Tatsız bir sonbahar akşamı.Bugün sesini duymayacağım.Bugün,yarın,öbür gün...Ben yatacağım sessizlik ve sensizlik içinde.Hemde hasta bir biçimde.Kuşlar cıvıldayacak pencerenin önünde,ben küfredeceğim.Kuşlara,güneşe,bahara.Karanlıklardayım,hayat kör bir kuyuya benziyor,sonu olmayan bir kör kuyuya.Yuvarlanıyorum.Sen,tutunduğum dal.Sen,dinlendiğim vaha.Sen,kaybettiğim ışık.Sen,solan bir papatya...Bu akşam sesini duymayacağım,bu akşam yine bitip tükenmeyen karanlıklardayım.Zift gibi,beddua gibi,ümitsizlik gibi...
Ve yağmur yağıyor yine.Tüm kalabalık kaçarken ıslanmamak adına.Gökten düşen ilk damla bağlayacak dizimi.Kaçamayacağım yağmurdan.Sen geleceksin aklıma.Dondurma yemiş kedi gibi donacak beynim.Sonra hatıralarımızı,hayallerimizi,yaşadıklarımızı ve yaşayamadıklarımızı düşünürken;duracak yağmur.Ama her ne olursa olsun.Ben bu akşam sesini duyamayacağım...
![](https://img.wattpad.com/cover/128978617-288-k81967.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşam uzun peki ya mutluluklar?
RomanceBu kesinlikle bir kitap değildir.Bu derdini kimselere anlatamayan,içine kapanık,güneşle birlikte kaybolan bir çocuğun kendiyle verdiği sınavdır.Bu sessiz çığlılıkların birer harf şekline bürünmesidir.Başımdan geçen olayları ve mutlu olmanın sırrını...