düzgün seçmeliydi yoksa onu kırabilecek kadar öfkelenmişti. Özellikle insanların o bakışlarından sonra...

"Bir sorun mu var?"

"Kesinlikle bir sorun var. O fotoğrafı koyarken neden bana haber vermedin? Şuan herkes beni ve o fotoğrafı konuşuyor. Hatta ifşa bile olmuşum. Sayamayacağım kadar kişi bana takip isteği atmış. En azından başıma geleceklerden haberdar olsaydım."

"Daha önce de fotoğrafın çekilmişti."

"Ama bu kadar net değildi. Hastalarım bile tanımış yorum yazmışlar. Kliniğe girerken çalışanların bana olan bakışlarını görmeliydin."

"Timuçin eğer bundan bu kadar şikâyetçiysen... Benim hayatım bu şekilde ilerliyor ve bunu da durduramam, insanlar merak ediyor gazeteciler de yazıyor. Bu hep böyle devam edecek ne ilk ne son fotoğrafın olacak. Tabii gerçekten benimle birlikte olmak istiyorsan."

"Nehir tabii ki bunu kast etmedim."

"Sana haber versem yine aynı muameleye tanıklık edecektin. Ben sadece gerçekten mutlu olduğum bir geceye ait bir anıyı paylaşmak istedim. Tıpkı diğer çiftler gibi." Sesinden onun da hayal kırıklığına uğradığını anlayabiliyordu. Yapabileceği bir şey yoktu çünkü bundan feci derecede rahatsızlık duymuştu.