*Seansın yapıldığı yerin gerçek fotoğrafıdır*
Söylediğim gibi hikayemdeki her şey hayal ürünü değildir...
Şimdi gerçek bir geçmişi şifalandırma seansı okumaya hazır mısınız?
Keyifli Okumalar 🖤💜
Sabah altıda alarmın sesine zar zor uyanmaya çalışmıştım, çünkü bütün gece uyuyamadığım için gözlerim, günün ilk ışıklarına rağmen açılmak istemiyorlardı. Uzun zamandır rüyalarımdaki o kişiyi görmüyordum, ta ki dün geceye kadar... Ne zaman onu görsem içimde hep bir yarım kalmışlık ve acı hissediyorum ve uyandığımda yine yüzünü hatırlayamıyorum.
Kalbimdeki sızıyla beraber yataktan çıktım ve direk banyoya girdim. Duşa kabine girmeden hızlıca üzerimdekileri çıkardım ve soğuk suyu açıp rahatlamaya çalıştım. Gitmekten vazgeçmedim ve ne olursa olsun Rüya Hanım ile görüşecektim.
Banyodan çıktığımda hala kendimi bitkin hissediyordum, saçlarımı düzleştirmek yerine doğal haliyle bıraktım, makyaj yapmaya da niyetim yoktu, ama aynada kendi yüzümü gördüğüm zaman donup kalmıştım resmen, bu gerçekten ben miyim?
Üzerimdeki havluyu yatağımın üzerine bırakıp dolabımdan iç çamaşırlarımı çıkardım hızlıca giyinip ardından bel kısmı dar aşağıya doğru bollaşan kot pantolonumu giydim ve üzerime de düz beyaz bir tişört geçirdim. Gözlerim saatlerce ağlamış gibi şişmişlerdi ve yüzüm bembeyazdı, istesem de bu gözlere rimel bile süremezdim, derin bir iç çektikten sonra tekrar banyoya gidip aynanın karşısına geçtim ve makyaj malzemelerimi çıkardım. Bembeyaz tenimi renklendirmek için elmacık kemiklerime şeftali tonunda biraz allık sürdüm ve dudaklarıma da renkli bir parlatıcı. Kirpiklerim diğer kızlara oranla gür, uzun ve kıvrımlı olduğundan genellikle rimele ihtiyaç duymuyordum.
Ağzıma bir lokma dahi atmak içimden gelmediği için, banyodan çıktığım gibi mutfağa gidip kendime sert bir kahve hazırladım.
Camın önüne geçip başımı gökyüzüne kaldırdım, ağır ağır kahvemi yudumlarken yine gördüğüm rüyayı düşünmeye başlamıştım, bu yüzden aklımda cevapsız deli sorular dört dönüyordu...
Kimdi bu adam? Ve ben, neden böyle hissediyordum?
Aniden başıma iki yana sallayıp elimdeki kupayı tezgâhın üzerine bıraktım, yola koyulma vakti gelmişti.
***
Bu halimle araba kullanmak istemiyordum, fakat Kabataş'a gidebilmem için tam üç vesait değiştirmem gerekiyordu. Önce otobüse bindim, sonra metrobüs ardından da tramvaya binip iki saatlik yolculuğun ardından sonunda varmıştım.
Bir süre etrafıma bakındıktan sonra, en sonunda hangi binaya gideceğimi bulmuştum. Asıl sorun üşenmeden saydığım tam otuz beş basamağın karşımda durmuş çıkmam için beni bekliyor olmasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Şifacı
Fantasy# 3- Fantastik # 1- Güney Kore # 1- Mistik # 1- Melek # 1- Şifacı # 1- Şifa # 1-Cadı # 1- Doğaüstü # 1- Book # 1- Romans💜 Melez Şifacı Duyduğu fısıltılar, rüyaları ve görüleri yüzünden akıl hastanesine gitmekten kurtulmuştu belki, ama ya sonras...