♠️29♠️ (Özlenen İkili)

1.1K 111 133
                                    

Dudaklarımı birbirine bastırdım ve ağlamamak için alt dudağımı dişlerken başımı yana yatırıp devam etmesini bekledim. O, bana Eylül diye seslenmezdi. Adımla sesleniyorsa bir sorun var demekti ve ben duymam gerekenleri duymaya hazır olduğumu zannetmiyordum. Doğum günümden beri çok göz yaşı akıtmıştım ve ağlamak istemiyordum, ama o bana öyle bakarken elimi sımsıkı tutarken mümkün değildi. Gözyaşlarımın sicim sicim yanağımdan süzülmesine engel olamıyordum.

Konuşmak için zorlandığı her halinden, her hareketinden hatta bakışından belliydi. "Eylül ben..." dediği an Gözlerimi sımsıkı kapattım. Duymak istemiyordum. "I ıhh" diye itiraz ederken bir yandan da başımı sağa sola sallamaya başladım.

"Söyle artık!" diye sinirli bir tonda Mikail'in sesini duymamla gözlerimi açtım ve ağzımdan çıkan hıçkırığa engel olamadım.

Şimdi nefes almak bile çok daha zordu benim için...

Keyifli Okumalar🖤

Uriel bir anda beni kolları arasına aldı. Bir eli sırtımda iken diğer eli de saçlarımın arasındaydı. 

"Şşş...sakin ol." dedi sessizce. Ağlamamın şiddeti artınca Mikail'in homurdanmalarını duydum, ama ne dediğini anlayamamıştım. Şu an tek odak noktam Uriel'di. Onu yeni bulmuşken kaybetmeye dayanamazdım.

Bu...bu benim için dayanılması çok, ama çok zor bir şeydi. I ıh, hayır, hayır! Ne olursa olsun buna izin veremem, neleri feda etmem gerekiyorsa razıyım bu dakikadan sonra. Yeter ki can dostumu kaybetmeyeyim.

Nefesini kulağımda hissetmemle  mümkünmüşçesine daha da sıkı yumdum gözlerimi. Hazır değilim işte, neden anlamıyordu.

"İzinsiz gelmedim merak etme." dedi fısıltı şeklinde.

Her ne kadar kelimeler onun dudaklarından fısıltı şeklinde çıkmış olsa dahi benim zihnimde deprem etkisi yaratmıştı. Ağlamam birden durdu ve aniden gözlerimi açtım. Şu an nefes almayı bile bırakmış olabilirdim.

Ağlamam kesildiği halde hiçbir tepki vermeyişim Uriel'in dikkatini çekmiş olacak ki, yavaş ve temkinli bir şekilde yüzümü görecek şekilde benden uzaklaştı, ama tam ayrılmadı. Endişeli bakışlarla yüzümü incelerken benden bir tepki bekliyordu, fakat ben boş bakışlar ile onun yüzüne değil farklı bir yere bakıyordum.

"Kıza inme indi senin yüzünden." Mikail'in dalga geçer gibi söylediği cümleye bile tepkisizdim.

Daha da endişelenen Uriel omuzlarımdan tutup beni hafifçe sarsarken bir yandan da adımla sesleniyordu. "Eylül...Eylül iyi misin?" bir süre tepki verip vermeyeceğimi anlamak için bekledi ve ardından inler gibi "Melezim..." dedi.

Mikail de endişelenmeye başlayınca yanımıza geldiği an bakışlarımı Uriel'e çevirdim ve dişlerimi sıkarak tıslar gibi, "Demek izin alıp geldin ha!" diye çıkıştım.

Şaşkınlıktan ikisi de anlık birbirine baktılar ve tekrar bana döndüler. Benden böyle bir tepki beklemediklerini biliyordum, fakat o kadar sinirliydim ki sakinleşmem gerekiyordu. Verdiğim tepkilerin seviyesini ölçebilecek durumda değildim.

Uriel çekinerek ağzını açtığı an işaret parmağımı kaldırdım ve "Sakın!" diyerek onu uyardım.

"Ama...ama sevinmen gerekmiyor mu?"

Melez ŞifacıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin